English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ Z ] / Zor bir gündü

Zor bir gündü translate French

186 parallel translation
Bugün zor bir gündü. Yürürken biraz soğuk almışım.
J'ai pris froid en route.
- Zor bir gündü. - Ziyan edilmiş bir gün. - Ziyan mı?
Une perte de temps.
Benim gibi yaşlı bir adam için çok zor bir gündü.
Quelle après-midi fatigante. C'est dur pour un vieux
Benim için oldukça zor bir gündü.
Cette journée fut terrible. Tout était si étourdissant.
Louise, şimdi ofisten eve geldim. Evet, zor bir gündü ve çok önemli şeyler oldu.
Louise, je viens de rentrer du bureau, j'ai eu une journée difficile et nous avons à parler.
- Kızmıyorum, zor bir gündü.
- C'est une journée pénible, c'est tout.
- Alay için zor bir gündü.
- Dure journée pour nous.
Zor bir gündü.
Quelle journée ça a été!
Müsaadenizi istiyorum. Uzun ve zor bir gündü, üstelik...
Je me retire, je suis très fatigué, la journée a été longue...
- Zor bir gündü galiba.
- Dure journée?
İkimiz için de zor bir gündü.
Une dure journée pour vous et moi.
Zor bir gündü.
Dure journée.
Benim için de zor bir gündü.
J'ai eu une rude journée aussi.
Zor bir gündü.
La journée est dure.
Zor bir gündü.
Rude journée.
Zor bir gündü.
Ca a été dur, cette journée.
Zor bir gündü. Siz dinlenin.
Vous avez eu une rude journée.
Zor bir gündü.
- Après sa journée...
- Zor bir gündü.
- Dure journée.
İkimiz için de zor bir gündü...
On a eu une dure journée, tous les deux.
Evet, biliyorum. Zor bir gündü.
Je sais, ça a été une dure journée.
Zor bir gündü efendim.
J'ai eu une dure journée, monsieur.
Üzgünüm efendim, zor bir gündü.
J'ai eu une dure journée.
Kürkçü dükkanında zor bir gündü ha Red?
Alors Red, rude journée à la mine de sel?
Gerçekten zor bir gündü
On avait arpenté ces montagnes pendant des jours, des mois.
Biraz zor bir gündü Cate.
La journée a été pleine de défis. Mais j'ai su les relever.
Biliyor musun, Victor, bugün zor bir gündü sağlıklı düşünmemi bekleme.
J'ai eu une journée éprouvante, je n'ai plus les idées claires.
Önemli değil. Zor bir gündü.
La journée a été rude.
Ofiste zor bir gündü adamım.
Dure journée au boulot, Jack.
eğlenceli ve zor bir gündü, değil mi?
On s'est bien marrés, non?
Çok zor bir gündü.
J'ai eu une sale journée.
Zor bir gündü.
Le surmenage.
Tanrım, bugün zor bir gündü!
Oh, ça là là! J'ai eu une rude journée.
zor bir gündü değil mi?
Dure journée au bureau?
Zor bir gündü.
Et bien ce fût une longue journée.
Ama o salondaki o gün zor bir gündü.
Mais ce jour dans ce gymnase était vraiment dur.
Üzgünüm, çok zor bir gündü... Joan Crawford'un Pepsi şirketine nutuk çekmesini izledim sanki.
Désolé, j'ai passé une mauvaise journée... à regarder l'actrice Joan Crawford s'adresser à PepsiCo.
Oh, evet, senin için gerçekten zor bir gündü.
C'était vraiment une mauvaise journée pour toi.
- Zor bir gündü.
- Ça a été une dure journée!
Benim için zor bir gündü ama senin için daha kötü olmalı.
Une rude journée pour moi, ça a dû être pire pour toi.
Ne zor bir gündü ama.
Dure journée! Un verre?
- Zor bir gündü. - Evet.
Dure journée...
Bugün benim için zor bir gündü... ve sen yanımda değildin.
J'étais dans une position extrêmement difficile aujourd'hui... et quand les choses allaient mal, tu n'étais pas là pour moi.
Çok zor bir gündü.
Ça a été une dure journée.
- Çok zor bir gündü.
- C'est un bien triste jour.
Zor bir gündü sanırım?
Est-ce que c'était une urgence?
Zor bir gündü.
Salejournée.
Kötü bir gündü zor zamanlar.
Mauvais jour aujourd'hui, les temps sont durs.
- Zor bir ilk gündü, değil mi?
- Journée difficile pour un retour?
Derry'de zor ama görkemli bir gündü bugün.
Ça a été une journée difficile, mais pleine de gloire, ici à Derry.
Bak. Zor bir gündü. Belki de başka bir güne ertelemeliyiz.
Écoutez, ça n'a pas été une très bonne journée.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]