English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ Ü ] / Üstümü değiştireceğim

Üstümü değiştireceğim translate French

72 parallel translation
Çıkıp üstümü değiştireceğim ve Peter yatmış mı bakacağım.
Je vais aller me rafraîchir et m'assurer que Peter est au lit.
Pleydell-Smith'le buluşmadan önce üstümü değiştireceğim.
Je veux prendre un bain et me changer avant de voir Pleydell-Smith au club.
Yukarı çıkıp, üstümü değiştireceğim.
Je monte me changer.
Ben üstümü değiştireceğim.
Je me change.
Şimdi gidip üstümü değiştireceğim. Rahat bir şey giyeceğim.
Je vais passer une tenue décontractée et vous me servez un whisky.
Kayalıkların orada üstümü değiştireceğim.
- Je vais me changer dans les rochers.
- Terden sırılsıklam oldum, üstümü değiştireceğim.
- Je suis trempé, je vais me changer.
- Ben üstümü değiştireceğim, tamam mı?
- Je vais me changer, d'accord?
Ben üstümü değiştireceğim, sonra sana yardım ederim.
Je me change et je t'aide à chercher.
üstümü değiştireceğim. Tamam, Al.
Un homme vient de mourir et je sais qu'il n'a pas donné cet argent pour vous rembourser mais pour que nous puissions nous amuser.
Gidip üstümü değiştireceğim. Sonrada kendimi duşa asacağım.
Je vais me changer et me pendre dans la douche.
Sanırım gidip üstümü değiştireceğim.
Je vais me changer.
Eve uğrayıp üstümü değiştireceğim.
Oui, je vais rentrer me changer.
- Gidip üstümü değiştireceğim.
Je vais me changer.
Gidip, üstümü değiştireceğim.
Je vais aller me changer.
- Ben üstümü değiştireceğim.
- Je vais me changer.
30 saniye üstümü değiştireceğim sen de onunla yalnız kalacaksın. Yapsan iyi olur.
J'ai fait fissa pour te laisser avec lui.
Hemen üstümü değiştireceğim.
Je me change très vite.
- Bir şey yok, ben hemen üstümü değiştireceğim.
J'aimerais bien changer un peu, si ça ne te dérange pas.
Sadece hızlıca üstümü değiştireceğim.
Je vais... me changer vite fait.
- Gidip üstümü değiştireceğim.
- Je vais aller me changer. D'accord? - D'accord.
Şimdi akşam yemeği için üstümü değiştireceğim.
Maintenant, je vais me changer pour souper.
Ben gidip üstümü değiştireceğim.
Je vais me changer. Euh...
- Eve gidip üstümü değiştireceğim.
- Je dois rentrer me changer.
Ben üstümü değiştireceğim.
Tu peux avoir cette chemise.
Eğer izin verirsen, ben üstümü değiştireceğim.
Je vais... Si tu veux bien... - Je vais me déshabiller...
Ben aşağıya inip üstümü değiştireceğim.
Je vais me changer.
Gidip üstümü değiştireceğim.
Je ne sais pas trop, Santos.
Tamam gidip üstümü değiştireceğim.
D'accord, je vais me changer.
Ben gitmeliyim. Otele gitmeden üstümü değiştireceğim.
Il vaut mieux que j'y aille, que je passe me changer avant d'aller au travail.
Senin kullanman gerekecek çünkü ben arkada üstümü değiştireceğim.
Tu vas devoir conduire. Je vais me changer sur la banquette arrière, à la Dirty Dancing.
Yukarı çıkıp üstümü değiştireceğim. Maçta görüşürüz.
Je monte me changer et j'arrive.
Yalnızca üstümü değiştireceğim, sonra yemeğe çıkacağız.
Je vais me changer, et nous irons dîner.
Ben üstümü değiştireceğim ; sen parmağından kan al. Sonrasını ben hallederim.
Je vais me changer, prépare un stylo à dextro.
Gidip, üstümü değiştireceğim.
Je vais me changer.
Eve gidip, üstümü değiştireceğim üzerine bandaj yapıştıracağım. Sen de hayatımdaki kadınları sormayacaksın tamam mı?
Je vais rentrer, me changer et mettre un bandage dessus, et tu arrêtes de me questionner sur les femmes dans ma vie.
Pekala. Ben hemen yukarı çıkıp üstümü değiştireceğim, tamam mı?
Bon, écoute, je file me changer.
- Aferin. Sanırım eve gidip üstümü değiştireceğim.
Je rentre me changer.
Anahtarlarımı alacağım ve üstümü değiştireceğim.
Je prends mes clés et je me change.
Duş alacağım, üstümü değiştireceğim, sonra da geri gideceğim. - Hayır, gitmiyorsun.
Je vais me changer et j'y retourne.
Pekâlâ, gidip üstümü değiştireceğim sanırım.
D'accord. Je vais me changer.
- Bırak beni, üstümü değiştireceğim!
Lâche-moi, il faut que j'aille me changer!
Tamam, ben üstümü değiştireceğim.
Je vais me changer.
Ben üstümü değiştireceğim.
Je vais me changer.
Sanırım eve gidip çabucak üstümü değiştireceğim. Yo.
Je crois que je vais passer à la maison et me changer.
Sen konuş. Ben üstümü değiştireceğim.
Tu fais le discours.
Ben üstümü değiştireceğim.
Il faut que je m'habille.
Arabada değiştireceğim üstümü.
Je me changerai en route!
Ben de üstümü başımı değiştireceğim. Aspen'e gideceğim ve... Bob Thomas'la bir şeyler içeceğim.
Je vais faire un brin de toilette, filer à Aspen et boire un lait de poule avec Bob Thomas.
- Ben..... nerede üstümü değiştireceğim?
Et je m'habille où?
- Randevu için üstümü değiştireceğim.
- Où tu vas?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]