Onu sevdin mi translate French
126 parallel translation
Onu sevdin mi?
Tu l'aimais?
Onu sevdin mi?
Vous l'aimez bien?
Onu sevdin mi?
Vous l'aimiez?
Onu sevdin mi?
Tu l'aimes bien?
Onu sevdin mi? - Bilmem.
Est-ce qu'il te plait?
Peki ya Tom? Onu sevdin mi?
Et Tom, vous l'aimiez?
- Onu sevdin mi?
Il te plaît?
" Büyükanne demiş ki,'Vak, Vak, onu sevdin mi?
Mémé a dit : " Couac, couac. Il vous plaît?
Onu sevdin mi?
Elle te plaît, celle-là?
Onu sevdin mi?
Il vous plaît?
- Onu sevdin mi?
Un a-mour! - Elle te plaît?
Onu sevdin mi diye hiç sormadım, sadece siktin mi diye sormuştum.
Je t'ai demandé si tu la baisais
- Onu sevdin mi?
- Tu l'aimais?
Onu sevdin mi?
- L'aimiez-vous?
- Mark onu sevdin mi?
- Elle vous plaît, Mark? - Elle est vraiment bien.
Gerçekten onu sevdin mi? Gerçekten onu sevdin mi?
Ça t'a vraiment plu?
Onu sevdin mi?
Tu l'aimes?
- Onu sevdin mi?
Tu l'aimais?
Onu sevdin mi, küçük yosmam?
Tu aimes ça, salope?
Onu sevdin mi?
Est-ce que tu l'aimais?
Anne onu sevdin mi?
Maman, vous aimez?
- Onu sevdin mi?
- tu l'aime?
Onu sevdin mi?
Il te plaît?
Onu sevdin mi?
Avez-vous l'aimez?
- Onu sevdin mi?
- Tu aimes?
Onu sevdin mi?
Tu aimes ça?
- Onu sevdin mi?
Arrête.
Onu sevdin mi, Kingston'ı?
Tu l'aimais? - Kingston?
Kolye... Onu sevdin mi, ha?
Il te plaît vraiment?
Onu sevdin mi?
Tu es trop aux petits soins pour lui!
- Sevdin mi onu?
Elle te plaît?
En çok kimi sevdin? Beni mi onu mu? Beni mi?
Moi, Charlie, le rigolo, le type dingue... ou lui?
Gebertin onu! Sevdin mi, çekik gözlü çocuk, sevdin mi?
T'aimes ça, sale Jaune?
Sevdin mi onu?
Elle te plaît?
Bu şeyden hoşlandın mı? Sevdin mi onu?
Tu aimes ce truc?
Bir kadın sevdin mi hiç ta ki ondan süt sızana dek sanki az önce aşkın kendisini dünyaya getirmişçesine ve şimdi onu beslemeli mi yoksa yok mu etmelidir?
Avez-vous déjà aimé une femme... jusqu'à ce que son lait s'échappe... comme si elle venait de donné naissance à l'amour en personne... et devait maintenant le nourrir ou éclater?
Tam anlamıyla bir kadın sevdin mi hiç kulağındaki sesinin onun bedeninin ürpermesine neden olabilen ve yalnızca ağlamanın onu tam rahatlamaya getirebileceği öylesine şiddetli zevkle patlayan?
Avez-vous déjà aimé une femme si complètement... que le son de votre voix dans son oreille... pourrait faire frissonner son corps... et le faire éclater avec un plaisir si intense... que seul pleurer lui apporterait la délivrance?
Onu çok sevdin mi?
Tu l'as beaucoup aimé?
Onu tüm kalbinle sevdin, değil mi?
C'est ce qui devrait être, si tu l'aimais vraiment, non?
Onu gerçekten sevdin mi?
Tu l'aimais vraiment?
- Onu sevdin mi?
Alors, il te plaît à toi aussi?
Onu gerçekten sevdin mi?
L'avez-vous vraiment aimé?
Onu sevdin değil mi?
Ai Tim est déjà mort.
- Onu çok içten mi sevdin?
Tu l'aimais beaucoup?
Onu hiç sevdin mi?
L'as-tu jamais aimé?
- Bunu sevdin, öyle mi? Onu iki kere kantinde gördüm. Nasıl, 180 cm falan mı?
Je l'ai vu à l'intendance, deux fois.
Onu sevdin yani, onunla beraber yaşardın değil mi?
Beh, tu l'aimais, tu ne vivais pas avec elle?
Onu sevdin değil mi?
Tu l'aimais, n'est ce pas?
- Onu bu yüzden mi sevdin?
Tu l'aimes pour ça?
Sevdin onu, değil mi?
Tu l'aimes ce condom, hein?
Onu sevdin değil mi?
Tu l'aimais, non?