John translate French
33,608 parallel translation
Bira içmek istediğini söylediğin hâlde içmiyorsun, John ama burada oturmuş kafana bakıyorum.
Tu ne bois pas ta bière, John, que tu as dit vouloir, mais je suis là assis, à regarder ton crâne.
Eksik bir beyânname oldu, John.
C'est une déclaration et demie, John.
- Merhaba, ben John.
Hey. Je suis John.
- Bu kadar mı, sadece John mu?
Ça y est, tout simplement... John?
Beyin dosyalarını Ar-GeGG'nin aldığını biliyoruz, John.
REBECCA : Nous savons que le RGO acheté les mentalités fichiers, John.
Yani gayet erkeksi bir görünüşün olacak kadar yakışıklısın ama müzik festivalinde tuvalet sırası bekliyor gibi giyinmişsin.
Tu es assez mignon pour enlever tout le numéro de la mâchoire carrée, si tu veux, mais tu es habillé comme si tu attendais pour le Porta-John à Coachella.
Sen nasılsın bilmiyorum John ama ben kendimi oldukça iyi hissediyorum.
Je ne sais pas pour vous, mais je me sens très bien.
Kendime göre John.
Pour moi.
Su kenarında durup gölü izlemeliyim John.
J'ai besoin de voir l'eau.
John John, bunlar için uğraştığını bilseydim sana asla faşist gibi davranmazdım.
Si j'avais su que vous alliez faire tout ça, je ne vous aurais jamais traité comme un fasciste.
Kalmam, teşekkür ederim John.
Merci. Merci.
Yapabileceğin tek şey kedi fotoğraflarına bakmak olduğunda interneti sevmiştim. Ve John Stamos'un kaç yaşında olduğunu öğrendiğimde.
J'aimais Internet quand la seule chose que tu pouvais faire était de regarder des photos de chat et trouver l'âge de John Stamos.
- Ambulans John Sokağı'na yaklaşıyor.
Près de John Street.
Bazıları onu biraz mongola benzetiyor ama bence John'dan bu yana en seksi Holmes o.
Pour certains, il a l'air mongolien, mais pour moi, c'est le Holmes le plus canon depuis John.
212 John Caddesi, değil mi?
Au 212 John Street, c'est ça?
- Merhaba, John Caddesi ne tarafta acaba?
- Salut, où se trouve John Street?
Sen kızmadan önce... John Adams evde eğitim gördü.
John Adams et James Garfield étaient scolarisés à la maison.
John Deaux?
John Deaux?
John!
John!
Hey, John! John!
John!
Ayrıca, John'un karısına nasıl davrandığına bak.
En plus, voyez comme il a traité la femme de John.
Özellikle John denen adam.
Surtout le gugusse John.
Biliyorum ki söz konusu John'un hayatı olsaydı sen de aynısını yapardın.
Je sais que tu ferais de même pour moi si la vie de John était en jeu.
CINCINATTI'Lİ JOHNA'A DİKKAT EDİN
REGARDEZ JOHN DE CINCINATTI
John Edwards kampanyasına para toplamak için.
Pour récolter des fonds pour la campagne de John Edwards.
Gönüllülerden biriyle konuşuyordum, John Edwards'ın ona nasıl dokunduğunu anlatıyordu.
Je discutais avec une des volontaires, et elle débordait d'éloges sur la façon dont John Edwards l'avait touchée.
- John nereye gitti?
Où est passé John?
Çünkü bunu alıp veri merkezinin bodrumundaki bir deliğe sokacağız. İsmi John olan at kuyruklu üzgün bir adamdan başka kimse onu görmeyecek.
Elle sera dans un trou au sous-sol d'un data center où personne la verra sauf un pauvre type, John, qui a ne queue de cheval.
- John? - John?
John!
"John Lennon'un Gelecek Planları"
"Les projets d'avenir de John Lennon".
Bilmiyorum, Elton John'a sorabilirsin.
Je sais pas, tu devrais demander à Elton John. Pourquoi?
- Elton John kim?
Qui est Elton John?
Birincisi, John Travolta.
La 1re, John Travolta.
" Büyük natüralist John Muir'in dediği gibi...
" Comme le grand naturaliste John Muir a dit un jour :
Onu inkâr et.
Dénoncez-le, John Custer!
John Wayne.
John Wayne.
John Ridge oğluna yardım etmemizi istiyor ama bizimle ilişkili olmaktan utanıyor.
John Ridge veut qu'on aide son fils, mais il a honte d'être associé à nous.
Bağış olsun olmasın şu John Ridge'e söyle oğlunu adam edeceğim.
Donation ou pas, dis à ce John Ridge que je vais soigner son fils.
John James Blackwood vefat etti.
John James Blackwood décédé.
Elimizde kalan tek şey bu ev, John.
La maison est tout ce qu'il nous reste, John.
Sadece John Blackwood insanların rüyalarını mahvedip, umurunda olmayacak kadar kibirlidir.
Seulement John Blackwood... aurait l'arrogance de ruiner les rêves des gens et de s'en moquer!
John James Blackwood vefat etti.
John James Blackwood. Décédé.
Dünyanın bildiğine göre, John James Blackwood ölü.
En ce qui concerne tout le monde, John James Blackwood est mort.
Bu çok kabaydı, John.
C'est cruel, John.
John.
John.
John geliyor anne.
Il arrive, maman.
John ve Isabelle birlikte miydiler?
John et Isabella étaient ensemble?
John'un başı dertte.
C'est John, il est dans de sales draps.
- Nerede bu? John!
Où il est?
John Baugh'u nereye koyalım?
Où je mets John Baugh?
John Custer!
John Custer!
johnny 1837
johnson 283
johnnie 138
john wayne 49
john smith 17
john f 20
john lennon 16
john henry 29
john carter 19
john amca 17
johnson 283
johnnie 138
john wayne 49
john smith 17
john f 20
john lennon 16
john henry 29
john carter 19
john amca 17