Ne ilginç translate Spanish
1,239 parallel translation
Gelin bakalım, başka ne ilginç şeyler var.
Bueno, sígame. Vea qué otra cosa puede resultarle interesante.
Ne ilginç bir rastlantı, efendim.
Esa es una notable coincidencia, señor.
Baban pipo mu biriktiriyor? Ne ilginç.
Qué interesante.
- Tanrım, ne ilginç bir adam.
Que tipo asombroso.
Ne ilginç bir tesadüf! Annem, tam da vasiyetname hazırladığı gün öldü.
Qué extraordinaria coincidencia, que mi madre hiciera un testamento nuevo el día de su muerte.
Sera etkisi yüzünden, insanlar tekrar güneşlik kullansa ne ilginç olurdu değil mi?
¿ No sería interesante, si por el efecto invernadero, gente comenzara a usar sombrillas de nuevo?
- Ressam. O... - Ne ilginç.
Qué interesante.
Ne ilginç, değil mi?
¿ No es así como funciona?
Ne ilginç bir yaşantınız var.
Qué vidas tan interesantes llevan todos Uds.
Ne ilginç.
Qué interesante.
Ne ilginç bir çiftsiniz.
Son una pareja muy interesante.
Ne ilginç.
Qué excitante.
Geceleyin boya temizlemek için dışarı çıkmak ne ilginç bir öykü.
¿ Saliste en la noche a limpiar "graffiti"? Que increíble.
İlginç olan ne?
¿ El qué lo es?
Gerçeğin, ışığa maruz kalmaktan çok daha zor olması ne kadar ilginç, değil mi?
¿ No es interesante cómo la verdad es hasta más difícil de absorber que la luz?
Yeniden burada tanışmamız ne kadar ilginç!
¡ Qué extraño volver a encontrarnos en este lugar!
Ne kadar ilginç değil mi efendim?
¿ Ve lo interesante que es esto, señor?
- Ne kadar ilginç değil mi?
- Qué interesante.
Ne büyüktür ne de ilginç ama severim.
No es grande, pero está muy bien.
Ne kadar ilginç bir tesadüf!
Qué coincidencia más rara y oportuna.
Ne kadar ilginç.
¡ Interesante!
Sanki garip levhalar, ilginç araçlar daha fazla bar kızları ve Mai Thai'ler arasındayım. - Benim burada ne işim var?
señales con garabatos extraños y vehiculos raros y mas camareras, y Mai Tais y que diablos estoy haciendo aqui?
Bu konuyu ilginç kılan şey ne?
¿ Qué la hace interesante?
- Ne? içimden bir ses, çok ilginç bir yolculuğa çıkacağımızı söylüyor.
Tengo la sensación de que vamos a iniciar una expedición sin precedentes.
Evin bir anda boşalması ne kadar ilginç, değil mi?
Es gracioso lo vacía que se vuelve una casa.
- İlginç. - Ne?
- Interesante - ¿ Qué cosa?
Burası ilginç bir ülke değil de ne?
Este país da para todo, ¿ verdad?
bu çok aptalca, ama çok uzak, sen ön koşuculardansın bu bir izolasyon çemberi bu proje ile içeceklerimizi ve yiyeceklerimizi koruyabileceğiz alt taraf elektriklenerek su üretimi sağlıyor ben buna Monroe kutusu diyorum kulağa ilginç geliyor ne kadara mal oluyor?
Para averiguarlo, necesitaremos, provisiones y una capsula de profundidad. Es bastante estupido, pero hasta ahora tu vas a la cabeza. Es una camara de aislamiento.
Ne zaman geçmişe gitsem, çok ilginç kadın ve erkeklerle tanışırım. Ama eve geri dönmemem konusunda beni düşüncelere sürükleyen biriyle hiç tanışmadım.
Siempre que viajo en el tiempo conozco a gente muy interesante, hombres y mujeres, pero nunca he conocido a nadie que me hiciera pensar en volver.
Ne kadar ilginç. Ya sen?
Qué interesante. ¿ Y tú?
Asıl ilginç olan ne biliyor musun?
¿ Sabe qué es lo más increíble?
Ne kadar ilginç.
- Es muy interesante.
- Düşündüğümden daha büyüksün dedim Uzun zamandır videolarınızı seyrediyordum Mr. Douglas Dorsey Çok ilginç bir çizginiz var. - Ne?
- ¿ Qué?
"İlginç" ten kastın ne?
¿ Qué quieres decir?
Ne ilginç.
Que alivio.
Ne olursa olsun, her zamanki gibi ilginç bir şey vardı.
Como siempre, había algo interesante.
ilginç olan ne biliyor musun?
¿ Saben que es interesante?
Yazarı artistik süreçten ayırmanın... ne kadar ilginç bir fikir olduğunu düşünüyordum da.
Estaba pensando que concepto más interesante seria... eliminar al escritor del proceso artístico.
Ne kadar ilginç bir adın var.
Tienes un nombre interesantísimo.
Ne kadar ilginç. Değil mi beyler?
Qué interesante, ¿ verdad, muchachos?
Ne kadar ilginç bir yaşam sürmüşsün Steve.
Caramba, Steve, llevas una vida muy interesante.
Ne kadar ilginç.
Qué interesante.
Ne, bir milyon dolar yeterince ilginç değil mi?
¿ Qué, un millón de dólares no es interesante?
- Ne kadar ilginç.
- Pues hazlo.
Gerçekten mi? Ne kadar ilginç!
Vaya, ¡ qué interesante!
- Ne kadar ilginç.
Suena fascinante.
Ama ilginç olan şey şu ki... ne kadar değişirse değişsinler, Onlar vişne ağacı olmayı koruyorlar.
Pero lo interesante es que... por mucho que cambien, mantienen siempre la forma de un cerezo.
İlginç bir tepkime, ama anlamı ne?
Qué reacción tan interesante. ¿ Pero qué significa?
Ne kadar ilginç.
¿ Hasta donde llegaremos?
Marian, bu kadar ilginç olan ne?
¿ Qué miras tanto?
Ama ne yazık ki size anlatacak ilginç hikayelerim ve antidotlarım yok.
Lamento no tener historias tiernas ni antídotos que contar.