Orası öyle translate French
198 parallel translation
Orası öyle, ama benim evimi parayla satın alamazlar.
Bien sûr! Et il faudrait plus que de l'argent pour que je vende.
Orası öyle de bunların gerçekten olduğunu nereden bileceğiz?
Tout cela est-il vraiment arrivé?
Orası öyle.
Ça, c'est vrai.
Orası öyle.
Je m'en rends compte.
Orası öyle.
Oui, bien sûr.
İngilizce bile konuşamıyor. Orası öyle.
Et elle ne parle pas anglais.
Evet, orası öyle.
Je comprends.
Orası öyle.
J'ai du cran. Oui, c'est vrai.
Doğru, orası öyle.
Ouais, il est dur
Orası öyle.
Ça en a tout l'air.
- Orası öyle.
- finalement.
Orası öyle... karar vermek zorundalar.
- Justement. - Faut qu'ils prennent une décision.
Orası öyle ama insanları bu kadar sert bir şekilde yargılama, adamım.
Ne juge pas trop durement.
Orası öyle.
C'est une évidence.
- Orası öyle.
- Pas ici. - Je comprends.
Orası öyle. Fletcher kartlarla oynuyor.
Lui, c'est le roi!
Orası öyle ama...
Je sais, oui.
Orası öyle bir yer ki işler olması gerektiği gibi gitmiyor.
Tout ne marche pas de façon idéale.
Orası öyle.
C'est exactement ça...
- Çok sevindim. - Orası öyle ama... - Muhakeme yeteneğimi ve gerçekçiliğimi kaybediyorum.
Du coup, je ne vais pas avoir un jugement très partial de tout cela.
Orası öyle.
Ca se voit, non?
Orası yoldan oldukça uzakta, öyle değil mi?
C'est un endroit un peu perdu, non?
Hyde Park mı? Londra'da mı orası? Öyle denilebilir.
Hyde Park, c'est à Londres?
Öyle kolay değil. Gelen giden çok. Orası tam bir tımarhane.
- La maison est une turne, on entre, on sort, une vraie taule.
- Sizden sonra değişti orası. - Öyle mi?
Ça a changé en votre absence.
Öyle ya, havanın dışıdır orası.
C'est vrai, on n'y sent plus l'air.
Orası öyle.
C'est vrai.
- Orası öyle.
- Ah, si.
- Orası öyle.
C'est un fait.
O melekler öyle küçük, öyle çaresiz o kadar zor durumdalar ki, orası onlar için bir umut limanı.
C'est un havre d'espoir pour ces petits anges, tellement vulnérables et diminués.
Hawaii'de öyle mesela. Çünkü orası ada.
C'est comme ça à Hawaï, parce que c'est une île.
Bu durumda bizim Bradley, büyük bir riske girecek adanın ortasından geçecek. Orası dağlık kesim, öyle değil mi?
Bien, ce vieux Bradley devra forcer... son chemin vers le centre de l'île en passant par les routes de montagne.
Orası değil budala. Öyle değil.
Pas là, idiot... pas comme ça.
Orası öyle.
Ça, oui.
Orası, buradan birkaç saat uzaklıkta ve belki bazen beni ziyaret etmek istersin, öyle değil mi?
C'est qu'à deux heures d'ici. Tu viendras peut-être me voir?
Orası loş ışıkta öyle sessiz ve ürkütücü görünüyordu ki oradan kaçtım.
C était tellement isolé et sinistre dans cette lumière faible que j'ai pris peur et je suis partie en courant.
Öyle ya, orası da buranın dışı.
On y est en effet à l'abri
Orasına öyle bir diz atmalıydım ki.
J'aimerais lui donner un coup de genou là où je pense.
- Öyle mi? - Öyle, Roy. Senin de olman gereken yer orası.
Roy, ta place est Ià.
Orasının farklı olduğunu sanıyorsun, öyle mi?
C'est différent là-bas?
Merhaba Günaydın.Orası Carmen çiçek evi öyle değil mi?
Oui, bonjour. Je suis bien chez "Carmen Fleurs"?
Ve, bunun yanında, orası çok da hoş gözükmüyor, öyle değil mi?
En plus, ce n'est pas très joli, n'est-ce pas?
Öyle ya, havanın dışıdır orası.
- Dans ma tombe? On y est certes à l'abri de l'air.
Orası öyle.
Pour être sûre
Öyle mi? Orası Çin Mahallesi.
C'est à Chinatown.
hayır orası için tehlikeli değil diyorum ha yani korkacak hiçbişey yok öyle mi?
- C'est ce que je dis. Non, je l'ai dit, moi. Pourquoi s'en faire?
Orası bir cennet! Öyle bir yer yok.
C'est un putain de paradis!
Ama bana göre orası yetimhane kokuyordu,... ve zamanla zaten öyle olacaktı.
C'en est devenu un, bien sûr.
Burası rüzgarlı, orası da öyle mi?
II y a du vent ici. Là aussi?
- Neden kulübünde uyumuyorsun? - Orası öyle bir kulüp değil.
Ta mère ne s'est peut-être jamais remise de la mort de ton frère, mais toi, tu dois apprendre à vivre.
Orası öyle bir kulüp değil!
A l'origine, il y avait deux volumes.
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle 4799
öyleyse 1938
öyleydi 571
öylesine 89
öylemi 130
öyleyim 490
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle 4799
öyleyse 1938
öyleydi 571
öylesine 89
öylemi 130
öyleyim 490
öyle olsun 692
öyle mi dersin 362
öylesin 305
öyleymiş 51
öyle bir şey değil 75
öyleyiz 77
öyledir 296
öyle işte 113
öyle bir şey yok 92
öyle oldu 102
öyle mi dersin 362
öylesin 305
öyleymiş 51
öyle bir şey değil 75
öyleyiz 77
öyledir 296
öyle işte 113
öyle bir şey yok 92
öyle oldu 102
öyle mi diyorsun 87
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle misin 81
öyle ki 92
öyle deme 154
öyle görünüyor 500
öyle olsun bakalım 50
öylece 26
öyleydim 119
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle misin 81
öyle ki 92
öyle deme 154
öyle görünüyor 500
öyle olsun bakalım 50
öylece 26
öyleydim 119