Corners translate French
69 parallel translation
Sycamore Virajına'a otobüsle gideceğim. Benimle oradaki sosisli sandviççide buluşmasını söyledim.
Je dois le rejoindre à Sycomore Corners à 11 h, au snack.
Onu karşılamak üzere Sycamore Kavşağına gittim.
Je suis allée à Sycomore Corners.
14 dönüm, Anton Corners civarında.
16 hectares, près d'Anton Corners.
Atarabalarında geziye çıkmışlardı, yepyeni arabalarında, Price köşesinde onlara tren çarptı.
Ils étaient dans leur voiture, une voiture toute neuve, ils ont été percuté par un train à Corners Price.
Ulusal Muhafız raporlarına göre tavşanlar Four Corners yakınında. Geldikleri yerde ölüm var.
D'après la compagnie Alpha, ils sont partout, un vrai carnage.
Willow Corners'ta yaşadığımız zaman böyle bir yemek yiyebiliyordun.
Quand on habitait à Willow Corners, on pouvait manger comme ça.
Sokak. Willow Corners, Wisconsin.
Willow Corners, dans le Wisconsin.
Bunlar Willow Corners, Wisconsin'de oldu. Doğup büyüdüğüm yer orası, ister inan, ister inanma.
C'était à Willow Corners, Wisconsin.
- Willow corners, Wisconsin mi?
C'est de là que je viens, figure-toi.
- Evet. Tanrı'm.
- Willow Corners, dans le Wisconsin.
Pekala, artık Willow Corners'tan ayrılabiliriz.
Bien, nous allons quitter Willow Corners, à présent. Je ne veux plus jamais y retourner.
Dr. Quinoness'in hala Willow Corners'ta yaşayıp yaşamadığını söyleyebilir misiniz?
Vous pouvez me dire si le Dr Quinoness habite encore à Willow Corners? Absolument.
Grover Corners'da yavru kurtlarla mı buluşacaksın?
La réunion du club scout de ton bled?
Beni Tyson's Corners'a yolladı ve gidebileceğimi söyledi.
Elle m'a envoyée faire une course... et m'a donné ma journée.
Hafta sonu için Johnny Cut-Corners e kamp yapmaya gidiyorum.Gelmek ister misin?
Je vais faire du camping avec Johnny tire-au-flanc. Tu viens?
Palm Corners'a gelmek üzereyiz.
Nous sommes presque à Palm Corners.
Yıllar önce Kaptan Jack Palm Corners'ın yapmına bataklıklardan dal ve taşları sürükleyerek yardım etti.
Il y a des années, Captain Jack a aidé à la construction de Palm Corners en ramenant des pierres et des branchages des marais.
Maine'de Starkey Corners.
Starkey Corners, Maine.
Kornerlerde olay... defans oyuncularının pozisyonunu bozmaktır.
Pour les corners, tout est dans le mouvement. On marque les défenseurs.
Sevin eşinizi her köşede
Bow to your partner corners, all
Charlie'nin ailesi Four Corners'daki en büyük sürünün sahibi.
La famille de Charlie possède le plus grand troupeau de la région de "Four Corners".
Pine Corners'ta travesti şempanzeleri pek sevmeyiz.
On n'aime pas beaucoup les singes travestis, ici aux Quatre Pins.
Nereye gidiyoruz patron? Smoky Corners, Batı Virginia.
Smoky Corners, Virginie de l'Ouest.
Smoky Corners, Batı Virginia'da bir paralı telefondan.
Une cabine à Smoky Corners, Virginie de l'Ouest.
Smoky Corners'da 1994'teki ekin çemberi dosyasını istedim füze rampa kodlarını istediğimi sanırsın.
J'ai demandé les fichiers sur les cercles de culture de 1994, à Smoky Corners on aurait dit que j'avais demandé les codes des missiles.
Smoky Corners'deki bir helikopter kazasını araştırıyoruz.
Nous enquêtons sur un incident d'hélicoptère à Smoky Corners.
Smoky Corners'a sık gider misiniz?
Vous allez souvent à Smoky Corners?
Smoky Corners'de hiç cinayet işlendi mi?
Ils n'ont jamais eu de meurtre à Smoky Corners?
Annesinin kızlık soyadı Stelling'di, Smoky Corners'da yaygın bir isim.
Le nom de jeune fille de sa mère : Stelling, ce qui est courant à Smoky Corners.
Todd Newell, Smoky Corners'da doğdu.
Todd Newell est né à Smoky Corners.
Yardımcı pilotu Captain Barnett, kardeşi olduğundan ya da Smoky Corners'dan hiç bahsetmediğine yemin ediyor.
Son copilote, le capitaine Barnett, jure qu'il n'a jamais parlé d'un frère ou de Smoky Corners.
Ayrıldıktan sonra, Smoky Corners asla varolmamış gibiydi.
Dès qu'on est partis, c'était comme si Smoky Corners n'avait jamais existé.
"Ho-Hos'la sokaklarda geziyorum" ne anlama geliyor?
Que veut dire "still hittin'them corners and those ho-hos girl"?
Turk o şarkıda "Low-lows'la sokaklarda geziyoruz" diyor.
En fait, Turk, c'est "still hittin'them corners and them lo-los'girls".
Low-low'umla sokaklarda geziyorum bebeğim.
Still hittin'them corners and them lo-los girls!
Kornerde uzak direk.
comme d'hab. Corners : 2e poteau.
Köşelerde tutukluk yaşıyoruz. Açıkta bekliyorlar.
Nos corners souffrent, sans relâche.
Lehmann içeri giren oyuncular yüzünden sorun yaşıyor,... ama gerçekten kendine güveniyor ve hep yumruklamayı tercih ediyor.
Il a du mal, sur les corners. Mais il a confiance et il boxe la balle.
Bakın ne diyeceğim. Beş köşe bence ideal olur.
Five Corners devrait vous plaire.
Görünen o ki... Four Tracks Corners'da dün gece bir hortum çıkmış.
Apparemment, une tornade a soufflé sur Four Tracks Corners.
2. perondan ayrılacak Oakland, Wood River Junction ve 4 Corners treni için son çağrı.
Dernier appel pour Oakland, Wood River Jonction et Four Corners Départ voie 2.
Crowley Corners denilen bir yerdeki bir mısır tarlasında.
Plutôt de la cambrousse, Crowley Corners.
Crowley Corners'a hoş geldiniz.
Bienvenue à Crowley Corners.
- Kornerleri çalıştığımız gibi ön direğe kes. - Tamam hocam.
Près du poteau, pour les corners.
Aşağıda Bedlam Corners var.
En bas, vous avez Bedlam Corners.
* Kenara köşeye, yatağın altına saklandı *
She hid around corners, and she hid under beds
# Aklımın köşelerini aydınlatıyorlar #
♪ Light the corners of my mind ♪
- B-1. - Biz de bir nevi dörtlünün ortalarındayız, yani...
Eh bien, nous sommes en quelque sorte dans le milieu de Four Corners ici, alors...
Mary, burası New York.
Mary, nous sommes à New York, pas à Willow Corners.
Willow Corners değil.
Ne sois pas triste.
Smoky Corners bekar evleri.
Le meilleur coin de Smoky Corners.