English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ B ] / Buna ne diyorsunuz

Buna ne diyorsunuz translate French

136 parallel translation
Buna ne diyorsunuz? - Sen yanlış iştesin.
Scabby, tu devrais changer de racket!
- Buna ne diyorsunuz?
- Ça s'appelle comment?
Buna ne diyorsunuz?
C'est quoi, ça?
Buna ne diyorsunuz?
Qu'en pensez-vous?
Buna ne diyorsunuz peki? Yani bu benim arabam mı sanıyorsunuz?
Vous pensiez que c'était ma voiture?
Pekala Bay Seton, buna ne diyorsunuz?
Eh bien, M. Seton, si nous en parlions?
Buna ne diyorsunuz?
Ça vous en bouche un coin!
Buna ne diyorsunuz bay Graham?
Qu'en dites-vous, M. Graham?
Buna ne diyorsunuz!
Qu'est-ce que vous dites de ça?
Buna ne diyorsunuz?
Qu'est-ce que vous en dites?
Buna ne diyorsunuz kaptan?
Qu'en dites-vous, commandant?
Buna ne diyorsunuz millet? Heyecanlı değil mi?
Mes amis, quel frisson!
Buna ne diyorsunuz?
Que dites-vous de cela?
Rilke, modern yasam erkek ve kadini ayiriyor diyor. Buna ne diyorsunuz?
- Rilke considère que l'homme et la femme s'éloignent.
Kasanova, tecavüze ugrayan kadinlar, tecavüz edenlere sükran duyar demis. Buna ne diyorsunuz? Yaniti Cocteau, "Orfeus'un Vasiyetnamesi" eserinde veriyor.
- Casanova écrit que toute femme finit par être séduite par la reconnaissance.
Siz buna ne diyorsunuz?
Comment appelez-vous ça?
Buna ne diyorsunuz?
Comment vous dites?
Buna ne diyorsunuz, Bay Capone?
Pas de commentaires?
- Peki buna ne diyorsunuz?
- Comment appelez-vous ça?
- Buna ne diyorsunuz?
Est-ce que c'était justifié?
Buna ne diyorsunuz?
Alors?
Peki buna ne diyorsunuz?
Qu'est-ce que vous en dites?
Özel durumlarda, kolumu meşru göstermek için gazilik madalyası takıyorum. Buna ne diyorsunuz?
Et pour les grandes occasions, je me suis procuré une Croix de fer, comme légitimation... pour mon bras!
Buna ne diyorsunuz, "havatopu" mu?
Ça s'appelle comment, un casse-tympans?
- Buna ne diyorsunuz?
Comment tu appelles ça?
Buna ne diyorsunuz?
Vous en pensez quoi?
Pekâlâ, buna ne diyorsunuz?
Que dites-vous de celui-ci?
Buna ne diyorsunuz?
Qu'avez-vous à répondre?
- Buna ne diyorsunuz?
- Qu'en pensez-vous?
Alex'i birkaç kilometre aşağıda bırakırım. Buna ne diyorsunuz? Ateş etmeyin!
Je laisserai Alex sur la route, ça te va?
Her şey karşılıklı. Buna ne diyorsunuz?
C'est donnant-donnant.
"Buna ne diyorsunuz Doktor...!"
"Et que pensez-vous de ceci, Herr Doktor?"
"Buna ne diyorsunuz Doktor...!"
"Et que pensez-vous de ceci, Herr Doktor!"
Buna ne diyorsunuz arkadaşlar?
Qu'en dites-vous, les amis?
Buna ne diyorsunuz?
Comment tu appelles ça?
Buna ne diyorsunuz?
Regardez ça.
Siz buna ne diyorsunuz bay mavi ördek?
Qu'est-ce que tu en dis, M. Canard Bleu?
Jeanne D'arc söyledi diye... kadınları ağaca bağlayıp yaktığını söylüyor. Buna ne diyorsunuz?
Il dit qu'il a attaché ces femmes à un arbre et les a brulées parce que Jeanne d'Arc le lui a dit.
Buna ne diyorsunuz, Bay Darcy?
- Que dites vous de cela, Mr Darcy?
- Buna ne diyorsunuz?
- Qu'en dites vous?
Şimdi buna ne diyorsunuz?
et maintenant, qu'avez-vous à dire?
Peki buna ne diyorsunuz?
Qu'en dites-vous?
Buna ne diyorsunuz?
Comment appelez-vous ça?
Hemşire Mary bana senden ve Hana'dan bahsetti. Bu manastırda saklandığınızı söyledi. Buna ne diyorsunuz?
Mary, l'infirmiere m'a parle de vous et d'Hana, caches dans un monastere pour comment dit-on... une retraite.
Sir Evan mı? Ne diyorsunuz, buna asla inanmam.
Je ne peux pas le croire!
Buna münakaşa mı diyorsunuz? İnsan sinirlendiğinde ağzından her söz çıkar.
- Quand on est en colère, on ne choisit pas ses mots.
Ne diyorsunuz buna?
Comment ça s'appelle? - Moniteur.
Buna başka ne diyorsunuz?
Comment vous appelez ça?
- Buna ne diyorsunuz?
- Qu'en dites-vous?
Buna ne diyorsunuz?
Qu'en dites-vous?
Buna ne diyorsunuz?
Parler ne coûte rien.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]