Bolo translate Portuguese
7,218 parallel translation
Kaalakhatta pastası.
Bolo Kaalakhatta.
Buzdolabında kaç tane pasta var?
Porque há tantas caixas de bolo no frigorifico?
Yani her gün için yeni bir pasta mı aldın?
Pois, um novo bolo todos os dias?
Doğum gününde de ona bayat pasta yediremeyiz, öyle değil mi?
Não podemos dar-lhe um bolo velho no seu aniversário, não é?
- Daha pastayı bile kesmedik.
- Ainda nem cortámos o bolo.
Tara, pasta için hazır olun! - Tamam, anne.
Tara, prepara-te para em breve teres um bolo.
Ama o pasta milyoncudan alınmış gibi durmuyor.
Não me parece ser um bolo de trezentos.
Tadı da milyoncudan alınmış gibi değil.
E também não sabe a um bolo de trezentos.
Babanla biraz konuşmamız gerekiyor sonra markete gideceğiz ve sana yeni bir pasta alacağız.
Eu e o papá temos de falar, e depois vamos ao supermercado comprar-te um novo bolo.
Bu benim emeklilik pastam.
Este é o meu bolo da reforma. malta.
Bu sene muzlu ekmek yaparim diye düsündüm.
Este ano lembrei-me que podia fazer-lhe um bolo de banana.
Muzlu ekmegin kraliyimdir ben.
Eu sou o rei do bolo de banana.
Düğün pastamız için!
Para o nosso bolo casamento.
O pasta süsünü anında reddederdim ama Cam'le bir anlaşma yaptık.
Teria excluído aquele topo de bolo imediatamente, mas o Cam e eu temos um acordo.
Tabii biraz mahcup oldum. "Kahramaniye" diye bir kelime olduğunu bile bilmezdim ama pastanın üstünde öyle yazıyordu işte.
Foi um pouco embaraçoso, nem sabia que "heroína" se aplicava ali, mas lá estava ela escrita no bolo.
O değil! Lily pasta süsünü küvete sokmuş.
Não, a Lily tinha o topo do bolo na banheira!
Düğün pastamızın üstüne koymamız için babamın yaptığı çok güzel bir hediye.
Vejam só. Eis uma linda prenda que o meu pai fez para ser o topo do nosso bolo de casamento.
- Pasta süsü.
- O topo do bolo.
- Düğün pastamızın süsünden daha mı büyük?
Maior do que ficar no topo do bolo de casamento?
Bu güzelim süse taktın kafayı. Şuna bak.
Tu nunca foste à bola com este lindo topo de bolo.
Pasta süsünü ararken birçok aile yadigârını bulmamıza sevineceksiniz sanırım.
Vai alegrar-vos saber que a busca pelo topo do bolo desenterrou vários tesouros de família.
Keki almam gerekiyor.
Tenho de ir buscar o bolo.
Okulundan bir kaç arkadaşını davet ederiz, pasta yerler, oyun oynarlar...
Convidar alguns amigos da escola, comer bolo, jogar jogos...
Ben bir pasta ya da tatlı falan alalım diyecektim. Ama inancını aşağılamak da oldukça düşünceli.
Estava a dizer para irmos comprar um bolo... ou uma tarte... mas um insulto à sua fé é sempre atencioso.
Krem karamelli hindistan cevizi keki.
Creme caramelo num bolo de coco.
Balina şekilli pasta gibi olmaz ama.
Bem, não é nenhum "Fudgie the Whale" ( bolo de baleia ).
Aslında bu gece yiyeceğimiz köfte hazırdı.
O bolo de carne que íamos comer à noite está pronto.
Görünüşe göre 40. yaş gününü kutlamak için bu pastaneden pasta siparişi.. ... veren bizim şüphelimiz, finansör Michio Saito. Doğu yakasında Jade'in öldürüldüğü günde.
Esta pastelaria entregou um bolo de 40 anos ao nosso suspeito e investidor, Michio Saito, no Upper East Side, no dia em que a Jade foi morta.
Beyaz-çikolatalı ve frambuazlı cheesecake
Bolo de framboesa com chocolate branco?
- Kek Başhemşire, meyveli kek.
É um bolo, Enfermeira-Chefe. Um bolo de frutas.
Hemşire Quayle acaba kekimi geri alabilir miyim?
Irmã Quayle? Seria possível que me desse o meu bolo?
Hak etmişti.
Ele mereceu... Tendo-te enfiado o bolo na cara daquela forma.
- Ed'in emeklilik pastası için- -
Queres contribuir para o bolo de despedida do Ed?
Peter kek yapmama yardım ettiğin için çok teşekkür ederim. Ama yerde dursan daha kolay olmaz mı?
Peter, muito obrigada pela tua ajuda a fazer este bolo, mas não achas que seria mais fácil se te pusesses no chão?
Çocuklar her tarafını pasta yapıp,.. ... oyuncaklar için kavga eder.
Os miúdos sujam-se todos com bolo e discutem por causa dos brinquedos.
Pasta yapıyor senin için.
Está a fazer um bolo.
Sonra da aklıma "çikolatalı pasta." geldi.
Então, pensei : "Bolo de chocolate".
Mandy çikolata kesin bayılıyordur. "
"A Mandy, com certeza, adora bolo de chocolate".
Kek güzel olmuş.
Bolo delicioso.
Bu fotoğraflardan kazandığın yığınla para ile ne kadar kıtır ekmek alabilirsin?
Quantos croutons extras podes comprar com o bolo de dinheiro que estás fazendo com estas fotos?
Ayrıca pasta da yolda.
O bolo está a caminho também.
Dün de köfte yememiş miydin?
Não comeste esse bolo de carne, ontem? Sim.
Ne yaparsan yap pastadan uzak dur.
- De nada. Faças o que fizeres, mantém-te longe do bolo.
Jake, söylemeden edemeyeceğim ama bu nişanlılık olayı efsane özellikle seks kısmı var ya.
PROVA DO BOLO 10H15 Jake, tenho de te contar, a vida de noivo é espectacular, especialmente a sexual. Não me quero intrometer.
- Manitoba soslu kek deniyor.
Chama-se bolo com molho de Manitoba.
Belki de pastadan büyük bir dilim almak yerine, tüm pastayı istedin.
Talvez porque quisesse o bolo todo, ao invés de uma grande fatia.
Yine de Ölüm Yıldızı pastası yapmamız şu an biraz düşüncesizce olmuş olabilir.
Contudo, pode ter sido indelicado da nossa parte fazer um bolo da Estrela da Morte.
Köfte isteyen var mı?
Alguém quer bolo de carne?
- Dün de köfte yememiş miydin?
Não é o bolo de carne, de ontem?
?
É bolo picante.
"Bir çay kaşığı ölümsüz aşk, bir tutam kapı açık işemek serpiştirmek."
Aceitei aquelas ideias parvas, o bolo picante, o champanhe de azeitona, ler os votos dele como uma receita. "Uma colher de chá de amor eterno, uma pitada de xixi com a porta aberta."