Unutamam translate French
436 parallel translation
" Yüzünüzü asIa unutamam.
" V otre visage, je ne pourrais jamais l'oublier.
Şimdi Bıçak Mack olsam da seni asla unutamam, Jenny.
J'ai beau être devenu Mack "le surin", je ne t'oublierai jamais.
Asla unutamam.
Je ne pourrai jamais l'oublier.
Beyler bunu asla unutamam.
Ça, je ne l'oublierai jamais.
Ama Michael'ı unutamam.
- Mais je ne peux pas oublier Michael.
Hiçbir şeyinizi, size dair hiçbir şeyi asla unutamam.
Je n'oublierai jamais rien de vous.
Senin geri dönmen bana dünyaları verse bile Tarzan'ın seni kaybedeceğini anladığı anki bakışını asla unutamam.
Même si ma fortune dépendait de ton retour, jamais je n'oublierais le regard de Tarzan quand il a cru te perdre.
Yaşadığım sürece hiç unutamam.
Je ne l'oublierai jamais.
Zavallı şey! Karısının ölümünü hâlâ unutamamış sanırım.
Le pauvre, il ne s'est sans doute pas remis de la mort de sa femme.
Karısının ölümünü hâlâ unutamamış sanırım.
Il ne s'est pas remis de la mort de sa femme.
Sizi, Kiki'yi oynarken izlediğimde nasıl güldüğümü hayatta unutamam.
J'ai bien ri quand vous étiez Kiki.
- Onu asla unutamam.
- Je ne l'oublierai jamais.
Yarın ölebileceğimi unutamam.
Oublier que je peux mourir demain?
- Asla unutamam.
Je ne pourrais l'oublier.
Onu bu halde görene dek unutamamıştın.
Tant que tu ne l'avais pas vu ainsi, tu ne pouvais pas l'oublier.
Mesela, geçen kış notaları bırakmak Stig'e uğradığımda gördüğüm sahneyi hiç unutamam.
J'oublierais sûrement l'épisode de l'hiver dernier, quand j'étais venu apporter une partition à Stig.
Dinle, o yüzü asla unutamam.
Des années, je m'en souviendrais.
Onları asla unutamam.
Je n'arriverai jamais à les oublier.
Sizi asla unutamam.
Je ne pourrais jamais vous oublier.
Bunu unutamam.
Je n'en reviens pas.
Onu unutamam.
Impossible.
Babamın çitlerini yıktıklarını, onu mahvetmeye çalıştıklarını unutamam..
Je n'ai pas oublié comment ils ont essayé de détruire mon père.
- Unutamam, Tate.
- C'est impossible.
Bunu unutamam. AsıI önemli olan sözünün eri olması.
En plus, c'est un homme de parole.
Unutamam.
Je ne peux pas oublier.
Onu unutamam.
Je l'oublierai jamais!
Terlemiş ve çamur içinde uzanmış bekleyişimiz, orada olanları asla unutamam.
Je me reverrai toujours, les attendant, couvert de sueur.
Gözlerini asla unutamam, açıktılar.
Je n'oublierai jamais ses yeux.
Ernst Janning'in onu nasıl bozduğunu unutamam.
Je n'oublierai jamais la façon dont Ernst Janning l'a rembarré.
Bu kadar yılda onu unutamamış.
Je pensais qu'après tout ce temps elle l'aurait oublié.
Tüm bu kadınlar arasında özellikle bir tanesini unutamam.
De toutes ces femmes, Je m'en rappelle une en particulier.
- Ben seni unutamam.
- Je n'arrive pas à t'oublier.
O günü hiç unutamam.
Je ne l'oublierai jamais.
G.W.'yu eve bıraktığı günü asla unutamam.
Je me souviendrai toujours du jour où il a ramené G.W. à la maison.
# Unutamam senin Beni ağlatmanı.
Et je ne peux oublier que tu m'as fait de la peine
Bunu bir çırpıda unutamam. Herkesin önünde beni küçük düşürdüler.
Je ne peux pas fermer les yeux sur ça, il faut faire un exemple.
Düğünü asla unutamam.
Le mariage fut inoubliable.
14 yaşındayken bir kere yakalanmış. Bunu bir türlü unutamamış. Niye sordun?
Elle a été violée à l'âge de 14 ans et elle n'a jamais oublié.
Unutamam efendim! İlişkimizi unutamam!
Je ne peux pas oublier notre relation.
Ben unutamam
Moi, pas,
Eski güzel günleri unutamam. Eski güzel geceler de vardı...
Tu te souviens de Shirley Sistrin?
- Unutamam güzel Rahibem.
- Je ne peux pas, ma belle sœur.
Clerici gelmiş geçmiş en iyi öğrencilerimden, bunu unutamam. Sahi mi?
Comment oublier que Clerici fut l'un de mes meilleurs étudiants?
General George Armstrong Custer'ı ilk gördüğüm anı asla unutamam.
Je n'oublierai jamais la première fois que j'ai vu le général George Armstrong Custer,
Hiç unutamam İtalya'yı.
Parce que l'ltalie, je ne peux pas l'oublier.
Seni asla unutamam.
Je ne t'oublierais jamais.
Dediğiniz doğru da olsa, ben unutamam.
Même si vous dites vrai, moi je ne pourrai pas oublier.
Dediğiniz doğru da olsa ben unutamam.
Même si ce que vous dites est vrai, je ne pourrais pas oublier.
Hayır, bunu asla unutamam.
J'y penserai toujours!
Unutamam.
Non.
Uzun zaman önceydi, ama bunu unutamam.
Il a peut-être raison.