Ya benziyor translate French
584 parallel translation
Yanılıyor olabilirim, ama sesi Rico'ya benziyor.
Je peux me tromper mais on dirait Rico.
Söylemem gerekir ki biraz... Biraz Klara'ya benziyor.
Je dirais qu'elle ressemble... qu'elle a la couleur de cheveux de...
Amerikalıya benziyor.
Je ne sais pas... un Américain.
Harry, yeteneği olmayan bir sanatçıya benziyor.
C'est un artiste sans art.
Yabancıya benziyor. - Yabancı demek.
- Il a dû entrer en fraude.
Oyuncak ayıya benziyor olmam, olabilir mi acaba?
Comme quand tu me compares à un nounours?
Dördüncüsü, tıpkı kızım Marianna'ya benziyor.
La quatrième ressemble à ma fille Marion.
Ona bak, Zampano, Rosa'ya benziyor.
Regarde-la, Zampano, Elle ressemble à Rosa.
Fakat bu kelime İtalyanca'ya benziyor.
Ce mot semble avoir l'orthographe italienne.
Vayy, mutlu bir toplantıya benziyor.
La joyeuse assemblée!
Kız Marilyn Monroe'ya benziyor.
On dirait Marilyn Monroe.
"Marilyn Monroe'ya benziyor" muş!
"On dirait Marilyn Monroe."
- Biraz üçkâğıtçıya benziyor, bana sorarsan.
- On dirait un escroc.
Gelişmiş bir omurgalıya benziyor.
Une créature vertébrée, oui, très développée, hum!
Sadece burnunu. Marlon Brando'ya benziyor.
On dirait Marlon Brando.
Gemideki bütün kızlar, hepsi Tina'ya benziyor.
Les autres filles à bord ressemblent toutes à Tina.
- Centinela'ya benziyor.
- On dirait Centinela.
Matsuo'ya benziyor!
- Ça a tout l'air d'être Matsuo.
- Yabancıya benziyor.
- Un étranger.
Hoş bir delikanlıya benziyor.
C'est un gentil garçon.
- Degheio'ya benziyor.
- On dirait le Degheio.
Bu bebek Sataro'ya benziyor mu?
Ressemble-t-il au Sataro dont vous parlez?
Hiç kabadayıya benziyor muyum?
Tu penses que je suis une racaille?
İrlandalıya benziyor.
Il a l'air d'un malin.
Tıpkı Bunsha'ya benziyor...
Comme notre Bunsha!
Peder Balosa'ya benziyor!
Il ressemble au père Balosa!
Bir çağrıya benziyor.
On dirait une convocation.
- Cadıya benziyor.
- Elle y ressemble.
- Tanrı'ya benziyor mu?
Est-ce qu'il ressemble à un dieu?
Yaşlı dırdırcıya benziyor.
Un vrai tocard.
Şey, bence... uyarıya benziyor.
On dirait plutôt un,..., un avertissement.
Dillinger çetesi Batı'ya gelmişe benziyor.
On dirait que la bande à Dillinger s'en prend à l'Ouest.
Teşekkürler. Mezun olduktan sonra Avrupa'ya yaptığım geziye benziyor.
Comme pour mon voyage en Europe.
Katolik Kilisesi'nin ihtişamı her şeyi kapsayan bir şiire ya da bir örtüye benziyor. Eşi ve benzeri bulunmaz bir şey...
La pompe de l'Eglise catholique, le voile de poésie qui recouvre ses cérémonies est quelque chose d'exceptionnel.
Johanna'ya da benziyor.
Non, il a pris aussi de Johanna.
Bu kadın, bizim hanımefendi Viridiana'ya çok benziyor. Bu kadın şu tablodaki adamın karısı. Hani şu kendini asan adamın.
Cette dame qui ressemble à notre demoiselle, c'était la femme de çui-là, qui s'est pendu.
Galaksinin bu bölümüne kadar izini sürdüğümüz toplu delilik Deneva'ya ulaşmışa benziyor.
La folie collective qui afflige ce secteur de la galaxie semble avoir atteint Dénéva.
Burası 1920 ya da 1925'lerdeki bildiğimiz Yeryüzü'ne benziyor.
On dirait la Terre aux alentours de 1920 ou 1925.
Afrodit ve Athena'ya nasıl da benziyor.
Comme vous ressemblez à Aphrodite et à Athéna!
Yankee yönetimi bir çok protestoyla karşı karşıya kalacağa benziyor...
Il semble que le bureau des Yankees va crouler sous les lettres de protestations...
Daha çok boşlukta yürüyen bir ornitorenke ya da... denizin altında yüzen bir pterodactyle benziyor.
On dirait un diplodocus qui marche dans l'espace. Ou un ptérodactyle qui vole sous la mer.
Daha çok kabile ayinine benziyor ya da kurban ayini.
Ils sont passés aujourd'hui ou hier.
Çekici bir Buda'ya daha çok benziyor.
Une sainte en chaleur!
Çoktan olgunlaşmışa benziyor ya.
Et il va bientôt être mûr.
Bizim Bunsha'ya ne kadar çok benziyor!
Il ressemble à notre Bunsha!
Biliyor musunuz, bu Tanrı'ya Şükran Günü yemeğine benziyor.
On dirait mon dîner de Thanksgiving. Vous êtes Philip Marlowe.
Şuna bak, havuz ya da tekneye benziyor.
On dirait une piscine ou un bassin.
Şimdi, diyelim ki, kapıya doğru gidiyor, kapıyı açıyor her ne görüyorsa bir tehlikeye benziyor.
Imaginons qu'il aille à la porte, il ouvre et se sent menacé.
Bir Aztek sembolüne benziyor. Ya da öyle bir şeye.
On dirait un symbole aztèque ou quelque chose comme ça.
- Tadı Tabasco'ya benziyor.
- Cela a le goût du Tabasco.
Katı bir besin maddesinin izlerini taşıyor bir balık türünün yumurta kesesine benziyor ya da deve hörgücüne.
Elle contenait des traces de substance nutritive solide, un peu comme le sac vitellin de certains poissons ou la bosse d'un chameau.