Önümüzdeki hafta translate French
1,347 parallel translation
Önümüzdeki hafta seçmeleri yapıp bir ekip oluşturmayı düşünüyorum.
J'aimerais commencer la semaine prochaine par des auditions et la formation d'une équipe.
Her neyse, önümüzdeki hafta oraya tekrar gideceğim ve sanki hiç bir şey dememişim gibi yine yüzüme bakacak.
En tout cas, j'y retournerai la semaine prochaine et il me regardera comme si j'étais transparente.
Delia Rivers'ın son haberinde adı geçen Winston Bell önümüzdeki hafta salıverilecek.
Winston Bell, à qui Délia Rivers a vait consacré sa dernière enquête, devrait bientôt quitter le couloir de la mort.
Önümüzdeki hafta getirebilirim.
Je peux les avoir la semaine prochaine.
- Önümüzdeki hafta mı?
La semaine prochaine?
- Önümüzdeki hafta hallederim dedim.
Attrape ce côté. J'ai dit que je m'en occuperais la semaine prochaine.
- Önümüzdeki hafta falan olmayacak- -
Il n'y aura pas... Non non non.
Önümüzdeki hafta 24 olacaksın, Fuser
Tu vas avoir 24 ans la semaine prochaine.
Yine tam burada olacaklar aynı saatte, aynı yerde, önümüzdeki hafta.
Qui sera de retour la semaine prochaine à la même heure, au même endroit.
- Önümüzdeki hafta 12 olacak.
- Elle va avoir 12 ans.
Postacı bey, önümüzdeki hafta itibarıyla, o baldır bacak dergileri artık burada olmayacak.
M. le facteur, à partir de la semaine prochaine, fini les magazines de charme!
Burs başvuruna bakılıyor. Önümüzdeki hafta sonundan önce biri seni arayacak.
Nous réétudierons votre demande de bourse et quelqu'un vous contactera avant la fin de la semaine.
Önümüzdeki hafta isteyecek değilim ya.
Pas la semaine prochaine!
- Önümüzdeki hafta tamamen terapi.
- Thérapie toute la semaine.
Seni önümüzdeki hafta için listeye alıyorum.
La semaine prochaine, je t'inscris au planning.
Ayrıca da Sophie önümüzdeki hafta gidecek.
Et bientôt, Sophie sera partie.
Önümüzdeki hafta gelecek
elle sera de retour la semaine prochaine
Babam önümüzdeki hafta dönüyor, ben ise yarın dönüyorum.
Papa ne sera là que la semaine prochaine et je reviens demain.
Önümüzdeki hafta içinde.
Probablement la semaine prochaine.
" Önümüzdeki hafta da gelmeni istiyorum.
"Je vous verrai de nouveau la semaine prochaine..."
Ben önümüzdeki hafta sonu gidiyorum.
J'y vais le week-end prochain.
Önümüzdeki hafta ne yapacaksın?
Dites, vous venez la semaine prochaine?
Önümüzdeki hafta gidiyoruz.
On part la semaine prochaine.
Bu öğleden sonra hepsini iptal ettim. Önümüzdeki hafta olan Rosenberg hariç.
J'ai tout annulé à partir de demain, sauf le cas Rosenberg de la semaine prochaine.
İtfaiyeci takvim çekimleri önümüzdeki hafta.
- Le calendrier des pompiers.
Bu olay dönüp seni kıçından ısıracak biliyorsun değil mi? Büyük Hokey oyunu önümüzdeki hafta.
Ça va te retomber sur la gueule pendant le prochain match de hockey.
Ne? Önümüzdeki hafta musait misin?
- T'es où la semaine prochaine?
Önümüzdeki hafta annem babamla ilgileneceği için çok yoğun olacak,
Ma mère doit s'occuper de mon père pendant quelques...
Önümüzdeki hafta gidiyorum. Ne zaman dönerim, bilemiyorum.
Je pars la semaine prochaine, je ne sais pas quand je reviendrai.
Ayrıca South Park önümüzdeki hafta Littleton'ı yere yapıştıracak!
Oui, et on va mettre la pâtée à Littleton la semaine prochaine!
Önümüzdeki hafta sonu geleceksiniz.
Vous viendrez le week-end prochain.
Önümüzdeki hafta baskılar tamamlanacak ve benim gitmem gerekecek.
Une fois les tirages prêts, je devrai partir.
Önümüzdeki hafta bahar tatilinde Florida'ya gittiğinizde... Pek çok Güneyli'nin Kuzeyliler'e ve onların yıkcı ve ölümcül saldırılarına... neden hala öfke duyduklarını daha iyi anlayabilirsiniz...
Donc, lors de vos vacances de printemps, la semaine prochaine, en Floride, vous comprendrez mieux pourquoi les Sudistes en veulent toujours aux Nordistes qui ont semé la mort et la destruction.
Bana geri dönecek olursanız, diyelim ki önümüzdeki hafta başında temel atabiliriz, Ocak ortalarında düşünüyorum.
Si vous me donnez une réponse en début de semaine, on peut commencer mi-janvier.
Önümüzdeki hafta sonu görüşürüz.
Au weekend prochain.
Önümüzdeki hafta onu götürüyoruz.
On l'y amènera la semaine prochaine.
- Aslında Charlie aramamın nedeni, önümüzdeki hafta y emek y emek ister misiniz benimle?
En fait, je voulais vous inviter à déjeuner.
Ayrıntılar için asistanımla görüşün, Bize önümüzdeki hafta Londra'dan bir taslak gönderin ve bu bebek sergi için zamanında hazır olsun.
Contactez mon assistante pour les détails, envoyez-nous une ébauche la semaine prochaine de Londres et le bébé sera prêt à temps pour l'expo.
Önümüzdeki 2 hafta, hepinizi 6 numaralı bölgede 1. aşama testine sokacağız. Yani yazılı sınavlar ve fiziksel dayanıklık testleri.
Vous tous, ici, pendant les 2 semaines à venir, allez passer une 1re série de tests physiques et intellectuels.
Önümüzdeki hafta, İlkyardım Kurtarma'nın yeni bölümünde... zaman kaç yaşındaydınız?
Et quel âge aviez-vous?
Önümüzdeki birkaç hafta çok olacak Bo.
Les prochaines semaines seront difficiles, Bo.
Orkideler önümüzdeki 2 hafta açacaklar.
Sa floraison s'achève dans 2 semaines.
- Önümüzdeki hafta arayın.
- Rappelez-nous la semaine prochaine.
- Önümüzdeki hafta.
- la semaine...
- Önümüzdeki hafta. - Öyle mi? - Evet.
C'est super d'être innocenté!
En azından önümüzdeki birkaç hafta daha.
Au moins pour deux semaines supplémentaires.
Murray önümüzdeki birkaç hafta içinde eve gelebilecek.
Mais il pourra rentrer chez lui dans deux semaines.
Bu çok kötü, Önümüzdeki hafta uçuyorum.
Je pars cette semaine.
Önümüzdeki bir kaç hafta babam bizimle kalacak, o yüzden etrafı toparlayın.
Papa va rester avec nous pendant quelques semaines.
- Dinle, önümüzdeki hafta sonu...
Le week-end prochain...
Önümüzdeki altı hafta boyunca kuyruklarınız bana ait.
Je m'occuperai de vos queues pendant les 6 prochaines semaines.