English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ U ] / Uf

Uf translate Spanish

825 parallel translation
Bazen insanlar uf olduklarında tedavi edilmezlerse, daha kötü uf olurlar.
Bien, a veces cuando la gente se lastima y no se les trata, se ponen aún peor.
Parmağın uf oldu diye mi?
¿ Por tu pequeña herida?
UF-6, 5. Bölge'ye giriyor.
Aquí UF-6 entrando en el sector cinco.
Tabanlarım çok fena kaşınıyor.
¡ Uf! Me matan los pinreles.
Bu daha da beter.
Uf, ahora estoy peor.
Nihayet!
Uf! Por fin!
- Aşağı geliyor musun?
¡ Baje aquí! ¡ Uf, ya es pesado!
Barri, Bella, dışarı çıkın!
¡ Barri, Bella, uf! ¡ A la esquina!
Beni öyle çok dövdüler ki.
¡ Uf, cómo me golpearon!
Veba...
La peste. ¡ Uf!
Nasıl da vurdular bana...
¡ Uf, cómo me golpearon!
Bu "uf".
Eso no se hace.
İkimiz de biliyoruz ki, bu "uf".
Los dos sabemos que eso no se hace.
Ne korkunç değil mi!
Uf, ¿ no es espantosa?
- Kahrolası mutlu aile!
- ¡ Uf, la familia feliz!
"Püh!" mi dedin, yabancı?
¿ Ha dicho "uf", forastero?
Evet, püh!
Sí. ¡ Uf!
Kolaloka limonatasına mı püh dedin?
¿ Uf a la limonada Kolaloka?
Evet, Kolaloka limonatasına püh!
Sí, uf a la limonada Kolaloka.
Amma boğucu bir hava.
¡ Uf, está sofocante!
Brownie'ler olmasa ne yapardık?
Seguro. ¿ Por qué no? ¡ Uf!
Sabahtan beri çalışıyorum, umarım biraz dinlenebilirim.
Uf... por fin podré descansar. Hace tres horas que trabajo sin parar.
- Yakalanıyorduk.
- Uf! Por qué poco.
"Uf!" Sandım ki ama yanımdan geçti.
Pero luego ¡ pang! , me engancha por detrás... y después...
Leş gibi kokuyor!
Uf... apestas.
Burası çok rahat.
¡ Uf! ¡ Vaya!
Aman kimin umurunda?
Uf ¿ A quién le importa?
Umarım çok fazla coşmazsın, canım. Yani, uzun ve zor bir geceydi de ben pek...
Uf, espero que no sea muy vigoroso, la noche ha sido muy agitada...
Ufff!
¡ Uf!
Erotik hariket ve sex acısından sen... ıhhhh...
Tú, en lo que toca al acto erótico y sexual, hija mía, uf...
- Uf, Baba!
- ¡ Uf, papá!
Hadi, bugün bu işin bitmesi lazım!
Venga, vamos a tenerlo limpio para hoy, eh? Venga! Uf...
Uf, çok soğuk.
Vaya, qué frío hace.
Sabah koltuğa oturunca, bir anda "Vaay" dedim
Y al sentarme esta mañana, me dio un... ¡ Uf!
Bunu büyük ölçüde sebebi de muhtelemelen televizyonun özel sektörce finanse edilmesi ve devlet tarafından denetlenmesi.
Supongo que eso es principalmente porque la televisión la paga la industria privada y está regulada por el gobierno, así que... ¡ Uf! ...
Burası soğumuş sanki.
Uf, hace frío ahí fuera.
Üf! Bu gece de sisli olacakmýţ.
Chico, esta noche va a haber niebla.
Ne korkunç.
La peste. ¡ Uf!
Üf yaa.
Joder.
Uf.
Eso no se hace.
Uf uf. Ver anneye.
Eso no se hace.
Üf, tam bir felaket.
Que desastre.
Üf! Hiç çıkamayız sandım.Bir bakalım.
Oreía que no saldríamos de ahí.
Üf be!
¡ Qué pesado! .
" Vay canına.
Uf!
O yay burcuydu.
Uf, era un Sagitario.
Üf, kapa çeneni, olur mu?
Oh, cállate, ¿ quieres?
" Oh.
" Oh, ¡ uf!
İnanmıyorsan bak. Üf aman!
Mira, si no me crees.
Üf! Kesin oyalanıyorlardır, değil mi?
Se están tomando su tiempo.
Üf sahip!
¡ Oh, amo!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]