Vucuduna translate Spanish
14 parallel translation
akıntıya kapılmış gibi hissediyorsun ve bu... bu sıcak elektrik enerjisi vucuduna yayılıyor.
Sientes como que estás flotando... y una energía eléctrica corre por tu cuerpo.
Mühür önce tüm vucuduna yayılacak,
pero una vez llegado al término del proceso...
Onun anılarına sahibim, onun hislerine sahibim, onun vucuduna sahibim.
Tengo sus recuerdos tengo sus sentimientos, tengo su cuerpo.
Evet.Kullanması için jill'e ve onun ana vucuduna sunulmuşlar.
Exacto. Ellas eran usadas por Jill para mantener su cuerpo
Gerçekten de bu kadının vucuduna günden güne zarar verebilecek en kötü şey bu mu?
¿ De verdad eso es lo peor que le pasa al cuerpo de esa mujer en un día normal?
Hayır, başka bir pıhtılaşma işlemi daha, vucuduna saplı birkaç boru daha.
No, simplemente otra operación para quitarle los coágulos, más tubos en su cuero.
Benden önce ölürsen, kafanı donduracağım ve bir erkeğin vucuduna koyduracağım.
Si mueres antes que yo, voy a congelar tu cabeza y ponerla en el cuerpo de un hombre.
- Vucuduna ne oldu?
¿ Qué pasó con el cuerpo?
Vucuduna zarar verirsin.
Eso destruye el organismo.
Vucuduna takip çipi yerleştirsinler.
Haz que le pongan un rastreador AlphaChip RFID.
Bebekliğinden beri sende olan, vucuduna dokunan en yumuşak battaniyendi.
La manta que has tenido desde que eras un bebé, y la cosa más suave que ha tocado tu piel.
Vucuduna çalış.
Rómpele el cuerpo.
Bir zamanlar tüm vucuduna dövme yaptırdığında binaların ve kültürel sosyelliğin dışında yaşıyordun. Şimdi ise bu olay sıradan bir gelenek haline geldi.
Es solo que hubo una época en que estar tatuado, extensivamente, significaba que vivías fuera... de las estructuras de las convenciones sociales.
Palanin insan vucuduna neler yapabildigini gormus muydun?
Oye. ¿ Alguna vez has visto lo que un machete puede hacerle al cuerpo humano?