Fırtına yaklaşıyor translate French
170 parallel translation
- Fırtına yaklaşıyor galiba.
Il va y avoir de l'orage! - Quoi?
- Chester..? - Lütfen, Bay Bowen. Görünen o ki Miami'ye tropikal fırtına yaklaşıyor...
Pendant ce temps un orage tropical approche de la Floride...
Fırtına yaklaşıyor.
Un orage se prépare.
Fırtına yaklaşıyor.
L'orage approche.
Fırtına yaklaşıyor, Nickie.
Ça risque d'être plus tourmenté, Nickie.
Dediği gibi, fırtına yaklaşıyor.
Il va faire de l'orage comme il l'a dit.
Kuru bir ağaç bul.Fırtına yaklaşıyor gibi.
Gardez du bois sec. Un orage approche.
Fırtına yaklaşıyor, içeri girsek iyi olur.
Avec cette tempête qui approche, nous serions mieux à l'intérieur.
Fırtına yaklaşıyor.
L'orage commence.
Anne, büyük bir fırtına yaklaşıyor.
Maman, il y a un gros orage qui vient vers nous.
Fırtına yaklaşıyor.
L'orage se rapproche.
Gereksiz bir fırtına yaklaşıyor, ihtiyar.
Il va y avoir du grabuge.
Fırtına yaklaşıyor.
Il va tomber des cordes.
Hill Valley'e büyük bir fırtına yaklaşıyor.
Un orage violent se dirige vers Hill Valley.
Kuzeydoğudan yeni bir fırtına yaklaşıyor.
Un front froid descend du nord-est.
Fırtına yaklaşıyor dostlarım. Biri buna engel olmalı.
Un orage gronde, mes amis, quelqu'un se doit de l'arrêter.
Sekiz saat geciktim ve bir fırtına yaklaşıyor.
Je dois quitter le port, j'ai 8 heures de retard et la mer est mauvaise.
Kendini kolla dostum, fırtına yaklaşıyor!
Fais gaffe, mec, l'orage approche!
Hey, şu anda bir fırtına yaklaşıyor.
Hé, un raz de marée arrive.
Büyük bir fırtına yaklaşıyor.
Une grosse tempête se prépare.
Bir fırtına yaklaşıyor.
Une tempête approche.
Fırtına yaklaşıyor.
La tempête approche.
- Sağ ol. Görünüşe göre fırtına yaklaşıyor.
On dirait qu'une tempête approche.
Galiba bir fırtına yaklaşıyor.
Je crois qu'un orage va éclater.
Fırtına yaklaşıyor.
Il va y avoir une tempête.
Fırtına yaklaşıyor.
L'orage approche...
Fırtına yaklaşıyor! Fırtına mı?
Une tempête?
Fırtına yaklaşıyor!
La tempête approche!
Fırtına yaklaşıyor.
Voilà la poussière qui arrive.
- Fırtına yaklaşıyor.
- Un orage arrive.
Şiddetli bir fırtına yaklaşıyor.
Une tempête arrive.
Yok.Bir fırtına yaklaşıyor.
Non. Il y a une tempête qui arrive.
Fırtına yaklaşıyor.
L'orage va éclater.
Burada çok hasta insanlar var, Eric ve fırtına yaklaşıyor.
On a des personnes malades et la tempête se lève.
Fırtına yaklaşıyor.
Une tempête approche.
Sanki... Fırtına yaklaşıyor.
C'est comme si, une tempête approchait...
Fırtına yaklaşıyor.
Un orage approche.
Fırtına yaklaşıyor ve siz çocuklar bunun tam ortasındasınız.
La tempête arrive, et vous les garçons... Vous allez être coincés au beau milieu.
Berbat bir fırtına yaklaşıyor.
Un de ces orages se prépare!
Fırtına tarayıcıda yeniden belirdi ve hızla yaklaşıyor.
- Ici Kirk. La tempête est revenue, et elle s'approche rapidement.
Fırtına hızla yaklaşıyor bütün dostların bir araya gelmesinin vaktidir.
Il est temps pour les amis de se regrouper.
Fırtına yaklaşıyor.
L'orage.
Büyük fırtına. Yaklaşıyor.
Il y aura bientôt une grosse tempête.
Fırtına karakola bu yönden yaklaşıyor.
La tempête avance vers l'avant-poste dans cette direction.
Fırtına 60 mil doğudan yaklaşıyor. Kaptan, şimdi ne yapıyoruz.
La tempête est à 1 6 milles plein est.
- Fırtına mı yaklaşıyor?
- Ia tempête s'annonce, c'est ça?
Fırtına yaklaşıyor, Dr Jackson.
La tempête approche, Dr Jackson.
Uyumam gerek. Fırtına bulutları yaklaşıyor.
Je vais aller dormir, demain j'ai des cumulus qui m'attendent.
Genç adam, bir fırtına mı yaklaşıyor?
Jeune homme, est-ce une tempête qui approche?
Fırtına yaklaşıyor.
La tempête se rapproche.
Bruce, bir fırtına yaklaşıyor.
Un gros orage arrive.
yaklaşıyor 99
yaklaşıyorum 20
yaklaşıyoruz 63
yaklaşıyorlar 62
yaklaşıyorsun 21
fırtına 60
fırtına geliyor 25
yaklaşıyorum 20
yaklaşıyoruz 63
yaklaşıyorlar 62
yaklaşıyorsun 21
fırtına 60
fırtına geliyor 25