Ayağa translate French
9,819 parallel translation
Ayağa kalk sürtük.
Lève-toi salope!
Yavaşça ayağa kalkın ve araçtan dışarı çıkın.
Levez-vous très lentement et sortez de la fourgonnette.
- Acele edin, ayağa kalkmadan önce.
- Vite, avant qu'il ne se remette.
Ayağa kalk Adele.
Lève-toi, Adele.
Ayağa kalk!
Lève-toi!
Hadi kalk, ayağa kalk!
Allez, lève-toi, lève-toi! Allez.
Ayağa kalk.
Lève-toi.
Herkes ayağa kalksın Yargıç Culland.
Levez-vous pour l'honorable juge Culland.
Misyoner ayağa kalkınca kadın kusuverdi ve zavallı küçük melezse gözyaşlarına boğuldu!
Le missionnaire s'est levé. Elle a vomi et la pauvre métis s'est mise à pleurer!
Lütfen ayağa kalkın.
S'il vous plaît, relevez-vous...
- Hadi kallk ayağa. - Hayır, hayır.
Allons, debout.
- Ayağa kalk.
- Levez-vous.
Her şeyi düzenledim ve baştan ayağa kafeinle doluyum şu an.
Je suis organisée et caféinée à mort.
İnan bana, bundan daha azı için ortalığı ayağa kaldırıyor.
Oh, croyez-moi, il en sort du lit pour beaucoup moins que cela.
Herkes ayağa.
Tout le monde se lève.
Ayağa kalk ve 911'i ara.Hemen!
Vous, debout! Appelez la police.
Bak, ayağa kalktınız, amacınıza ulaştınız.
Ecoutez, vous avez résisté, on a compris. Mais maintenant il est temps de partir.
Hayır. Ayağa kalkın hemen!
aux abris!
Hayır, kıyafetin.Ayağa kalk.
Ta tenue. Lève-toi.
Modern Berlin'i nasıl ayağa kaldıracağını yazmış.
Il décrit comment il se réveille dans le Berlin moderne.
Ayağa kalk balım.
Lève toi, ma chérie.
Asıl mesele, dans için ayağa kaldırıldığını fark edene kadar ne kadar ayakta dikileceksin?
La question est, combien de temps restez vous planté sur la piste de danse avant que tu ne realises qu'on t'a posé un lapin?
Devrildikten sonra ayağa kalkan kişidir kahraman.
Le héro est celui qui se relève.
* Kalk ayağa öyleyse *
? Donc lève-toi!
* Kalk ayağa *
? Lève-toi!
* Hemen kalk ayağa!
? Lève-toi maintenant!
İlk ayağa kalkan kazanır?
Le premier sur pieds est le gagnant?
Ayağa kalk.
Debout!
Onu ayağa kalkmaya zorladılar ve kafasına dikenleri geçirdiler.
Ils l'ont mis sur ses pieds et on planté des épines dans sa tête.
Ayağa kalkın.
Debout.
Ayağa kalk ve yürü.
Lève-toi et marche.
- Kalk ayağa.
Sur tes pas...
Helena, kalk ayağa!
Helena. Debout.
Peter, yavaşça ayağa kalk, ellerini görebileceğim bir yere koy.
Peter, levez vous doucement, je veux voir vos mains.
Kalk ayağa, kalk.
Debout, debout.
Bin kez de yere düşse, tekrar ayağa kalkmayı başardı.
Mille fois, il est tombé, mille fois, il s'est relevé.
Tamam. Ayağa kalkmayı denemeni istiyorum.
Ok, je veux que tu essayes de te lever.
Yemekten sonra, herkesin önünde ayağa kalkınca da...
Après dîner, quand ils se lèveront devant tout le monde...
- Ayağa kalk!
Debout!
Şimdi milli marşımız için herkes ayağa kalksın.
Levez-vous pour l'hymne national. J'ACCEPTE D'ATTIRER L'ATTENTION
- Ayağa kaldır tekrar vurayım.
Le gauche est à peaufiner. - Relevez-le.
Ayağa kalk!
Quel abruti, on a pas idée!
Bu şeyi ayağa kaldırmalıyız.
On doit remettre cette chose à sa place.
Kalk ayağa.
Lève-toi.
Beni döverse, ayağa kalkarım.
Il me frappe, je me relève.
Bir daha döverse, yine ayağa kalkarım.
Il me frappe encore, je me relève encore.
Tao, lütfen ayağa kalk.
Ah-Tao, levez vous.
- Çektiklerinden sonra ayağa kalkmamalısın.
Vous ne devriez pas être debout après ce que vous avez traversé.
Sanık ayağa kalkabilir mi?
Accusé, levez-vous.
Kalk ayağa!
Relève-toi!
Ayağa kalk ulan!
Lève-toi, putain.