Istiyorsan translate Spanish
29,273 parallel translation
Masa istiyorsan, alsan iyi olacak.
Si quieres una mesa, busca una.
Evet sorguya çekecek pek bir şey kalmadı tabi dışarıya çıkıp ağaçlarla konuşmak istiyorsan başka.
Sí, nos estamos quedando sin cosas para interrogar, a menos que quieras salir, y empezar a hablar con los árboles.
Yardımcı olmak istiyorsan kıpırdama.
No intente moverse si puede evitarlo.
Aile hikâyeleri istiyorsan, aile hikâyeleri anlatırım.
Quieres historias familiares, te puedo dar historias familiares.
Telefonla konuşmak istiyorsan şuraya git.
Si quiere hacer una llamada vaya hacia allá.
Ne istiyorsan yap.
Haz lo que quieras.
Sylvia buradan hak almak istiyorsan sana hamile kalmanı öneriyorum. Eğer bir erkek seni alırsa tabii. Sonra bir erkek doğurup adına Horace koyarsın.
Y Sylvia, si tú quieres una parte de esto... sugiero que te embaraces... si algún hombre está dispuesto a tomarte... y des a luz a hijo y lo llames Horace.
Doğum gününü tuvalette geçirmek istiyorsan memnuniyetle seninle birlikte geçiririm.
Por lo cual, si lo que necesitas es pasar tu cumpleaños en un baño estaré feliz por pasarlo contigo.
Yardımımı istiyorsan fazla kurcalama.
Si quieres mi ayuda, intenta tranquilizarte.
- Ne oluyor? Bu davayı çözmek istiyorsan 98'deki dava dosyalarına bakmış olman lazımdı.
Hace referencia al precedente de 1998 del Tribunal Supremo.
Ömür boyu kaçarak yaşamak istiyorsan paşa gönlün bilir.
Si quieres vivir huyendo el resto de tu vida, haz lo que quieras.
Norman'ın nesi olduğunu bilmek istiyorsanız onu en iyi tanıyan kişiye sormalısınız.
Si quiere saber lo que de verdad le pasa a Norman, debería hablar con la persona que mejor lo conoce.
Ona bir şey sormak istiyorsan bana sor.
Si quiere preguntarle algo, pregúnteme a mí.
Değerli gemini elinde tutmak istiyorsan konuşmaya başla.
Usted quiere mantener su preciado barco, comience a hablar.
İlla bilmek istiyorsan söyleyeyim, vergi matrahımız hızla düşüyor.
Para que lo sepas, nuestros ingresos fiscales han bajado. Alarmantemente.
Öyle yapmamı istiyorsan şube de açarım, otelindeki mutfağı da idare ederim.
Abriré una sucursal si eso es lo que quieres de mí, me ocuparé de la cocina en tu hotel.
Peki, ne istiyorsan onu yap Rory.
¿ Sabes qué? Haz lo que quieras, Rory.
Okula arabayla gitmek istiyorsanız acele edin.
¡ Si quieren un aventón a la escuela, deben apurarse!
Daha büyük bir ev istiyorsan almana yardım ederim.
Si quieres un casa más grande, voy a ayudarte a comprar una.
Evet, eğer iyi bir cerrah olmak istiyorsan böyle şeylere alınmamayı öğrenmelisin.
Diablos, sí. Quieres ser una cirujana, será mejor que tenga una piel más gruesa, doctora.
Teicoplanin tedavisi görmek istiyorsan Hastalık Kontrol Merkezi herkesi öğrenmek isteyecektir.
Si quieres Teicoplanina, el CDC requerirá una proyección de toda persona con que hayas tenido,
Kandan bahsetmek istiyorsan yüreğim bir süredir kanıyor zaten.
Quiere hablar de la sangre, mi corazón ha estado sangrando un tiempo.
- Eğer gerçekten istiyorsan...
- Si realmente lo quieres...
Tabelayı asılı tutmak istiyorsanız gün başına 10 cent ödemelisiniz.
Si quiere mantener su cartelera arriba, debe pagar Este tribunal diez centavos para todos los días.
Eğer yaşamak istiyorsan, silahlarınızı bırakın ve uzak arabadan olsun.
- Si quieres vivir, deja caer tus armas Y alejarse de la carreta.
Tabii, ne istiyorsanız bakın.
Sí, lo que sea necesario.
