English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ G ] / Greenpoint

Greenpoint translate French

71 parallel translation
Greenpoint Hastanesini arayın ve onlara yaralı bir polis getirdiğimizi söyleyin.
Appelez l'hôpital Greenpoint. On amène un flic blessé. Très bien, 10-4.
- Onu Greenpoint'e götürüyorlar.
- Ils l'emmènent à Greenpoint.
Greenpoint, gelecek durak.
Greenpoint, prochain arrêt.
Greenpoint, Brooklyn.
A Greenpoint, Brooklyn.
1,5 yıl sonra Sheila Wells var. 7 yaşında. Greenponit'te kaçırılmış.
18 mois après, Sheila Wells, 7 ans, est enlevée à Greenpoint.
Greenpoint.
Greenpoint,
Greenpointteki bazı adamlar hakkında muhbirden haber aldım. arabalarının arkasında otomatik silah sattıkları hakkında bir tüyoydu bu.
Un informateur a balancé des gars qui vendaient des AK à Greenpoint.
greenpoint.
À Greenpoint.
Greenpoint'i 5 yaş sonrası eğitimi için düşünüyorum.
Elle entre en moyenne section à Greenpoint.
Greenpoint'ten sonra çok farklıydı gerçi.
C'était bien différent de Greenpoint.
Greenpoint Y.'deki trambolin atlamalarından beri öyle atlayıp zıplamamıştım.
Je n'avais pas sauté comme ça depuis le trampoline de la MJC.
Cumartesi günü annem kendi doktorunu aramak için ısrar etti ve bizimle Cumartesi gecesi Greenpoint'teki ofisinde buluştu.
Samedi, ma mère a insisté pour appeler son médecin et il nous a donné rendez-vous à son cabinet à Greenpoint, un samedi soir.
Bu yüzden sabahları babamı hiç görmezdim. Ama okula gitmek için evden erken çıkardım Greenpoint, Brooklyn'i bilirsin, herkes böyle yapardı.
Je ne le voyais donc jamais le matin, mais je partais tôt pour aller à l'école, le trajet Greenpoint-Brooklyn, on faisait tous ça.
Sizin orada, Greenpoint'de yarın açılacak restoranın işletmecisi olacak kadın.
Elle s'occupe d'un resto branché qui ouvre demain à Greenpoint, vers chez toi.
Onu Greenpoitteki güvenli eve götürelim.
Installons-le dans une maison sécurisée à Greenpoint.
Greenpoint, lütfen.
Greenpoint, s'il vous plaît.
Arabayı Greenpoint'te bulmuşlar.
Ils ont localisé l'auto à Greenpoint.
Ateş açılan arabayı Greenpoint'te buldular.
On a retrouvé l'auto à Greenpoint.
Greenpoint'in ara yollarındalar. - Buluşacaklar.
Ils sont sur les rues secondaires à Greenpoint.
Peki Greenpoint'e hiç gittin mi?
- Jamais à Greenpoint?
Sonraki durak, Greenpoint.
Prochain arrêt, Greenpoint.
Kardeşin Grant'in yaptığı şu anlaşma Greenpoint'te, Brooklyn'de, mazot akıntısı yüzünden mahvolan bir sürü arazi hani.
- L'affaire conclue par votre frère. Greenpoint. Les terrains près de Brooklyn détruits par une marée noire.
Grant, Green Point'tekinin çok fazla para kazandıracağını söylemişti.
Grant a juré que Greenpoint serait l'affaire du siècle.
Greenpoint'de ucuz bir fırın toptancısına gittim ve bize birkaç malzeme aldım.
Non. Je suis allée chez un fournisseur de boulangerie pas cher à Greenpoint et je nous ai pris quelques fournitures.
- Tommy, kusura bakma da Greenpoint'le Henry arasında bir dört ağzına geliyoruz.
Avec tout le respect que je vous dois, Tommy. Nous arrivons à l'intersection de Greenpoint et Henry.
Özür dilerim ama Greenpoint Kuleleri Kompleksi'nden mi bahsediyordunuz?
Je suis désolé. Parlait-il du complexe des tours de greenpoint?
