English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ J ] / Juli

Juli translate French

116 parallel translation
Juli!
Juli!
Juli!
Julia!
Julie, Bay Atkinson için tütün alır mısın?
Juli, prends à manger pour M.Atkinson.
Julie,.. ... bundan böyle ikimizin de Bay Atkinson için çalıştığımızı biliyorsun.
Juli, il faut que tu saches qu'à partir de maintenant, on travaille pour M.Atkinson.
- Bunlar Romeo ve Juliet! - Çocuklar bana mı söylediler?
C'est Roméo et Juli-e-ette!
Juli serviste iyi değilim.
Juli, je vaux rien dans une cuisine.
Juli'nin anahtarları yok gibi.
Apparemment, Juli n'a pas les clés.
Şimdi değil Juli.
Pas maintenant, Juli.
Ve sen Juli dışarı çık.
Et toi, Juli, va-t-en.
Juli yoldan çekil.
Juli, écarte-toi de là!
Juli tanrı aşkına.
Juli, pour l'amour de Dieu.
S.ktir et Juli!
Et merde, Juli!
Juli'ye bahsediyordum.
Je viens de le dire à Julián.
Juli? giyin ve çık dışarı.
Julián, habille-toi et va-t'en.
Julie'yi almalıyım.
Je dois y aller. Je dois récupérer Juli.
Juli ve şu parti hakkındaki sabahki konuşma..
Cette histoire entre Julie et cette fête ce matin...
Anlayış göstermen lazım çok uzun zamandır sadece Juli ve ben vardım ve tüm kararlarımı tek başıma verdim.
Il faut que tu comprennes, pendant tellement longtemps ça n'a été que Julie et moi, et j'ai pris toutes les décisions seule.
Ben.. kalamam. Alışveriş merkezinde arkadaşım Juli'yle buluşacağım.
En fait, je dois rejoindre ma copine Julie au supermarché.
Tek istediğim Juli Baker'ın beni rahat bırakmasıydı.
Tout ce que je voulais, c'est que Juli Baker me fiche la paix.
- Selam, adım Juli Baker.
- Je m'appelle Juli Baker.
Bryce ve Juli bir ağaçta oturuyorlar
Bryce et Juli dans un arbre
Bu planın ihtişamını anlamak için Juli'nin Sherry Stalls'dan nefret ettiğini bilmelisiniz ki sebebini hiç anlamadım.
Pour apprécier la beauté du plan, il faut savoir que Juli détestait Sherry Stalls, bien que je n'aie jamais su pourquoi.
Planıma göre Sherry'le yemek yiyip beraber dolaşacaktık ve eninde sonunda Juli ilgisini kaybedecekti.
Sherry mangerait avec moi, on se baladerait ensemble et Juli finirait par se désintéresser.
Juli bu haberi duyunca yine beni dikizlemeye başladı.
Juli l'a su et les regards langoureux ont repris.
- Selam, Juli.
- Salut, Juli.
Ta ki Juli yerel gazetede çıkana kadar.
Jusqu'à ce que Juli ne fasse la une du journal local.
Bana arkadaşın Juli Baker'ı anlat.
Parle-moi de ton amie Juli Baker.
Juli benim arkadaşım değil.
Juli. Ce n'est pas vraiment mon amie.
Juli, sekizinci sınıf dehası olduğu için Mayfield Times'a çıkmamıştı.
Juli ne s'est pas retrouvée dans The Mayfield Times à cause de son génie.
Juli Baker ve o salak çınar ağacı.
Juli Baker et ce sycomore débile.
Juli Baker'la bir ağaca tırmanmak.
Grimper dans un arbre avec Juli Baker.
Bryce ve Juli bir ağaçta oturuyorlar.
Bryce et Juli dans un arbre.
O bahçe babamı sinirlendirse bile ağaçtaki Juli Baker bizi daha da sinirlendiriyordu.
Le jardin gênait mon père, mais ce n'était rien comparé à Juli Baker dans l'arbre.
- Juli çıldırmıştı.
- Juli était dans tous ses états.
Juli'yi tanıman lazım.
Si tu connaissais Juli...
Juli Baker hakkında başka bir şey öğrenmeme gerek varmış gibi.
Comme si j'avais besoin d'en savoir plus sur Juli Baker.
Ertesi gün Juli otobüs durağında değildi.
Juli n'attendait pas le car le lendemain matin.
Juli Baker onu özlediğimi sanmamalıydı.
Juli Baker s'imagine qu'elle me manquait.
Juli?
Juli?
Juli'nin kardeşleri Matt ve Mark'la bir gruptaydı.
Il faisait de la musique avec les frères de Juli, Matt et Mark.
Klasik bir Juli Baker anıydı.
C'était du pur Juli Baker.
Juli'nin o yumurtaları getirmesi çok nazikçeydi.
C'est très gentil de Juli de nous offrir ses œufs.
Bryce, neden Juli'ye sormuyorsun?
Bryce, tu peux le demander à Juli.
Garrett'ın horoz uzmanlığı Juli Baker'dan kaçınma planımızın temel öğesiydi.
Les compétences de Garrett en matière de coq étaient la pierre angulaire du plan pour éviter Juli Baker.
- Juli.
- Juli.
Juli Baker'a bağlantısı olan hiç bir şeyi asla yemeyecektim.
Il n'était pas question de manger quoi que ce soit qui avait à voir avec Juli Baker.
- Juli'ye geri mi verelim?
- On les rend? À Juli?
Böylece Juli Baker'la olan çatışmamdaki kara bir defter daha başarıyla kapanmıştı.
Dans ma saga avec Juli, j'avais réussi une fois de plus à éviter une expérience de mort imminente.
Her sabah gözüm Julie'de olurdu ve geldiğini görünce, kapımı çalmadan hemen açardım.
Je guettais Juli tous les matins, et si elle s'amenait, j'ouvrais avant même qu'elle ne frappe.
Bunun kısa cevabı evet, Juli- -
Eh bien, oui, Julia, mais...
Julia!
- Juli...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]