Kafayı yiyeceğim translate Spanish
225 parallel translation
Kafayı yiyeceğim.
Me volveré loco.
Bak söylüyorum, bir şey daha olursa kafayı yiyeceğim.
Te lo aseguro, si sucede algo más, me volveré loco.
Bir şeyler söylemem gerekiyor. Kafayı yiyeceğim.
Tengo que decir algo o me volveré loco.
- Kafayı yiyeceğim.
- Maldita sea.
Anne, öyle çok şey istiyorum ki, sonunda kafayı yiyeceğim.
Mamá, quiero muchas cosas. Eso me está volviendo loco.
Kafayı yiyeceğim.
¡ Una locura!
Kafayı yiyeceğim!
¡ Jesùs, usted me esta enloqueciendo!
Kafayı yiyeceğim.
Estoy delirando.
Böyle devam edersem kafayı yiyeceğim!
Si sigo con este asunto, me voy a volver loco.
Saat kaç biliyor musun? Bu saatte rahatsız etmek istemezdim ama ama kafayı yiyeceğim.
Murray, siento mucho molestarte ahora, pero me estoy volviendo loco.
Kafayı yiyeceğim!
¡ voy a volverme loco!
Kafayı yiyeceğim.
Me está volviendo loco.
Kafayı yiyeceğim şimdi!
- ¡ No sé! . Es demencial.
Kafayı yiyeceğim en sonunda!
Voy a vomitar.
Biriyle konuşmam gerek, yoksa kafayı yiyeceğim!
Tengo que hablar con alguien o me volveré loco.
- Kafayı yiyeceğim.
- Estoy petrificado.
Ben de kafayı yiyeceğim.
Me va a dar algo.
Kafayı yiyeceğim. Lütfen...
Se me va la olla. ¡ Por favor!
- Kafayı yiyeceğim.
Estoy volviéndome loco.
Seni düşünmekten kafayı yiyeceğim.
Me estoy volviendo loco pensando en ti.
Annemi severim, ama bir kere daha TV karşısında tepside yemek yersem yada bir kere daha Çarkıfelek'in tekrarını izlersem kafayı yiyeceğim.
La amo, pero si como una vez mas del carrito del televisor... o miro una vez mas el regreso de la rueda de la fortuna, Me voy a volver loca.
Bu mektubu bitirmezsem, kafayı yiyeceğim.
Primero he de acabar esta carta.
Kafayı yiyeceğim. Tüm bunlar gerçek olamaz.
¿ Esto puede ser verdad.
Kafayı yiyeceğim.
Estoy medio loca.
Kafayı yiyeceğim.
Eso me pone furioso.
- kafayı yiyeceğim.
-... me voy a volver loco.
Kafayı yiyeceğim!
¡ Voy a enloquecer!
- kafayı yiyeceğim.
Me friega la cabeza.
Kafayı yiyeceğim. En azından kız arkadaşına birinin içinden çıkmış bir hediye vermedin.
Al menos tú no le diste a tu novia un regalo que estuvo dentro de alguien.
Değişik bir şeyler bulamazsam, kafayı yiyeceğim.
Me estoy matando tratando de idear algo original.
Kafayı yiyeceğim.
Yo alucino.
Neredeyse kafayı yiyeceğim ama hayatta olmana şaşırmadım.
Tu realmente me asustaste, pero no estoy sorprendido que aún estés viva.
Genel birime dönelim yoksa kafayı yiyeceğim.
Debemos volver a la población general o enloqueceré por completo.
Kafayı yiyeceğim adamım.
Este es el hombre extraño,.
Kafayı yiyeceğim ya...
- ¡ Me enferma!
Düşünmekten kafayı yiyeceğim.
Me duele la cabeza de sólo pensarlo.
Kafayı yiyeceğim.
Me voy a volver loco, maldito.
Eğer sorunumun ne olduğunu yakında bulamazlarsa, kafayı yiyeceğim.
Sí no averiguo que me pasa pronto voy a volverme loco.
Burada kafayı yiyeceğim! Fakat yazarsam, bir kere yayınlanırsa, beni incitemezler.
Pero, si lo escribo, cuando se publique, yo no podrán hacerme daño.
Şu çeyreklik numarasını nasıl yaptığını anlatmalısın. Yoksa kafayı yiyeceğim.
Tienes que contarme el truco de la moneda, me trae de cabeza.
Kafayı yiyeceğim.
Me estoy volviendo loco, joder.
- Kafayı yiyeceğim!
- ¡ Me estoy volviendo loco!
Aynı dört duvarı seyrediyorum. Kafayı yiyeceğim.
Encerrada entre estas cuatro paredes me volveré loca.
Eğer ben buradan kurtulduğumda her şeyin ne kadar harika olacağını bir kez daha söylerse kafayı yiyeceğim.
Si ella me dice cuan genial va a estar todo cuando finalmente yo salga de aquí una vez más, voy a volverme loco.
Hayır aslında birazdan kafayı yiyeceğim
No, en realidad, estoy un poco asustada.
Ve eğer hemen oynayamazsam, kafayı yiyeceğim!
Y si no empiezo a jugar voy a tener un ataque!
Bu sefer gerçekten kafayı yiyeceğim.
Estoy realmente impactada por esto.
Burada bir gün daha kalırsam kafayı yiyeceğim!
¡ Si tengo que quedarme aquí otro día me volveré loco!
- Kafayı yiyeceğim!
¡ Vaya!
Kafayı yiyeceğim.
Debo estar loca.
Her gün aynı saatte geçiyorsun. Kafayı yiyeceğim!
Me volvés loco!