Ayağa kalkma translate French
109 parallel translation
Ayağa kalkma.
Restez assise.
Sen burada kal ve ayağa kalkma.
Reste ici et baisse-toi.
- Burada kal. Ayağa kalkma.
- Reste baissé.
Evet, şimdi... Alçakgönüllülüğün birazcık, ayağa kalkma vakti. Çatımızın altında rahat olacağınıza inanıyorum, sevgili piskoposum.
Et maintenant, comme l'humilité semble un peu dure, à genou, je pense que vous serez plus à l'aise sous mon toit,
- Ayağa kalkma.
- Ne te lève pas, chérie.
Hemen ayağa kalkma, daha hazır değilsin.
Vous n'êtes pas encore prêt à braver la tempête.
Ayağa kalkma.
Reste allongé.
Ayağa kalkma.
Tu ne vas nulle part.
Haklarınız için ayağa kalkma zamanı.
C'est le moment de vous dresser pour vos droits!
Tünele giriyoruz. Sakın ayağa kalkma. Yüksekliği sadece bir metre.
Surtout te lève pas dans le tunnel, la hauteur est d'1 mètre.
Memur gelip seni kurtarana kadar ayağa kalkma.
Ne te lève que lorsque l'Officier viendra te délivrer.
Sorun değil. Ayağa kalkma.
Ne vous levez pas pour moi.
- Ayağa kalkma. Ben dönene kadar, buradan ayrılma.
Ne vous levez pas avant mon retour.
Ayağa kalkma. Otur!
Ne vous levez pas!
Ayağa kalkma, dövüş benimle!
Lève-toi, viens me battre!
- Ayağa kalkma eksersizleri yapıyor musun?
- Vous vous êtes dressée?
Ayağa kalkma!
Ne bouge pas!
Yapma. Ayağa kalkma Monty. - Ayağa kalkma.
Couchez, Smithers.
Ayağa kalkma oğlum.
- Couchez, couchez, le chien.
Ayağa kalkma.
Debout. Bon chien.
Ayağa kalkma, tamam mı?
Ne te lève pas, d'accord?
- Ayağa kalkma, Jason!
Ne te balance pas, Jason!
Ayağa kalkma yine.
Ne t'avise pas de te lever!
Ayağa kalkma.
Restez assis, M. Lamb.
Bu, ayağa kalkma ve sayılma zamanıdır.
Une période d'examen et de repentir.
Bu şarkı Kim için, bana ayağa kalkma ve bağırma isteği verdiği için.
C'est pour IKim qui me donne envie de me lever pour hurler.
20. yüzyıl boyunca hep bunu gördük. Şimdi 21. yüzyıldayız... ayağa kalkma ve kendimizi bu fare labirentine sıkıştırdığımızı anlama zamanıdır.
On a tout vu au cours du 20e siècle... et maintenant, au 21èm siècle, il est temps de se dresser et de réaliser... qu'on ne devrait pas se laisser entasser dans ce piège à rats.
Ayağa kalkma. Hayır, ayağa kalkma.
Ne vous relevez pas!
- ayağa kalkma!
Ici, sergent!
Bütün hepsi yalan. Ayağa kalkma lanet olası.
T'avise pas de te lever.
Ayağa kalkma.
Ne vous levez pas.
- Hayır. Hayır, ayağa kalkma.
- Non restez couchée.
Tarn, ayağa kalkma! Olduğun yerde kal!
Tarn, tiens bon, tiens bon!
Ayağa kalkma.
Restez assis.
Şimdi ayağa kalkma.
Ne te lèves pas!
Ayağa kalkma zamanı.
Le temps de se lever.
Ayağa kalkma.
- Moi de même. - Ne vous levez pas.
Profesyonel biri tarafından alınmış kaşları ve muhteşem ayağa kalkma becerisi yüzünden Bobbi'den nefret ediyorum.
Je déteste Bobby pour ses sourcils épilés professionnellement et sa oh-si-incroyable faculté de se lever au moment propice.
Ayağa kalkma, çalmaya devam et!
Je ne t'ai pas dit de te mettre debout.
Ayağa kalkma.
Ne te lève pas.
- O zaman ayağa kalkma!
- Alors ne vous levez pas.
Rosa Parks'a da böyle söylemişlerdi. Sakın ayağa kalkma.
C'est ce qu'on a dit à Rosa Parks.
Sakın ayağa kalkma!
Reste... à terre!
Ayağa kalkma! Ayağa kalkma, sürtük!
Te relève pas, saloperie!
Birden karşı konulmaz bir ayağa kalkma arzusu geldi.
Le besoin de me lever, plus fort que tout.
Ve bir de yere serilmişken ayağa kalkma becerisi.
C'est l'histoire que j'ai entendue.
- Kalkma ayağa!
Allez, reste à terre!
Ayağa kalkma vakti, Allison.
Il est temps de vous lever, Allison.
Ayağa kalkma, Jordan!
Baisse-toi!
Ben hallederim Saul. Ayağa kalkma.
Je vais le faire Saul.
Tamam. Ayağa kalkma vakti.
Il est temps de se lever.
kalkma 97
kalkma vakti 31
kalkma zamanı 33
kalkmayın 47
kalkmama yardım et 21
ayağa kalk 879
ayağa 38
ayağa kalktı 19
ayağa kalkın 216
kalkma vakti 31
kalkma zamanı 33
kalkmayın 47
kalkmama yardım et 21
ayağa kalk 879
ayağa 38
ayağa kalktı 19
ayağa kalkın 216