Eğer hayatının aşkını kurtarmak istiyorsan oğlunu öldürmelisin.
Si deseas salvar la vida de tu amado, deberás matar a tu hijo.
Ne istiyorsan al. Senden ya da sizden hiçbir şey istemiyorum.
Tomen lo que quieran, no quiero nada de ustedes.
Kuşun ötmesini istiyorsan, Jeff, iki haneli sayılar lazım.
Quieres que el pajarito me firme los calzoncillos voy a necesitar dos dígitos.
Hâlâ sıcaktır istiyorsan.
Todavía debería estar bueno si quieres uno.
Bana hâlletmen gereken bir parça işmişim gibi davranma. Eğer boşanmayı ertelemek istiyorsan bunu benden kendin isteyebilirsin.
Y no me trates como un asunto cualquiera más del que ocuparse, si quieres que posponga lo del divorcio, puedes pedírmelo tú mismo.
Katılmak istiyorsan...
Si quieres estar dentro...
- Arkadaşlarının yaşamasını istiyorsan - bizim için bir şey yapacaksın.
- Quieres que tus amigos vivan, vas a hacer algo para nosotros.
Şu an ölmelerini istiyorsan hiç durma.
Sí, si quieres que todos muera, adelante.
- Eğer istiyorsan.
Si quieres.
Eğer sen de istiyorsan.
Si quieres.
Tüm bunları geri almak istiyorsanız o zaman bensiz yapacaksınız!
No, si quieres deshacer todo esto, ¡ entonces tendrán que deshacerlo sin mí!
Eğer hayatının aşkını kurtarmak istiyorsan kendini öldürmen bunun için yeterli değil.
Si quieres salvar la vida de tu amor, no es suficiente con matarse.
Buna tahammül etmemi istiyorsan, içkiye ihtiyacım olacak.
Si quieres que aguante, necesitaré una bebida.
Yanılıyorsam ve kendini şehit etmek istiyorsan kilisede bu şansa sahip olacaksın.
Si estoy equivocado y deseas martirizarte a ti mismo, tú tendrás esa oportunidad en el hogar del encuentro.
Eğer onu bir daha görmek istiyorsan, beni dinlemelisin.
Si alguna vez quieres volver a verla, debes escucharme.
Hayatta kalmak istiyorsanız, bu kasabanın kurtulmasını istiyorsanız savaş hakkında bildiğiniz her şeyi unutun.
Si todos quieren sobrevivir, y si quieren que este pueblo sobreviva, olvídense de todo lo que creen que saben de la guerra.
Dolap kapaklarıyla ne istiyorsanız yapın.
Seguid con lo de los armarios.
Sana yetişkin gibi davranmamı istiyorsan evlenip bir aile kur!
Si quieres que te traten como a un adulto, ¡ cásate y forma una familia!
Nick, şimdi Renard'ın peşine düşmek istiyorsan, seninleyim.
Nick, si quieres buscar a Renard en este momento, te apoyo.
Onu gerçekten eğitmek istiyorsan her şeyi bilmeli.
Si quieres enseñarle, él debe saber todo.
Bir heyet oluşturup üç ay sonra rapor sunmak istiyorsan buyur.
Si quiere formar un comité y presentar un informe en tres meses, adelante.
Bana ulaşmak istiyorsan ailemi kullanma.
Si quieres acercarte a mí, no lo haces a través de mi familia.
Yüzüğü istiyorsan, takmalıydın.
Si lo querías, que sería lo lleva.
Her şeyi unutup baştan başlamak istiyorsan, yeni bir başlangıç istiyorsan bu daha kolayına geliyorsa baştan başlayabiliriz.
Ahora, si desea volver a empezar, olvidar todo eso, empezar de nuevo, Si que es más fácil para usted, entonces podemos hacer eso, también.
İstiyorsan kürsüye çık ama "Beni uyarmadın." deme.
Si quieres subir al estrado, adelante. Pero luego no digas que no te lo advertí. ¿ De acuerdo?
istiyorum 518
istiyorsun 66
istiyor 63
istiyorum ki 20
istiyor musun 190
istiyoruz 36
istiyor musunuz 17
istiyordum 17
istiyorsun 66
istiyor 63
istiyorum ki 20
istiyor musun 190
istiyoruz 36
istiyor musunuz 17
istiyordum 17