Culley translate French
41 parallel translation
Culley'e ne dersiniz?
Et Culley? Oui!
Tanrı aşkına, Culley'e ne mi derim?
Qu'est-ce qu'il fout?
Belli ki, Culley de aynı fikirde.
C'est ce que Culley a dû se dire.
# Culley'i içeri gönder.
Faites entrer Culley.
Ukalalık etme Culley.
C'est très sérieux!
Filmin tüm kopyalarını geri çekmemizle ve Culley'in filmde esaslı değişiklikler yapacağıyla ilgili bir hikaye uydur.
Je vais rappeler toutes les copies... et dire que Félix va remanier entièrement le film.
Culley, dışarıda bir adam vardı, elinde de kocaman bir fare -
On a vu un type avec un rat!
Affedersiniz, az önce Culley aradı.
Culley vient de téléphoner :
Onunla konuşmalısın. Söyle ona, 10 dakikaya kalmadan kapının zili çalacak ve basın içeri dalacak.
Culley, dis-lui que dans dix minutes, la presse sera ici.
- Culley nerede?
- Où est Culley?
- Culley! - Bir şey yok. Büyük bir hayranın.
C'est une de tes admiratrices.
- Culley, onun burada ne işi var?
- Qu'est-ce qu'il fout ici?
Tanrım, Culley ikimiz de Son Tango'nun yazarını bilmiyoruz.
Moi non plus, je sais pas!
- Ama yanılıyoruz Culley.
Non! On a tort! Ça leur a plu.
Olabilir Culley, olabilir. Dört kez intihara kalkıştım, pek akıllıca sayılmaz.
Tu as peut-être raison... 4 tentatives de suicide, c'est pas un signe d'équilibre.
Ama delice mi, Culley?
Je suis cinglé?
Ya haklıysam? Ya ileriyi görüyorsam?
Et si j'avais raison... si ma folie était raisonnable, Culley?
Çok da delice değil. Daha makul bir çılgınlık. Culley, önemli olan bunlar değil.
De toute façon, cinglé ou non... la seule chose qui compte... je déborde d'énergie créatrice!
Yerinden kıpırdama Culley.
Vous êtes témoin!
- Ben, Culley. - Glenda Jackson. Glenda Jackson.
Glenda Jackson.
- Harika. Sık dişini Culley!
Génial!
Ne? Yardımın gerekirse, Culley...
Quand j'aurai besoin de vous, Culley...
- Bugün işe yeni başladım da burada. Bay Culley'in tavsiyesi sayesinde.
C'est... mon 1er jour ici.
Saçmalıktır bu, Culley.
Quelle merde!
- Kime söylüyorsun?
- Culley.
- Culley'e. Ortamıza doğru bakıyorsun da.
Tu regardes entre nous.
Culley. Ne dersin? Var mısın dışarıya?
Alors, tu viens dehors?
Sen açıklayabilir misin Culley?
Tu peux lui expliquer, Culley?
Cenazeyle ilgili sen ne düşünüyorsun Culley kardeş?
Votre point de vue sur la question, frère Culley?
Ne Steve Culley, ne de diğer otuzbirciler.
C'est lui, le génie, pas Steve Cully ni les autres cons.
Steve Culley siktir git.
Steve Cully est un enfoiré!
Fran, Steve Culley'le yatmaya başladığında en azından tüm dünyaya ilan etmeyecek kadar edepliydi.
Pourquoi tu me crois pas? Quand Fran s'est tapée Steve, elle l'a pas crié au monde entier.
" Steve Culley ve Fran Redmond kısa bir süre önce bebek beklediklerini duyurmuşlardı fakat sevgililer gününde şaşırtıcı bir şey oldu, Fran eski sevgilisi Ben Sergeant ile kameralara yakalandı.
"Steve Cully et Fran Redmond ont annoncé qu'ils attendaient un bébé. Mais pour la St-Valentin, Fran a été prise en photo avec Ben Sergeant."
'Sanırım, Steven Culley'in çocuğu olduğu ortada, benim değil itiraf etmeliyim ki içim rahatladı.
" On peut être sûr que c'est la fille de Cully, pas la mienne. Franchement, je me sens libre.
Culley. Bana borcun var.
Culley, tu me dois bien ça.
Culley, sen iğrenç bir moruksun.
Obsédé!
Akıllıca ama berbat mı, yoksa delice ama neşe ve mutluluk veren bir şaheser mi? Önemli olan bu, Culley.
C'est tout ce qui compte!
Yapma Culley.
Je t'en prie : même si je me trompe... ce qui n'est pas le cas...
Hatalı bile olsam ki, değilim ateş gibiyim, Culley.
Je suis plein de feu, Culley.
Şu bizim Culley.
Ce brave Culley!
- Sorun ne Culley?
Qu'est-ce qu'elle a?