Bak, ben senin seçtiğin meslekten iğrenirken Neal'ı Greenpoint'te yıkanmaktan alıkoyan tek şey bizim berbat birliğimiz olabilir.
Même si j'exècre votre métier, notre relation contre nature devrait être la seule chose empêchant Neal de sombrer à Greenpoint.
Diana Greenpoint'te yerel desteğe ihtiyacım var.
Diana j'ai besoin de renfort à Greenpoint,
Yok, Greenpoint'de oturuyorum.
- Non, je vis à Greenpoint. - Oh.
- Beşinci Brooklyn bölgesinin belediye meclis üyesi, değil mi?
C'est un conseiller municipal du 5ème district de Brooklyn non? Greenpoint.
- Greenpoint. Gelecek seçimlerde başkanlığa adaylığını koyacağını duydum.
Et j'ai entendu dire qu'il va prendre un coup à la mairie aux prochaines élections.
Çünkü Greenpoint bölgesindeki tekrar yapılandırma çalışmaları yüzünden bölge halkı size kızgın.
Car les électeurs sont en colère au sujet du rezonage du district de Greenpoint.
Sen beni Greenpoint Kuleleri Projesine almakla ilgilensen daha iyi olur.
Tu devrais être plus occupé à m'avoir le projet "Greenpoint Tower"
Greenpoint'le neden bu kadar ilgileniyorsun?
Pourquoi êtes vous si intéressé par Greenpoint?
- Muhtemelen Greenpoint Kuleleri anlaşmasındaki rakiplerimden birinin işidir.
Bien sûr. Ça vient probablement de l'un de mes concurrents sur le projet des tours de Greenpoint.
Ve gece saat 4.00 civarında Greenpoint'daki IHOP'dan beni aradın. Ben de gelip seni aldım.
Et vers 4 heures du mat, tu m'as finalement appelé depuis la Maison du Pancake dans Greenpoint, et je suis venu te chercher.
Ta Greenpoint'te kadar bunu söylemek için gelmediniz, değil mi?
Vous, les gars, vous n'avez pas fait tout le chemin vers greenpoint. juste pour nous dire ça, si?
Sahnenin sağı Greenpoint.
Donc à droite de la scène, c'est le point vert.
Hannah Greenpoint dedi.
Donc Hannah dit Greenpoint ( une partie de Brooklyn )
Greenpoint'teki rastgele saldırılar vardı ya?
Ces agressions au hasard à Greenpoint?
Minibüsümüz Queens'ten Midtown Tüneli ile Greenpoint'e geçti. Greenpoint Bulvarı'ndan McGuinness'e geçtiler. Sonra da Huron'un batısına gittiler.
Notre van a quitté le Queen's pour Midtown Tunnel en direction de Greenpoint il a pris Greepoint Avenue jusqu'à McGuinness... puis a pris à l'ouest sur Huron.
Emin değiliz ama burada, Greenpoint Bulvarı McGuinness ve Frankin arasında olmalılar.
Bien, nous n'en sommes pas sûrs, mais c'est la bonne zone, Il est à peu près encerclé par Greenpoint avenue... McGuinness et Franklin.
Minibüs Greenpoint'daymış.
Le van se trouve à Greenpoint.
Tatlım benim, Greenpoint'a git.
Oh, mon chéri, va à Greenpoint.
Bir şahit minibüsün geldiği vakitte siyah bir Yukon'u Greenpoint'ten ayrılırken görmüş.
Un témoin a vu une Yukon noire quitter Greenpoint peu après l'arrivée du van.
On... 13 Temmuz bir geçiş sırasında Greenpoint'e, İki feribot çarpıştı.
Le... 13 Juillet, durant la traversée vers Greenpoint, deux ferries sont entrés en collision.
Greenpoint'e.
Euh, Greenpoint.
Greenpoint'da bir patlama oldu.
Explosion à Greenpoint'.
- Patlama oldu, ekip yollayın.
Explosion à Greenpoint'. Demande de renforts.
Dört gece önce Greenpoint'deki evinde ölü bulundu gövdeye iki el ateş.
Retrouvé mort chez lui à Greenpoint il y a 4 jours, deux balles dans le thorax.
Greenpoint 480 numara.
480 Greenpoint.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]