Punch translate Spanish
266 parallel translation
Punch kalmamış ihtiyar.
No tiene el "Punch"
Olur. Punch'ı boş ver.
Bien, olvide el "Punch"
Dövüş için bire birmiş. - Theo Kretschmar-Schuldorff nerede? - Henüz ortalıklarda yok.
Lo leyó la Srta. Hunter y dice que es tan gracioso que podría publicarse "Punch".
Genç bir Amerikalı kızın coşkulu mizacı Punch Dergisi'nin sayfalarında boğulmalı mı?
¿ Puede el humor de una americana reprimirse leyendo..... las páginas de la revista Punch?
- Onunla dans etmek zorunda bıraktın. - Sadece punch almaya gitmiştim.
EI hombre que más desprecia la obliga a bailar con él.
Ayrıca rodeo, karnaval ve bale. Kızılderili kabile dansı, Punch ve Judy, tek kişilik orkestra. Hepsi tiyatrodur.
Y rodeos, carnavales, ballets, danzas tribales indias, guiñol, un hombre orquesta : todo es teatro.
Punch'ı idareli için.
No os paséis con el ponche.
Bize biraz punch getir.
Sírvanos unos ponches
Punch?
¿ Ponches?
Termosta punch var mıdır?
¿ Crees que quede ponche en el termo?
Punch'ın yaralı gözlü köpeği kadar çirkin O!
, Es tan fea como un perro tuerto.
Punch'ı öldüren Judy'i yakalamak istiyor.
Quiere arrestar a Judith por haber matado a Puth.
- Punch'tı, elbette.
- Puth, por supuesto.
"Punch'tı, elbette"?
¿ Puth dice usted?
Onun yerine sana gösteri yapayım.
En vez de eso te enseñaré a Punch y Judy.
Soytarı bugün bir şarkı söyleyemez mi?
¿ Punch puede cantar?
"Punch" kasesi köşede duracak.
Habrá una ponchera en una esquina.
Acaba Anacleto "punch" ı servis edebilir mi?
¿ Crees que Anacleto podría servir el ponche en mi lugar?
Bu arada, önceki mürebbiyeniz, Bir kuklayı taklit eden canlı bir buz heykeli.
Mientras que tu anterior institutriz es ahora una escultura de hielo viviente haciéndose pasar por el Sr. Punch.
Oyuncak kuklalar. Punch ve Judy gösterisi.
Es simplemente una obra de títeres.
Umarım maçı yatak odasında bırakmamışımdır.
Siempre que no me haya dejado mi punch en la cama...
Gerçi, sevgili yaşlı Punch çok hoş, değil mi?
Pero el querido Punch es muy lindo, ¿ no?
" ve sembolik şahsiyetlerin en karmaşığı olan
" Y un hombre-tonto, Punch,
Soytarı olmadan yapamayız.
No podemos hacerlo sin Punch.
Soytarı : tarihin en büyük kurbanlarından birisi. Siz kral rolünü bir günlüğüne kabul ettiniz, bunu bir soytarı değil de kim yapardı ki?
Punch, una de las más grandes víctimas tontas de la historia, por aceptar el papel de rey por un día,
Peki ya o minik ayakların ıslanmasın diye seni kucağıma alıp, taa Punch Bowl'dan eve kadar taşıdığım gün de mi?
¿ Ni tampoco aquel día en que te llevé en brazos todo el camino desde Punch Bowl, para que no se te mojaran los pies?
Hanımlar için buz gibi punch ve beyler için biraz daha sıcak malzeme.
Ponche helado para las damas y algo un poco mas caliente para los señores.
- Bayan Cooper, biraz punch?
- ¿ Srta. Cooper, un ponche?
- Bunlar Punch ve Judy.
Son Punch y Judy.
Onlar hep böyledir.
Siempre han sido violentos. - ¿ Punch y Judy?
- Punch ve Judy mi? - Bunlar iyi, saldırgan davranışlar.
- Es una conducta agresiva buena.
Punch I.D., and announce.
Presiona I.D., y anuncia.
- Nokta zımba.
- Centre punch.
- Reese, adam çıldırmış.
Reese, el hombre es Punch-Drunk.
Elinizdeki şey Müdür, kirli çamaşır ve Florida eyaletine göre bütün ruhsatlarınız öyle.
¿ Qué tienes, Warden, una lavandería... y ustedes Punch Out matrículas para el estado de Florida.
Şimdi... Şu meşhur punchın bir tadına bakayım.
Si no es molestia, quisiera probar ese ponche... que la ha hecho famosa.
"Punch" taki Amerikan kızın babasına söylediğini biliyorsunuz,
¿ Usted conoce a la chica americana que apareció en la revista "Punch" diciéndole a su padre :
Biraz daha izleyelim lütfen.
Habla sobre 1-2 punch.
- Bay Punch'a merhaba de.
- Saluda al Sr. Punch.
- Merhaba Bay Punch.
- Hola, Sr. Punch.
Punch'ın ortağının adı da Judy. Tıpkı seninki gibi.
La compañera de Punch se llama Judy.
Gel bakalım, Bay Punch.
Vamos, Sr. Punch.
- Ve Punch.
- Y Punch.
Çocukluğumdan beri, bu bebeklerden görmemiştim.
No he visto un muñeco Punch desde que era niño.
Bay Punch, ben susadım, ya sen?
Oye, Sr. Punch, tengo sed. ¿ Y usted?
- Punch'la su içmeye kalkmıştık...
- lba por un vaso de agua con Punch...
Hayır, Bay Punch ile su istedik.
No, quería agua con el Sr. Punch.
Punch bana her zaman inanıyor.
Punch siempre me cree.
- RÜZGAR GİBİ GEÇTİ - Punch kaldı mı?
¿ Tiene el "Punch" de esta semana?
Punch.
- El "Punch"
Yumruklasana!
¡ Jab! ¡ Punch!