English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ V ] / Viski

Viski translate Spanish

6,108 parallel translation
Sadece viski değil. 30 yıllık viski.
Es un escocés de 30 años.
Ve saf viski.
De malta pura.
Evet, ama viski içiyorsun.
Sí, pero estás bebiendo whisky.
"Viski vermeyin."
No le den whisky ".
Dinle, eve giderken belki yoldan biraz viski alırız.
Escucha, quizá de camino a casa, podamos comprar algo de whisky.
Merhaba, viski alabilir miyim?
Hola. ¿ Me pones un whisky, solo?
- Yanlış anlama ama viski ve ot bebeler içindir.
No te lo tomes mal, pero el bourbon y la marihuana es para bebés.
Rite Aid marka viski mi o?
¿ Es whisky marca "Típica ayuda"?
Keşke bu kek de viski olsaydı. Birinin ardından diğerini içseydim.
Y desearía que este bollo fuese un whisky y tan solo pudiese beber uno... solo bajármelo.
Ne zamandır viski içiyorsun?
¿ Desde cuándo tomas wisky?
Ben viski alayım.
Tomaré un whisky.
Bana o viski şişesine bakar gibi bakıyorsun korku ve kızgınlığın bir karışımı gibi.
Me miras como miraste a esa botella de whisky. Una mezcla de miedo y enojo.
İlk olarak, Japonlara yetişmek için sekiz tek viski içti. Büyük hata.
Primero, se mete ocho medidas de whisky... intentando mantenerse a la altura de los japoneses, gran error.
Aslında bunu karşılığını yalnızca hayatını kurtararak öderim ancak o hiçbir zaman olamayacağı için yanımda viski getirdim.
Técnicamente, solo puedo devolvértelo salvándote a ti la vida, pero ya que probablemente eso nunca va a pasar, traigo whisky.
Viski mi istemiştiniz?
¿ Ha pedido un whisky?
Nefesinden anlaşılacağı gibi viski, ve tişörtündeki nemli noktadan yola çıkacak olursak... son 10 dakika içinde?
Whiskey, juzgando por tu aliento y la mancha de humedad en tu camisa.
Buna viski derler. Ve sihirli değildir.
Se llama whisky, y no, no es mágico...
Önden bir viski, ardından da su alabilir miyim?
¿ Me pones un chupito de agua, y le añades whisky? Kentucky James.
# İster tekila olsun ister viski satın almak gerek. #
¿ Qué pasa si bebo demasiado... Así que sin duda alguna confusión va a pasar.
Birkaç bira şişesi, viski şişesi var.
Un par de botellas de cerveza, una botella de whisky.
Viski ister misin?
¿ Quieres un trago de whisky?
Deri giysileri, içtiği viski, silahı.
Cuero, whisky, grasa de armas.
- Viski, sek olsun.
Whisky.
İlk patronum, ona dokunmadan önce en az on viski içmem gerekeceği için çirkin yaşlı bir kadını almamı söylemişti.
Mirad, mi primer jefe decía que debía contratar a una señora fea y vieja para que tuviera que llevar diez whiskys antes de tocarla.
Ona dokunmadan önce on viski içmem gerek.
Debería llevar diez whiskyes antes de tocarla. Erg.
Pearl Harbor'dan beri hiç gerçek viski görmedim.
No he visto whisky de verdad desde Pearl Harbor.
Tanrım, bu 15 yıllık bir viski.
Dios, que es un whisky de 15 años.
Viski senin olayın değil sanıyordum.
Pensé que el whisky no era lo tuyo.
O viski senden daha yaşlı.
Este whisky es más viejo que tú.
Ona bana bir şişe viski borçlu olduğunu söyledim.
Le dije que me debía una botella de whisky.
Ona dokunmadan önce on viski içmem gerek.
Tendría que tener diez whiskys encima para tocarla.
Viski ve balık.
Whisky y pescado.
Sırf viski içiyor diye...
El hecho de que ella bebe licor. Rae quiere más grueso?
Kapak olsun bayan buzlu viski!
En tu cara, Miss Licor con hielo.
- Viski, buzsuz olsun.
Whisky, sin hielo.
Bir sağdıcın yapacaklarını yapmayı umuyorum ki bu da sadece viski ve pura olacak. ... ama burada Charles'dan bahsediyoruz.
Esperaba que mis deberes como padrino serían solo whiskey y puros, pero estamos hablando de Charles.
Viski ve püro! Sağdıcın kralı olduğun için teşekkürler.
¡ Whiskey y puros! Gracias por ser el mejor padrino.
Otopside Rolla'nın midesinde viski bulundu.
El forense encontró whisky en el estómago de Rolla.
Ama burası soğuk, Yüzbaşı ve çay istiyorum çaydan çok içinde viski olanından.
Pero aquí hace frío, Capitán y necesito un té... Té que sea de hecho más whisky que té.
Daha kişisel bir şey alamadın mı? - Viski seviyor.
¿ No pudiste conseguirle algo más personal?
Bu 12 bin dolarlık bir viski ve dünyada kalan 3 taneden biri. Bu, herhangi birisin demiyor, bu...
Esta es una botella de whisky de 12.000 dólares, y esta es una de tres que quedan en el mundo.
Ve de biraz viski.
Y beber un poco de escocés.
İskoçların yaptığı en iyi iki şey viski ve şiirler.
Las dos mejores cosas que los escoceses produjeron whisky de malta y poetas.
Malt viski gayet güzel işe yarar.
Un reserva de malta funciona bastante bien. Así que aquí estamos...
Çok kaliteli bir viski.
Vaya, es un buen whisky. Qué desperdicio.
Viski, duble olsun.
Whisky, solo. Mejor doble.
Dün gece biraz içtim ama viski yasa dışı değil.
Tomé unas cuantas anoche, pero... Tu sabes, el whiskey no es ilegal.
Viski nereden geldi?
¿ De dónde salió el whiskey?
Viski ve balık!
Escoces y pescado!
Buzlu viski alırım.
Mírala!
Bir şişe viski mi?
¿ Una botella de whisky?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]