English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ B ] / Biletler

Biletler translate Portuguese

753 parallel translation
Tabi ki geleceksin, Bu biletler bana 20 papele patladı.
Tu querias vir e os bilhetes custaram vinte dólares.
Sanırım arkadaşım ayırttı. Biletler onda.
- A minha amiga fê-lo, ela tem o bilhete.
- Ama biletler...
Pois então dá-mos.
Bu biletler de nereden çıktı?
O que estou a fazer com bilhetes?
Biletler konusunda tartışmayalım.
Tem muitos conhecimentos.
.. işte biletler filan, bu türden şeyler konusunda endişeleniyordu.
Queria que eu olhasse por si quando chegasse, para garantir que você tinha chegado a casa em segurança, bilhetes, você sabe, isso tudo.
Tıklım tıklım salonlar, dört ay önceden satılan biletler.
Casas cheias, bilhetes esgotados com 4 meses de antecedência.
Biletler!
Caiais.
Biletler.
Bilhetes.
Ya biletler?
Então e os bilhetes?
- İşte biletler.
- Aqui estão os bilhetes.
Biletler için pek rağbet görmüyorum.
Não notei muita procura de bilhetes.
- Biletler yolda.
- Os bilhetes vem a caminho.
Biletler geldiğinde hemen bana getir.
Quando os bilhetes chegarem, traz-mos.
Biletler yarından önce geçerli değil.
Os bilhetes so sao validos amanha.
Biletler...
Bilhetes.
Ah, biletler.
Ah, os bilhetes.
Biletler, pasaport... Başkan Stoska'dan aldığım geçiş izni belgesi.
Passagem, passaporte... e uma carta de salvo-conduto do presidente Stoska.
İşte biletler.
Lhe dou comprovantes.
Önce geldin buraya oturdun ve herkes gibi sen de suçlu dedin çünkü cebindeki biletler seni yakıyordu.
Sentou-se aí e votou culpado como toda a gente, porque tem uns bilhetes para o basebol desejando de lhe sair do bolso.
Vay be! Bu biletler için saatlerce kuyrukta bekledim Bayan Scott.
Eu esperei horas na fila para estes bilhetes, senhorita Scott.
Biletler, lütfen.
Bilhetes, por favor.
Biletler?
Bilhetes...
Tüm biletler satıldı.
E estamos esgotados.
Biletler, pasaport, dokunulmazlık belgesi.
Passagens, passaporte, vacinas. Tudo em ordem.
- Biletler lütfen.
- O seu bilhete, por favor,
Kapali gise oynuyoruz, tüm biletler satildi.
A casa está cheia. Esgotámos!
- Ödeyeceğim. Biletler.
Bilhete.
Biletler. 660 01 : 21 : 46,100 - - 01 : 21 : 48,400 Biletler.
Bilhetes.
Biletler, Iütfen.
Bilhetes, por favor.
Biletler.
Boletos.
- Biletler?
- Bilhetes?
- Evet. Biletler...
Sim, passagens.. diárias..
Bu biletler 100 dolara sarılmış.
Há uma nota de $ 100 com estes ingressos.
Ayrı biletler.
Bilhetes individuais.
Biletler aylar öncesinden satıldı.
Há meses que não há bilhetes.
Şimdi bütün biletler bulunduğuna göre, Artık onları saklamama gerek yok.
Agora que encontraram todos os bilhetes, não preciso de os esconder.
Dinle, unutmadan, sana biletler için teşekkür edeyim.
- Muito obrigado pelos bilhetes.
Biletler lütfen.
Bilhetes, por favor.
Biletler lütfen.
Bilhetes por favor.
Affedersiniz, efendim. Bunlar nereye alınmış biletler?
Desculpe, senhor, os bilhetes eram para onde?
- Çok. Şehirdeki en iyi filmler için bedava biletler verirler.
Costumo ter bilhetes para os melhores filmes.
Biletler lütfen.
Ingressos, por favor.
Üzgünüm, bugüne tüm biletler bitti.
Desculpe, mas a sessão de hoje está esgotada.
Bugüne tüm biletler satıldı mı?
Vendemos os bilhetes todos?
Tüm biletler bitmiş.
Está esgotado.
Temsilcimin tavsiyesi üzerine TV ye çıkacağım. Bütün biletler satıldı.
A conselho do meu agente, vendi-me e vou aparecer na televisão.
Peder, biletler!
Padre, os bilhetes!
UNION OTOBÜS TERMİNALİ BİLETLER AŞAĞIDA
terminal rodoviário bilhetes NO ANDAR DE baixo
Biletler.
Passagens. Tenham as suas passagens prontas, por favor.
- Biletler.
- Bilhete. - Vou pagar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]