Kafayı yemiş translate Spanish
1,329 parallel translation
"Bu adam kafayı yemiş heralde" dedim içimden.
Y yo pensé : "Este tipo está loco".
Kafayı yemiş!
¡ Está loca!
- O kız kafayı yemiş.
- Esa chica está loca.
Polis araştırıyor, ama bence bu kafayı yemiş bir katilin cinayetinden çok daha iblisçe.
la policía esta en ello, pero presiento que es un demonio mas que un asesino loco.
Kafayı yemiş iblislerle uğraşıyoruz o halde, öyle mi?
entonces los demonios locos están descartados, no?
- Kafayı yemiş değil mi, kendinde değil?
- ¿ No investigo su historia? - ¿ Lo del fin del mundo?
Bu dünyaya bir çocuk getirmek için ya kafayı yemiş, ya da bencil pisliğin teki olmalısın.
Tienes que estar loco, o ser un pedazo de egoista de mierda para querer traer un nino aqui.
Oğlunuz tamamen kafayı yemiş.
Su hijo parece estar totalmente loco.
Bu kadın kafayı yemiş.
Esta chica es un desastre.
Kadın kafayı yemiş!
Se ha vuelto loca.
Kadın kaçık. Kafayı yemiş.
Está loca, es una lunática.
Yani ormanda kafayı yemiş, penisi olmayan bir çılgın mı var?
¿ Dices que hay un sujeto loco sin pene corriendo ahí afuera?
Kafayı yemiş bir çevrede yaşıyorsan, komşunun çocuğu benim.
Yo soy un muchacho corriente y normal. Si vives en un barrio con problemas severos.
Lanet olsun, adamım, bu aptallar kafayı yemiş.
Mierda, esos tontos estan locos.
Kafayı yemiş olMalısın!
¡ Se te zafó un tornillo!
Burası tamamen kafayı yemiş.
Este lugar es pura locura.
Kafayı yemiş olmalısın.
Y tú debes de estar tocado.
Bu adamlar kafayı yemiş.
Esta gente está chiflada.
Kafayı yemiş resmen. " Tehlikeliler.
Ese hijo de puta está loco, hombre.
Bana aşık olduğun için kafayı yemiş olduğunu düşünmemek istiyorum.
Quiero que sientas que no es una locura estar enamorado de mí.
Bu herif kafayı yemiş oğlum.
Sr. Garavel, ¿ cuánto tiempo lleva viviendo aquí?
Bütün ailen kafayı yemiş!
¡ Tú y tu familia estáis locos!
Kafayı yemiş olmalı!
Debe estar loco.
Kafayı yemiş olmalı.
Debe estar loco.
Kafayı yemiş gibi görünüyor.
Parece que se ha vuelto loca.
Kafayı yemiş o adamım. Söylüyorum size.
Está entrenado, hombre.
Öyle bir yeri satın alabilmen için, kafayı yemiş bir müdür olman gerekir.
Vas a ser un manager muy estresado si pretendes permitirte esas cosas.
Sanki kafayı yemiş gibi zırlıyordu.
Llorando todo el tiempo, parecía una loca.
- Kafayı yemiş gibi orada zırlamıyor muydu abiciğim?
¿ No lloraba como una loca todo el tiempo, amigo?
- Kafayı yemiş bir Avcı'yı haklayabilirim herhalde.
Creo que puedo ocuparme de una con el melón hecho agua.
İşkence görmüş, travmalar geçirmiş, kafayı yemiş.
es una anomalía... que nadie podía haber previsto,... torturada, traumatizada... alguien la volvió loca.
Sabrından kafayı yemiş.
Lo es. Es un paciente psiquiátrico.
Dilenmenin altı ekolü vardır çığırtkan müzisyen, tırlatmış gazi sakat, yalandan sakat, fanatik dinci ve kafayı yemiş adam.
Hay seis tipos de limosnero. Músico malo, veterano loco, lisiado, lisiado falso, fanático religioso y loco.
Sanırım sana en iyi "kafayı yemiş adam" uyar.
Creo que te iría bien con lo de loco.
Bu iş kafayı yemiş dostum.
Esta mierda da miedo.
Kafayı yemiş bu.
Ha perdido la puta cabeza.
- Defol! - Kafayı yemiş.
- ¡ Márchese!
Bu kafayı yemiş dostum.
Oh, qué asunto de mierda, amigos.
Kafayı yemiş gibi davranıyorsun.
Estás chiflado. Bien.
Başıma gelen gerçek şeyler kafayı yemiş, zihnim değil.
Lo que en realidad me ha sucedido es lo que está mal, no mi mente.
Nik kafayı yemiş.
Nik es demencial.
Bilmiyorum, bence kafayı yemiş.
No sé. El tipo está loco.
Kafayı yemiş!
¡ Está loco!
- Çocuk kafayı yemiş.
- Este chico enloqueció.
Deli, kafayı yemiş.
Está loco de atar.
Kafayı yemiş o!
Está chiflada.
Kafayı yemiş.
Está loca.
Kadın kafayı yemiş.
- Sí.
Kafayı yemiş.
Este hijo de puta está loco.
Kafayı iyice yemiş bir gruptu.
Eran unos desfasados.
Kafayı mı yemiş?
¿ Chiflada?