English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ D ] / Deneyebilirsin

Deneyebilirsin translate French

604 parallel translation
47. katta ki İnsan kaynakları bölümünde şansını deneyebilirsin.
Allez aux Ressources Humaines, sur la 47e.
Unutamıyorsan, unutmuş gibi yapmayı deneyebilirsin.
Faute d'oublier, fais semblant d'oublier.
Diğerleri karşıya geçti. Sen de deneyebilirsin.
Il y a un passage, mais je ne suis pas au courant.
Ama istersen deneyebilirsin.
Mais vous pouvez toujours essayer.
Pek büyük bir kasaba değil, ama şansını orada deneyebilirsin.
Pas une grande ville, mais vous pouvez tenter le coup.
Deneyebilirsin, ama olmaz.
Tu voudras que ça marche, ça n'ira pas.
Bir iş arıyorsan, bu görünüşünle... bostan korkuluğu olmayı deneyebilirsin.
Si tu veux du travail, avec ta dégaine... tu pourrais essayer de faire l'épouvantail.
Tekrar deneyebilirsin.
Tu peux recommencer, je le ferai.
- Tabancayı arkada deneyebilirsin. - Gidelim.
Pour un essai, c'est là derrière.
Şimdi deneyebilirsin, Bay Burnett.
À vous, M. Burnett.
Sen de bunu yapmayı deneyebilirsin.
Je sais que tu pourrais aussi faire ça.
Beni yine öldürmeyi deneyebilirsin.
Je n'ai pas le droit. - Tu as tous les droits.
- Yeniden deneyebilirsin.
- Au moins, tu as une autre chance.
Omzumda uyumayı deneyebilirsin.
- Sans blague. Pourquoi n'essayez-vous pas de dormir sur mon épaule?
Bir atış deneyebilirsin.
Je tire une fois.
Her zaman deneyebilirsin.
On peut toujours essayer.
İnkar etmeyi deneyebilirsin ancak zayıf bir savunma olur ve en iyi ihtimalle seni yetersizlikten açığa alırlar.
Vous pourrez toujours nier, mais l'argument ne portera guère et au mieux, vous serez accusé ïincompétence.
- Deneyebilirsin. - Hayır...
Essayez.
- Kurtulmayı deneyebilirsin.
- Débarrasse-t'en.
Şimdi deneyebilirsin.
Ça y est.
En azından deneyebilirsin!
Essaie, au moins!
Dul bayan Rogers'i deneyebilirsin.
Allez voir la veuve Rogers.
Beni öldürmeyi deneyebilirsin.
Vous allez essayer de me tuer, Dan.
Senin için hiçbir şey işe yaramaz. Ama deneyebilirsin.
Dans ton cas je ne crois pas que ça t'aiderait mais tu peux essayer.
Kahvaltıda tekrar deneyebilirsin.
Tu réessayeras demain matin.
Çok istiyorsan zorla girmeyi deneyebilirsin.
Si cela vous attire, essayez d'y entrer de force.
Yani, deneyebilirsin, değil mi?
On peut essayer, n'est-ce pas?
O zaman deneyebilirsin.
Vous pouvez essayer.
Eğer istersen deneyebilirsin. Öncelikle, dimdik bir çubuk alırsın.
Vous aviez dit que vous me feriez traverser le bois.
Sorun değil. Seneye tekrar deneyebilirsin.
Arrête de pleurer!
Kaçmayı deneyebilirsin, biliyorsun.
Vous pourriez essayer de vous enfuir.
Oh, kesinlikle, tatlım, eğer iyi hissedeceksen... Hala gitmeyi deneyebilirsin.
D'ailleurs, est-ce que je peux ranger tes valises dans le placard?
Bu gecelik sen deneyebilirsin.
Je n'ai jamais eu de valet. Tu peux l'être ce soir.
Deneyebilirsin.
Tu peux essayer.
Onları arabaya bindirmeyi bile deneyebilirsin.
Essaie de les récupérer.
Bunu deneyebilirsin.
Essayez toujours.
Biz büyük adamların kendine hakim olma dedikleri şeyi deneyebilirsin.
Il est temps que tu commences à pratiquer ce que nous, les grands, appelons la retenue.
Belki deneyebilirsin.
Vous pourriez essayer.
Onlarla konuşmayı deneyebilirsin.
Tu pourrais essayer de faire leur connaissance.
Yine de deneyebilirsin.
Je connais un mec qui a bossé pour lui une fois, c'est tout.
Deneyebilirsin.
- Vous pouvez.
Durumu istediğin şekilde değiştirmeyi deneyebilirsin.
Tu peux faire en sorte que les choses aillent dans ton sens.
- Elle ayarlamayı deneyebilirsin.
- Essaie manuellement.
- Deneyebilirsin.
- Essayez.
Deneyebilirsin.
C'est ça, tu essaieras.
Tekrar deneyebilirsin.
Essayez encore.
Deneyebilirsin.
Essayez toujours.
Kanatta yürümeyi deneyebilirsin.
Essayez les balades sur les ailes.
Biraz daha hızlı çalışmayı deneyebilirsin, seni inek!
Mais remue-toi donc, génisse!
Silip tekrar deneyebilirsin.
Gomme et recommence.
Yahutta saç nakli deneyebilirsin.
Ou essaie une greffe.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]