English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ V ] / Vatansever

Vatansever translate French

572 parallel translation
Biz muhasabeci değiliz. Siz ülkenize gerçek bir vatansever ruhuyla hizmet ediyorsunuz, Baron.
Vous servez l'état mon cher Baron avec un zèle qu'égale votre ardeur patriotique.
Sadece duygusal değilsin, aynı zamanda vatansever de oldun.
Vous êtes un sentimental doublé d'un patriote.
- Pek vatansever, Sir Barham.
Quel patriote!
Yoksa dün geceki vatansever atıfların boşa mıydı?
Ou c'étaient des paroles en l'air hier soir, ce lever de drapeau?
- 4 Temmuz'da dünyaya geldiğini düşünürsek George Washington Cohan'a ne dersiniz? Kulağa oldukça vatansever geliyor.
Vu qu'il est né un 4 juillet... pourquoi pas George Washington Cohan?
Bu yüzden ona Vatansever Çocuk diyorlar.
D'où son surnom.
Üç yıldır bir casus şebekesine yardım etmek için vatansever bir şekilde köle gibi çalışıyormuşuz.
Nous avons travaillé à aider un réseau d'espionnage!
- Peki, bu adam vatansever mi?
- C'est un patriote?
- Evet, vatansever.
- Oui.
Bizim olmayı ümit edeceğimizden de öte bir vatansever.
Plus patriote qu'aucun de nous.
Çok büyük bir vatansever.
C'est un véritable patriote.
Karın bıraktığı adamı bekliyor ülkesini seven, vatansever adamı.
Votre femme attend l'homme qui est parti, un homme qui aimait son pays. Un patriote.
Ada sakinlerinin büyük kısmı vatansever. De Gaulle'ü destekliyorlar, ama şimdilik pek bir şey yapamadılar.
La plupart ici sont des patriotes pour de Gaulle, mais ils ne peuvent pas grand-chose.
Efendim, hazine Casablanca'da bulunursa vatansever olduğum kanıtlanmış olur.
Si le trésor est retrouvé ici, - cela prouvera que j'ai agi en patriote.
Buraya gelen her İrlandalı vatansever için de harika olmaz mıydı bu?
L'Alhambra de Moore sera le lieu de ralliement des patriotes irlandais.
Bu kutsal kıvılcım ister rahip olsun, ister asker, isterse sanatçı, vatansever, aşık veya devlet adamı bir ölümlünün kalbinde alev alev tutuştu mu o kişinin yaptığı işler insanlığın gidişatını değiştirir ve onun adı çağları aşar.
Lorsque cette étincelle divine embrase l'âme d'un mortel, qu'il soit prêtre, soldat, artiste ou patriote, amant ou politicien, ses actes changent le cours de l'histoire humaine, et son nom traverse les âges.
Ve eğer hesapta olmayan bir şey meydana gelirse... Lucie ve Manfred'in hayatlarının... vatansever, yumuşak, kibar ellerde sıcacık ve güvende olduğunu... bilmek seni rahatlatacaktır.
Et si quelque chose vous arrivait, vous sauriez que les vies de Lucy et Manfred seraient saines et sauves entre les mains bienveillantes des braves patriotes dont il s'est entouré.
Kendilerini vatansever olarak görüyorlar. Biz Fransızlar buraya manda ile geldik...
Ils se considèrent comme patriotes nous les Français sommes venus avec un mandat...
Pek çoğu vatansever, hayal kırıklığına uğramış liberal ya da şantaj kurbanıdır. Çoğu zaman işe duygularını katarak pazarlık güçlerini zayıflatırlar ve bu da iş konusunda makul kararlar vermelerine engel olur.
Ce sont des patriotes, frustrés libéraux ou victimes de chantage que leurs émotions affaiblissent leurs marchandage et destruction ressemblent à des affaires.
Biz öğretmenler vatansever olmalıyız.
Où l'avez-vous rangé?
Seni vatansever olmaktan alıkoyar.
De la Normandie à l'Elbe en passant par les Ardennes.
Boş bir mideyle vatansever olmak hayli zordur.
