English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ Y ] / Yoğun bakım

Yoğun bakım translate Spanish

677 parallel translation
Oğlum yoğun bakımda yatsın, ben yemekle uğraşayım.
Estoy haciendo esto mientras mi hijo está en la UCI.
Buradan çıkmalıyım! Yoğun Bakım. Beklemede kalın.
Preparen todo para recibir a un hombre enfermo.
20 dakika içinde Yoğun Bakım'daki tüm yaralılarımız ölür.
En 20 minutos todos los enfermos en nuestra unidad de cuidados intensivos morirán.
Mavi Kod, Yoğun Bakım.
Código Azul, Cuidados Intensivos.
Burası yoğun bakım ünitesi.
Esta es una unidad de cuidados intensivos.
Yoğun bakım ünitesine alınmaması için bir neden görmüyorum.
No hay razón para no transferirla a la unidad intensiva.
Mojave çölünde vurulan ve Barstow'daki Mercy hastanesi yoğun bakımına alınan bir otoyol devriye polisi, sabahın erken saatlerinde, dün Las Vegas'ta çalınan bir aracın yanında bulundu.
Hay un patrullero herido de gravedad en el hospital de Barstow, tras un tiroteo en el desierto de Mojave. Lo encontraron esta mañana junto a un coche robado ayer en Las Vegas.
Yoğun Bakım ne tarafta?
¿ Dónde está Cuidados Intensivos?
Yoğun bakımına yatır beni!
Intérname en tu terapia intensiva.
Evet, Değersiz Mucizeler Anası Hastanesinin, yoğun bakım bölümünde.
Está en cuidado intensivo en Nuestra Señora del Milagro Inútil.
En yakın Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi Los Angeles'da.
La unidad de terapia intensiva neonatal está en L.A.
Bu, her zamanki güzergahım değil. Kocam yoğun bakımda.
Mi esposo está en terapia intensiva.
Onu yoğun bakıma yatırmak için uğraşırken 40 dakika harcadım.
Pasé 40 minutos buscando un enfermero que la llevara a cuidado intensivo.
Her şey sakin gözüküyor, tek kollu bir adamın yoğun bakım etrafında casusluk yapması dışında.
Todo lo demás está tranquilo, excepto que vieron a un hombre con un solo brazo merodeando por cuidados intensivos.
Aslında Minik Bayan Yoğun Bakım ödülünü kazandı.
Además ha aprovechado para ganar Miss Cuidados Intensivos Junior.
Finnigan'ların oğlu, yoğun bakım ünitesinde, bayım.
El niño Finnigan está en la U.V.l.
Yoğun Bakım'a bir anestezist gerek.
Un anestesista a la UCI.
Derhal Yoğun Bakım'a gidin.
Acuda urgente.
Yoğun Bakım Ünitesi, Nancy.
Unidad de Enfermería, Habla con Nancy.
Merkez Hastanesi Yoğun Bakım Ünitesi
Fuiste tú quien huyó.
Yoğun Bakım Ünitesi gelsin!
¡ A Emergencia!
Pediatri yoğun bakıma yatırır mısın?
Ingrésale en la uvi de Pediatría.
Pediyatri Yoğun Bakım'da olacağım.
Estaré en la UVI de Pediatría.
Yoğun Bakım'a giderken bir göğüs röntgeni ve CT alın.
Placa de tórax de camino a Terapia Intensiva.
Yoğun Bakım'a birazdan geleceğimizi söyle.
Avisa al quirófano que subiremos.
Pekala. Onu Yoğun Bakım'a götürün.
- Llévenla a Cuidado Intensivo.
Biri Yoğun Bakım'ı arayıp buraya bebek için birini çağırsın.
Que alguien llame a Neonatal, y que venga de inmediato aquí alguien para el bebé.
Yoğun Bakım'ı çağırın ve doğumhaneye haber verin.
Traiga una camilla y al residente de Obstetricia.
Yoğun bakıma giderken sizinle konuşmaya çalıştım.
Le hablé de ella cuando iba a Recuperación.
Yoğun Bakım'a söylerim.
Todo saldrá bien.
Isıtıcıyı aç. Yoğun Bakım'da kim var?
Enciende el calentador.
Bir cerraha ihtiyacı var, ve Yoğun Bakım'a.
Probablemente una uvi. Debemos obedecer las normas de la estación.
Röntgenler iyiyse, CT alıp Yoğun Bakım'a yollayacağız.
Si las placas están bien, tomografía y a Intensiva.
- Yoğun bakım sertifikamı yeniliyorum.
Sí, actualizo mi diploma de cuidados intensivos, o sea, que sí.
Riverside Hastanesi yoğun bakım servisindesin.
Está bajo cuidados intensivos en el Hospital Riverside.
- Hemşire, yoğun bakım ne tarafta?
- Enfermera, donde es cuidados intensivos?
Retina iltihabı, zatürree, Mide-barsak lenfomu, yoğun bakımı bekliyor.
Retinitis por citomegalovirus, neumonía NPC, pendiente de la uvi.
Yoğun bakımı bekliyor.
Pendiente de la uvi.
Tahmin edeyim. Yoğun bakım?
A ver si adivino, ¿ a la uvi?
Pekala. 7 hasta yoğun bakımı bekliyor.
Muy bien, tenemos a siete pendientes de la uvi.
Personelimi meşgul eden 9 yoğun bakım hastam var.
Tengo nueve pacientes de UVl agotando a mi gente.
Yoğun bakımı ara.
Jerry, llama a la uvi.
3 saatten önce kan sayımı, 2 saatten önce röntgen alamıyorum. Yoğun bakım yatağı açılmıyor.
No consigo que Laboratorio me dé una análitica en menos de 3 horas ni una radiografía en menos de 2, ni una cama en la uvi.
- Cerrahi Yoğun Bakım mı?
- ¿ La UVl?
Cerrahi Yoğun Bakım.
La UVl.
Sizi Yoğun Bakım'a götüreceğiz.
Vamos a trasladarle a la uvi.
Görünüşe bakılırsa yoğun bir gün geçirmişsin, tatlım.
Parece que tuviste un día muy ajetreado.
Yoğun bakıma mı... 9-E, mavi.
9E azul.
Onu hemen yoğun bakıma alalım.
- Necesitaré su identificación. No se preocupe, estará bien.
Bak ne diyeceğim. Her ne kadar yoğun programıma fazladan yük bindirecek olsa da seni kanatlarımın altına alacağım ve eğitimindeki boşlukları yamayacağım.
Te diré algo, hay un lugar en mi muy ocupado itinerario pero te tomaré bajo mi tutela y llenaré los huecos de tu educación.
Yoğun derecede antibiyotik verdim, şimdi de hepatiti var mı ona bakıyoruz.
Le he dado un tratamiento de antibióticos, y estamos haciendo pruebas de hepatitis.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]