English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ Y ] / Yetis

Yetis translate Spanish

214 parallel translation
Ondan önce yeti gözlemcisiydim.
Antes era observador de yetis.
Yeti gözlemciliği ilginç olmalı.
Observador de yetis. Debía de ser extremadamente interesante.
Atï nalladïktan sonra bana yetis.
Ven cuando hayas herrado al caballo.
Yeti, zombi, trol, kurt adam, hepsini aradım ve her defasında
He buscado de todo : desde yetis hasta zombis, duendes, hombres lobo, y siempre es lo mismo :
Bombay ucagina yetis.
Tomar el vuelo a Bombay.
Rio'daki yetilerden korkmuyor musun?
No te dan miedo de los Yetis en el río?
Baba, yetiş! Annem bayıldı.
- Papá, aprisa, mamá se desmayó.
Yetiş.
Corre.
Savage, adamların ses çıkarmasın. Cutting, sancakla bize yetiş.
Savage, repliégate.
- Tren kalkar kalkmaz, ona yetiş.
- Hazlo cuando salga el tren.
Çabuk ol da bize yetiş.
Ven pronto.
Ama karşı kıyıya ulaşmadan "Yetiş Cassius, boğuluyorum." diye bağırdı Sezar.
Pero a punto de llegar adonde habíamos convenido... César gritó : "¡ Ayúdame, Casio, me ahogo!"
Günahlarımızla sana yalvarıyoruz. İmdadımıza yetiş ve bizi teselli et.
En peligro te rogamos que nos socorras y nos alivies en este momento.
Yetiş ona.
Pasea con éI.
Acele et de kapanmadan yetiş.
Date prisa antes de que cierren.
İyi, hadi git de ona yetiş bakalım!
¡ Pues vete y alcánzalo!
Diğerlerimiz, yetiş. kin olma arzusuyla ya da ihtiyaçtan işe erken girişti.
Pero otros de nosotros, ansiosos por sentirnos adultos o por necesidad empezamos a trabajar temprano.
Koş yetiş!
Corre, vamos a cogerle.
Tabi ya, ihtiyacın varsa, yetiş Nottola. Ama sonra.. Allah yolunu açık etsin ve elveda.
Está claro, cuando Nottola les sirve todo va bien, si no... le hacen la cruz y lo saludan.
Yetiş.
Llega.
Yetiş!
¡ Deprisa!
Yetiş!
¡ Voy!
- 6'daki trene yetiş...
- Y el tren de las 5 : 52...
Aman doktor hanım yetiş.
Doctora, dese prisa.
Diğerlerine yetiş ve geri çekilmelerini söyle!
Alcanza a los demás y diles que se retiren.
Atı nalladıktan sonra bana yetiş.
Ven cuando hayas herrado al caballo.
Fırıldağa yetiş, tanrı aşkına.
Mueve el culo de una maldita vez.
Hadi, yetiş onlara, Al.
Vamos, mantente junto a ellos, Al.
- Acele et. Bay Oxenby'ye yetiş.
- Si te das prisa, alcanzarás a Oxenby.
Ağam yetiş.
- ¡ Agha, ayuda!
Gel ve yetiş bana!
¡ Ven a buscarme!
Anneciğim, yetiş!
¡ Cielos! ¡ Válgame Dios!
- Maverick, çabuk yetiş!
- Maverick, ¡ ven para acá!
Ver onu bana. Bize çabuk yetiş.
- Dámela. ¡ Alcánzanos pronto!
Ölüyor, yetiş!
¡ Ven a curar a mi hijo!
- Yetiş, Bruno.
- ¡ No te quedes, Bruno!
Şimdi o satırları yazan adama koşup, imdadıma yetiş dediğimde, başkasının esirgemeyeceği yardımı, özgür, zengin ve mutlu olmasına rağmen reddediyor çünkü bu ona üç bin franka mal olacak!
Y ahora vengo a ver al hombre rico, feliz y libre... para pedir una ayuda que nadie puede darme. Le suplico, que me devuelva todo mi amor... ¡ y él me niega los 3,000 francos!
- Ona yetiş!
- Alcanzalo.
onlara yetiş.
Ve con ellos.
Takıma yetiş!
¡ Acercate!
Bana yetiş!
¡ Alcánzame!
Pekala. Programa göz at ve bir sonrakine yetiş.
Chequee el itinerario y muévase.
Harika. Hadi bana yetiş.
Es hermoso. ¡ IVen, sigueme!
Yetiş bana.
Sígueme.
- Cumali kardeş yetiş.
Hermano Cumali, ven a ayudarme.
- Florida'ya dön. Uçağa yetiş.
Vete al aeropuerto y regresa a Florida.
Yetiş bana, şişko piç!
¡ Venga, gordo de mierda!
Çabuk, bayılmadan yetiş!
¡ Rápido! ¡ Antes de que te desmayes!
Yetiş ve onu Radyoloji'ye götür.
Entonces ve a buscarlo y llévalo a Radiología.
Sen Paraeus'a geri git ve bana yetişebileceğin zaman yetiş.
Regresa a Paraeus y encuéntrame cuando puedas.
Yine de iyiydin ama. Harikaydi. Şimdi git onlara yetiş.
No olvides que cenaremos en casa de los abuelos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]