Sorma translate French
3,220 parallel translation
Ben de sorma hatasında bulunmuştum.
Et j'ai fait l'erreur de demander...
Soru sorma.
Pas de questions.
Bana soru mu soruyorsun? Bana soru sorma.
Ne remets pas mon autorité en question.
Sorma. Bütün gecem Fuzz'la birlikte tek kollu cüce bir örümceği aramakla geçti.
J'ai passé la soirée avec Fuzz à chercher un Spider-Man nain manchot.
Bana nasıl veya neden diye sorma, çünkü sana söyleyemedim.
Et ta famille, ma famille.
- Hey.Sorma o şeyin ne olduğunu kardeşim!
- Pose pas ce genre de questions!
Bana sorma, Maman.
Ne me demandez rien, maman.
Bunu nereden bildiğimi sorma çünkü nereden bildiğimi bilmiyorum.
Me demande pas comment je le sais, parce que j'en sais rien.
Şimdi de bana soru sorma cüretini mi gösteriyorsun?
Et tu oses me questionner?
- Sakın sorma.
M'en parle pas.
- Yabancılara sorma!
TRAVIS :
Sürüyle soru sorma ya da cevapları ne olursa olsun kabul et.
Et donc, de ne pas lui poser de questions.
- Hiç sorma, mecbur kaldım.
- Laisse tomber.
Gaitonde efendim, bana kim olduğumu sorma ama işine yarayacak haberlerim var.
Ne me demandez pas qui je suis mais j'ai une info qui peut vous être utile.
Lee, şimdi böyle soru sorma vakti değil.
... Lee, Ce n'est pas le moment de polimequer sur un orde.
Bana sorma.
Ne me demande pas ça.
Peki ya senin projen? Hiç sorma. Ne oldu?
- laisse tomber pourquoi?
Seni sorma zahmetinden kurtarıyorum.
Je vous épargne la peine de demander.
Sizi sorma zahmetinden kurtarıyorum.
Pas la peine de demander.
Aslında Bu Fea'leri Bir Araya Getirme İşini Sana Sorma Nedenim.
Voilà pourquoi je t'ai choisie pour cette sauterie.
Bana bir daha böyle birşey de sorma..
Me demande pas de faire ça.
Nasıl olduğunu sorma ama artık bir cep telefonum var.
J'ai récupéré un portable. Je te passe les détails.
İçinde ne olduğunu sorma.
Ne me le demande pas.
Yani... Zaman, bize ihanet edenlere hesap sorma zamanıdır. Vitelli, Orsini, Sforza.
Alors... maintenant... il est temps de régler les comptes...
Zaman, bize ihanet edenlere hesap sorma zamanıdır.
Il est temps de reconnaître ceux qui nous trahissent
Muhasebeclmizle telefonda bir düzüştü ki, sorma gitsin.
Elle vient de faire jouir mon comptable au téléphone.
- Sorma dedin.
Tu as dit de ne pas demander.
- Soru sorma sen.
Ne pose pas de questions.
Ne yaparsan yap, ama bana iyi misin diye sorma.
Quoique vous fassiez, ne me demandez pas si je suis d'accord.
Hiç sorma.
Ne me le fait pas dire.
Eğer dürüst olmamı istiyorsan, bana cevabını duymak istemediğin sorular sorma.
Si tu veux que je sois honnête. ne posez pas de question, vous ne voulez pas les réponses.
Soru sorma, konuşma devri kapandı.
L'homosexualité est admise dans l'armée.
Soru sorma, sadece cevap ver.
Comment tu ferais? Contente-toi de répondre.
Bak soru sorma.. cevabı ben de bilmiyorum
Ecoute, Cole, pose pas de question dont tu ne veux pas connaitre la réponse.
Sorma, ben de öyle.
Oui, moi aussi.
Sorma.
Parle moi de ça.
- Sorma.
- Je sais.
Tekrar sorma.
Et ne me demande plus.
Hiç sorma.
Vous n'avez pas idée.
- Sorma, hemen git!
Pas de questions. Fonce!
Soru sorma ve diyalog kurma.
Posez pas de questions, n'entamez aucune conversation, faites tout ce que je fais.
- Sorma, adamım.
- Oh mec, ne demande pas.
Kimse bu soruyu sorma gereksinimi bile duymadı.
Ils ne s'étaient même pas demandé où tu étais.
sorma.
Ne le fais pas.
Jules bana sorma dedi ama neden bana Jöleli Şeker diyorsun?
Jules m'a dit de ne jamais demandé, mais pourquoi est ce que tu m'appelles "Jelly Bean"?
Üzgünüm. Sorma, ben de.
Moi aussi.
Soru da sorma.
Ne posez pas de questions.
Üzümünü ye bağını sorma.
Sois reconnaissante.
Kızın adı çiçek, araba ya da taş ismiyse ne iş yaptığını asla sorma. Ne oldu?
Viens ici.
- Sorma, beni içeri aldırabilir misin?
Me demandez pas.
Sorma.
Je sais.