Geçtik translate Spanish
2,758 parallel translation
Listenin üzerinden geçtik.
Hemos estado revisando tu lista.
Sanırım, şimdi eski tren yolunu geçtik.
¡ Creo que acabamos de pasar el viejo estacionamiento de trenes!
Yemekten sonra hepimiz oturma odasına geçtik.
Después de la cena todos fuimos a la sala.
O yollardan daha önce de geçtik.
Ya hemos pasado por esto.
Kurguda, bir insan konuşmadan, ona geçmedik. Ama hayatta yaptığımız gibi, ancak biri konuştuğundan konuşan kişiye geçtik kurguda.
Y, en el montaje, no pasábamos a alguien antes de que hablase sino cuando el ojo fuera naturalmente hacia esa persona normalmente, después de que empiece a hablar.
On kez üstünden geçtik. Hâlâ bulamadık.
Lo hemos pensado cien veces.
Görsel temasa geçtik Komutan.
Comandante, contacto visual.
Sonra çocuklarla otoparka geçtik. 20 yaşındaki çocuklarla otu aramızda döndürüyorduk. Kocaman bir nefes aldım çünkü bir fikrim yoktu.
Así que estoy parado en el estacionamiento con estos veinteañeros, fumando un porro... y yo le estoy dando pitadas grandes, porque no tenía idea.
New York'ta, Madison Square Garden'da Michael Jackson, 30. Solo Yıllar için harekete geçtik.
Pusimos en marcha la Celebración del 30º Aniversario de Michael Jackson :
Hep birlikte gidip kalabalığın arasından geçtik.
Cuando llegamos en coche y pasó todo aquello.
Sonra odamıza geçtik ve nihayet aynı anda "pişti yapmayı" başardık. Adamlar yalnızca kurma anahtarını sormuşlardı. - Holly döndü mü?
Luego fuimos a nuestra habitación, donde finalmente alcanzamos un orgasmo simultaneo. " Todos estaban preguntando si venia con su llave para darle cuerda.
Sonra da cam korumasına geçtik.
Luego pasamos al blindaje de los vidrios
Çok uzun yollar geçtik Behmen.
Ha sido un largo camino para el hombre.
- Bir kez daha geçtik mi, işini bitiririz.
Uno más y los acabaremos.
Onun arkadaş listesinin üzerinden geçtik.
Revisamos su cartera y su lista de amigos.
Çoktan öteki tarafa geçtik bile.
Lo perdimos. Ya estamos del otro lado.
Nassau'dan geçerek Londra'ya geçtik.
Fuimos a Nassau en el principio, luego se extenderse a Londres.
Hepimiz geçtik.
A todos nos ha pasado.
O kısmı geçtik.
Ya pasamos esa parte.
Tarihe geçtik.
Entraremos en la historia.
Daha önce de buradan geçtik, Fifield.
Ya habíamos estado aquí, Fifield.
Hayır, her testi geçtik.
No, corrimos cada prueba.
Bizi nereye götürüyorsunuz? Az önce karakolu geçtik ve hastaneyi.
A dónde vamos exactamente porque acabamos de pasar la estación de policía y el hospital.
Crythin Gifford'ı geçtik mi?
Hemos pasado Crythin Gifford ya?
Konserinden sonra ikimiz de kendimizden geçtik.
Ambos estuvimos muy satisfechos de su concierto.
Daha önce buradan geçtik!
¡ Ya estuvimos por aquí!
Evet, aynen ordan geçtik.
Sí, lo atravesamos.
Bence doktor bekleme safhasını çoktan geçtik, sence?
No estamos en condiciones de esperar a un doctor ¿ no?
Size doğru harekete geçtik tamam
Equipo en el sitio. Evacuación médica inmediata en camino.
- White Bresson Köprüsü'nü yeni geçtik.
- Estamos cerca de la White Bridge Bresson.
BSAA ve Interpol ile temasa geçtik... Ada Wong hakkında yakalama emri çıkartılmasına dair.
Ya contacté a la BSAA y a la Interpol con respecto a los daños que recibimos a causa de Ada Wong.
Demin sınırı geçtik, şimdi Pakistan'a giriyoruz.
Acabamos de cruzar la frontera a Pakistán.
4 milyon izlenmeyi geçtik bile.
Van más de 4.000.000 de visitas.
Teşekkürler onlara ki, harika şehirler inşa ettik, en büyük kayaların arasından kemirip geçtik, en karmaşık makineleri yaptık.
Gracias a ellos, pudimos construir grandes ciudades roer las rocas más imponentes construir maquinas complejas...
İkinci aşamaya geçtik.
Pasamos a la fase dos.
Biz geçtik oraları.
No, no, ya lo hemos superado.
Evet, hepimiz bu yollardan geçtik, öyle değil mi?
Todos a través de una.
Grafik, yazılar ve soyut şekiller dokuduk... Sonra slogan için arayışa geçtik anlatmak istediğimizi ancak bu şekilde anlatabilirdik.
Experimentamos con gráficos, escrituras, gráficos abstractos.... y al final utilizamos esta frase, porque era la única manera de que el mensaje fuera claro.
Buradan geçtik mi evimize özgürce gideceğiz!
¡ Una vez que hayamos llegado ahí... regresaremos a casa libres!
Yine dalışa geçtik
� Oh no, vamos en picada de nuevo!
Yüksek bir metalik ses duyuldu, sonrasında baş aşağı dalışa geçtik
Se oy � un fuerte golpe met � lico. Aterrizamos con la nariz hacia abajo.
Yarı yolu geçtik yakıtımız yeterli değil.
Ya pasamos el límite, no hay suficiente combustible.
Bu yüzden harekete geçtik, çarpıştık, ama hedef kaçtı.
Así que entramos, nos implicamos, pero el objetivo se escapó.
Niye oradan geçtik?
¿ Por qué pasamos por ahí?
Affedersin ama neden oradan geçtik?
- Quedaros ahí. - Perdona, ¿ me explicas qué coño vamos a hacer?
Çünkü orayı geçtik.
Porque ya hemos pasado por eso.
Motorların çalışmasına rağmen biz, geri dönüş noktasını geçtik.
Incluso con los motores funcionando ya, hemos pasado el punto de no retorno.
- Geçtik öyleyse. Bay Stack yorumunuz nedir?
¿ Sr. Stack, cómo se declara?
Önceden de zor zamanlardan geçtik, değil mi?
Solo... hemos pasado por malos momentos antes, ¿ cierto?
Ziyaret odasına geçtik ve bana düzinelerce fotoğraf gösterdi.
Fuimos a la sala de visitas y me mostró decenas de fotografías.
Hepimiz oralardan geçtik.
Todos hemos pasado por eso.