Difficile d'être patriote quand on a faim.
O bizim için bir kahraman ve vatansever. Ondan gurur duyuyoruz.
Pour nous, Rupert est un héros et un patriote et nous sommes tous très fiers de lui.
Hem vatansever olup hem de kendine yardım edebilirsen neden olmasın ki?
Mais si on peut être patriote et en tirer profit, pourquoi pas?
- Aynı zamanda vatansever.
- Un patriote.
Vatanseverlik eski moda olabilir ama bir vatansever dürüst bir insandır.
Le patriotisme a beau être démodé, c'est une preuve de droiture.
Aslında bir elveda şiiri vatansever Masatsura Kusunoki yazmış.
C'est basé sur un poème d'adieu du patriote Masatsura Kusunoki.
İyi ve vatansever bir Polonyalı. Merak etme.
Je t'assure, c'est un bon Polonais.
- Gerçek bir vatansever gördün mü hiç? - Keser misin şunu!
Ah, dis donc tu pourrais pas la boucler un peu non?
Gerçek vatansever, linçe susamış bir grup, şu kapının dışında.
Derriére cette porte se trouvent des officiers trés déterminés.
Yüzbaşı Holt, sizi ve adamlarınızı bu vatansever iş için tebrik ediyorum.
Je tiens à vous féliciter pour cette action patriotique.
Kendisi 30 yaşlarında ülkesinin... durumuna üzülen, bir vatansever.
Il a trente ans, et il s'est toujours ennuyé. Il espère que ça va le changer.
Annesi 15 farklı vatansever kuruluşun lideri.
Sa mère est à la tête de 15 organisations patriotiques.
Güney Birliklerimize önderlik yapacak, ondan daha iyi, daha cesur, daha vatansever biri olmadığına eminim Chance Wayne.
Nous passerons par la véranda. Ma belle, passez-moi le docteur Scudder, à l'hôpital Finley. Hé!
- Bir vatansever.
- Quel patriote!
Herkes vatansever olarak konuşuyor.
Ce sera la liberté. Vous êtes deux patriotes.
Beyler, umuyorum ki hepiniz gerçek bir vatansever gibi davranacaksınız. Başarılar diliyorum.
Messieurs, j'attends que vous vous conduisiez en patriotes... et vous souhaite bonne chance.
Gerçek bir vatansever! Öyle mi düşünüyorsun?
Je le connais, Joseph : un vrai patriote.
Eski kafalı bir vatansever olmaktan gurur duyuyorum ve ülkemi kurtaracaksam düşmanı yok ederim.
Je suis un patriote démodé... prêt à détruire tout ennemi pour sauver mon pays.
Güzel vatansever şeyler. Ona uygun ritimler.
Rythme patriotique!
Çünkü o bir vatansever ve vicdan sahibi biri.
Car c'est un patriote et un homme de conscience.
Bir vatansever elbet ve çokta cesur.
Un patriote, bien entendu. Et très courageux.
Onu Polonyalı bir vatansever mi öldürdü?
Tuée par un patriote polonais?
Polonyalı vatansever cinsi sapıksa eğer.
Sachant que ce patriote polonais était un dégénéré sexuel.
Bunlar Polonya'nın ihtişamını öven vatansever parçalardı.
C'est un morceau patriotique à l'effigie de la gloire polonaise.
Onu şimdi devirirsek tarih bizi vatansever olarak niteleyebilir.
S'il est destitué, l'histoire parlera de nous comme des héros patriotiques.
Bendeniz, Julio Fuentes Eldorado'da kalıcı bir neşe hâli ilan ediyor ve şair, vatansever Paulo Martins'e hoş geldin diyorum.
Moi, Julio Fuentes, décrète l'état de bonheur permanent à Eldorado. Et te salue, Paulo Martins, poète et patriote...
- İçeride bir vatansever var.
- ll y a un patriote là-dedans.
Çok vatansever.
Très patriotes.
Ama sen gelip vatansever kesildin.
Comment qu'c'est fait, un patriote, dis-le moi.
- Sen bir vatansever değil misin?
- Oui.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]