English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ M ] / Müthiş

Müthiş translate French

9,873 parallel translation
Yani bu müthiş.
Je veux dire, c'est incroyable.
Burası senin için gerçekten müthiş.
C'est vraiment super de ta part.
Evet, Maggie müthiş bir kız.
Maggie est une fille formidable.
Brezilyalı olan ise mukavva özünden geri dönüştürülmüş ki bu da müthiş bir şey.
Mais celui du Brésil est en carton recyclé, ce qui est fantastique.
Yani müthiş görünüyorsun.
T'es magnifique.
- Müthiş.
- Super.
- Müthiş ya.
- C'est dément.
Biz de şu çocuksuz ama aşırı heyecanlı hayatları olan müthiş çiftlerden oluruz.
On sera un de ces fabuleux couples sans enfants. avec des vies super excitante.
Hayır, müthiş olan Fresnel lensleri.
La lentille Fresnel est incroyable.
Burası 250 dolarlık müthiş bir odadır.
C'est une excellent chambre à 250 $.
Sen müthiş bir adamsın, bunu sakın aklından çıkarma.
Tu es un beau bout de mâle, et ne l'oublie jamais.
Jeff gerçekten müthiş biri.
C'est... c'est vraiment un mec bien...
Müthiş!
Formidable!
Bu müthiş.
C'est dingue!
Sıvılarla ilgili bu kadar müthiş olan ne?
C'est quoi, cette mode des liquides?
Sen konuşurken aklıma müthiş bir fikir geldi de.
Pendant que tu parlais, j'ai eu une idée de génie.
Vay canına. Müthiş bir ikili olduk.
Toi et moi, on fait la paire.
Müthiş.
C'est génial.
- Müthiş olduğu için? - Hayır, kusurlu olduğu için.
- Non, il avait des défauts.
Müthiş gurur duyardım.
Je serais terriblement fier.
Hayır. Ben, sende henüz ortaya çıkmamış müthiş derinlikte bir potansiyel olduğunu düşünüyorum ve sana sanatında ustalık yapmak istiyorum.
Non, je pense que tu as beaucoup de potentiel et j'aimerais être ton mentor.
Bugüne kadarki en müthiş doğumgünü çöpçü avı oyununu ayarlamak için hasta rolü yaptım.
J'ai fait semblant d'être malade pour te préparer une chasse au trésor.
- Müthiş his verdi.
- C'est... c'était si bon.
"Viper" denilen bu gizemli uyuşturucunun müptelaları müthiş güce ve güçlülük hissiyatına sahip oluyor. Ama bu yalnızca birkaç saat sürüyor.
Surnommée "Viper", les utilisateurs de cette mystérieuse drogue acquièrent une grande force physique et un sentiment de puissance, mais seulement durant quelques heures.
Müthiş bir şey.
C'est vraiment remarquable.
Hikâyemi anlatınca sizin için müthiş bir kazanç olduğumu anlayacaksınız efendim.
Et je pense que, après voir entendu mon histoire, vous direz que je peux être un vrai atout pour vous, monsieur.
Kocam harika bir insan ve müthiş bir baba. Daha önce de birlikte çalıştık, hiç sorun olmadı.
Mon mari est un mec super et un père merveilleux, et nous avions l'habitude de travailler ensemble... sans souci.
Hala müthiş bir boksörsün. Beş rauntta kazanacağını söyledin ve beşinci rauntta kazandın.
Vous êtes un grand prophète, vous avez dit que vous gagneriez au cinquième round et ce fut le cas.
Müthiş bir kişiliği vardı.
Il avait une personnalité extraordinaire.
Bence bu müthiş bir özellik.
Je trouve que c'est un trait de caractère très important.
Sizlerin arasından başkanlar, valiler, belediye başkanları, müthiş doktorlar, bilim adamları çıkacağını biliyorum.
Si j'ai bien compris, beaucoup d'entre vous deviennent présidents, gouverneurs ou maires, de grands médecins, des scientifiques et tout ça.
"Bence Muhammed Ali müthiş birisi. Sen ne düşünüyorsun?"
"Je trouve que Muhammad Ali est un grand homme, et vous?"
"Bence müthiş bir fotoğraf olur." dedi.
"Je pense que ce serait une photo formidable."
Hücrelerinin müthiş hızda yenilendiğini biliyordum. O yüzden bunun vücuduna verdiği zarara katlanabiliyorsun.
Je savais que vos cellules pouvaient se régénerer à une vitesse extraordinaire, donc vous pourriez supporter les dégâts fait à votre corps en ce moment.
Bence müthiş.
Je trouve ça génial.
Çocuk da müthiş.
Et le gamin est génial.
Krallığınız için müthiş bir gün.
Un jour merveilleux pour votre royaume.
Başka bir müthiş fors daha...
Une autre grande influence.
Kendine müthiş bir ortak buldun.
Tu es un partenaire épouvantable.
Müthiş.
Superbe.
Müthiş olacak.
Tout un été a nous pour faire ce que l'on veut. Ça va être génial.
- Ve ben de müthiş alıntı yaptım.
Et j'ai récité ça parfaitement.
Daha önce hiç böyle bir işe kalkışmamış biri için müthiş ukalasın.
Pour un gars qui n'a jamais fait ça, tu es horriblement prétentieux.
Paris'te müthiş bir yaz geçirdik ama şöyle bir gerçek vardı, ben FBI'da yükseliyordum ve o bir diplomattı.
C'était un tourbillon d'été à Paris, et quand ça a été fini, la réalité m'a ramené au FBI et elle était diplomate.
Hala müthiş kızgınım ama atı harika sürdün.
Je suis hyper fâchée, mais tu chevauches comme un dieu.
Bence müthiş biri.
Je pense qu'il est fantastique.
Yani, müthiş bir şey.
Je veux dire, c'est... C'est insensé.
- Müthiş olacak.
- Ca sera génial.
- Evet, öğrencilerine müthiş değer katan şu meşhur özel okul. - Whitney, odana git.
- Dans ta chambre.
- Müthiş gösteriydi, dostum.
C'était super!
Ne? Bu müthiş.
- C'est dingue!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]