Ölmüşler translate Spanish
524 parallel translation
- Ölmüşler.
- Muertos.
Balıkları o kadar az ki yalnızlıktan ölmüşler herhalde.
Trae tan pocos peces que creo que están muriendo de soledad.
Karar verememişler, yürümüşler, yürümüşler, yürümüşler, sonunda açlıktan... ölmüşler.
Estaban indecisos, así que caminaron, caminaron y caminaron, hasta morir... de hambre.
Ya hepsi gitmişler ya da ölmüşler.
O se fueron o se murieron.
Dişleri kenetlenmişti. Ben de, ölmüşler herhalde dedim.
Tenían los dientes apretados, y pensé, "Tal vez estén muertos."
Ölmüşler, yoksa hemen saldırırlardı.
De estar vivas, nos hubiesen atacado.
Diğer ortakları hakkında hiç konuşmadan hapiste ölmüşler.
Murieron en prisión sin delatar a su socio.
- Ölmüşler mi?
¿ Y desaparecieron?
Burada olmadıklarına göre işte neredeyse ölmüşler.
sólo sé que están casi muertos porque están ausentes. Están casi muertos porque están ausentes.
Ölmüşler.
Muertos.
Hepsi aynı anda ölmüşler.
Todos murieron en el mismo momento.
Nasıl ölmüşler?
¿ Cómo murieron?
Yatağın üzerinde ölmüşler.
Ellos murieron en la cama.
Buradalar! Ölmüşler!
Ellos están muertos!
Ölmüşler.
Están muertos.
- Ölmüşler mi?
- ¿ Muertos?
Yaşayan insanlar çoktan ölmüşler zaten.
Las personas vivas, a menudo, están muertas.
Uzun süre önce ölmüşler.
Hace mucho tiempo que lo están.
Ölmüşler.
Está muerto.
Tahıl dolu bir ambarda, açlıktan telef olarak ölmüşler.
Un almacén lleno de cereal y se murieron de hambre.
Ölmüşler mi?
¿ Están muertos?
- Ölmüşler mi?
- ¿ Han muerto?
- Ölmüşler mi, yaşıyorlar mı?
¿ Vivos o muertos?
Ve hazımsızlıktan ölmüşler.
Y murieron de indigestión. Si.
Bu şeyler her neyseler, artık ölmüşler.
Lo que son o hayan sido esas cosas están muertas.
Ölmüşler.
Ya muertos.
Ölmüşler.
Muerto.
Yani ölmüşler mi?
" Así que estás muerto? '
Birlikte ölmüşler ama aynı çukura gömülmemişler.
Murieron juntos pero no fueron enterrados en el mismo hoyo.
Ve botulismden ( gıda zehirlenmesi ) ölmüşler.
Y murieron de botulismo.
- Cosmo! - Yemişler, kuyruğu yemişler ve botulismden ölmüşler.
- Se comieron... se comieron la cola... y murieron de botulismo.
- Ölmüşler.
- Murieron...
Diğer Kurbanlar hep iç kanamadan ölmüşler!
Órganos destrozados y desangrado.
Ölmüşler tabii.
Están muertos.
Arkada da iki adam var ikisi de ölmüşler.
Los dos hombres de ahí atrás estàn muertos.
Sanırım ölmüşler, peder.
Creo que están muertos, Padre.
Çocuklar bir kaç saat önce ölmüşler.
Los niños llevaban muertos varias horas.
Ölmüşler mi?
Estan muertos?
- Yıllar önce ölmüşler.
- Murieron hace años.
- Çok genç yaşta ölmüşler! - Ölmediler.
- Esta gente ha muerto muy joven.
Oracıkta ölmüşler.
Ellos murieron en el acto.
1,000'lerce Çinli bu ülkeye gelmiş ve raylarda çalışırken ölmüşler.
Los chinos llegasteis aquí a miles y os dejasteis la piel en el ferrocarril.
Ölmüşler ve gitmişler.
Murieron de forma anónima.
Ölmüşler!
¡ Están muertas!
Bir kovboyun ara sıra ziyaret ettiği bir ailesi hiç olmuyor. Ölmüşler mi?
El cowboy ¿ no tiene padres a quien visitar de vez en cuando?
O piçler ölmüşler, ama haberleri yok.
Estos cabrones se murieron y nadie les avisó.
- Ölmüşler mi?
- ¿ Murieron?
Ölmüşler.
Flores para las viudas.
Ölmüşler!
Aquí!
Ölmüşler.
Murieron.
Bazı Tarellianlılar, diğer dünyalara gitmiş, ama hastalığı bulaştırdıkları nüfusla beraber ölmüşler.
El hecho de que viaje a esa velocidad sugiere una respuesta.
ölmüş 552
olmuş 102
ölmüş mü 150
olmuş mu 16
ölmüştü 64
ölmüştür 17
olmuş yani 32
olmuş bil 39
ölmüş olamaz 20
ölmüş olmalı 19
olmuş 102
ölmüş mü 150
olmuş mu 16
ölmüştü 64
ölmüştür 17
olmuş yani 32
olmuş bil 39
ölmüş olamaz 20
ölmüş olmalı 19