English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ B ] / Bu muydu

Bu muydu translate Portuguese

2,755 parallel translation
Geçen gece bana vereceğin şey bu muydu?
Era isto que me ias dar a noite passada?
- Sence istedikleri bu muydu? - Hayır.
- Achas que era a isso que se referiam?
En kötü Washington ya da en iyi Washington bu muydu?
É isto o pior de Washington ou o melhor de Washington, o que vimos em jogo?
- Olay bu muydu?
- É isso que está em causa?
İsmi bu muydu?
É esse o nome dela?
Kötü haber bu muydu?
Eram estas as más notícias?
- Bu muydu?
- Era isso?
- Sana saldıran adam bu muydu?
- Foi este homem que o atacou? - Sim, foi esse filho da mãe.
Bu muydu yani, bütün istediğin?
Era isto que querias?
Bu muydu yani?
É isso?
- Kullandığı kelime bu muydu?
Essas foram as palavras que ela utilizou? Sim.
Teklif ettikleri miktar bu muydu?
É essa a oferta? 210.
- Gördüğün adam bu muydu?
Era este homem?
Carlson'ın bahsettiği bu muydu?
Era disso que o Carlson estava a falar?
Picasso dosyasındaki sorun bu muydu?
Foi por isso que tiveste problemas com o caso Picasso?
Peki, beklediğin büyük skandal bu muydu?
Então é este o grande escândalo que querias?
Aklına ilk gelen şey bu muydu?
Foi essa a primeira coisa que te veio à cabeça?
Her şeyden sonra önemli olan tek şey bu muydu, Klaus'u yok etmek mi?
Depois de tudo o que aconteceu, isso é o que mais importa? Destruir o Klaus?
Dönmenin tek sebebi bu muydu?
Foi só por isso que voltaste?
Konu bu muydu?
Era isso?
Ne yani, bu muydu fikrin?
Não. Porquê? Era essa a ideia?
- Bu muydu düşüncen?
- É essa a ideia?
Hepsi bu muydu?
Só isso?
Heps bu muydu?
E assim ficamos?
O bu muydu?
É este?
Bahsettiğin dipsiz çukur bu muydu?
Era este o abismo do qual falavas?
New York'a taşınma nedeniniz bu muydu?
Foi por isso que se mudaram para Nova York?
Sormak istediğin bu muydu, Dedektif?
Há alguma coisa que queira perguntar-nos, agente?
Çünkü kendisi federal bir kaçak yaptığı her şey beni hedef gösterir ki bu da aşikâr bir soruyu akla getiriyor, niyetin bu muydu, Emmitt?
Ele é um fugitivo federal, e tudo que ele fizer pode comprometer-me. E, pergunto-me se não seria essa a tua intenção, Emmitt?
Senden aldığı şey bu muydu?
Foi isto que ela lhe tirou?
Demek istediğin bu muydu?
Era isso que estava me dizendo?
Vermek istediğin büyük ders bu muydu?
Essa é a sabedoria que queres passar?
Söylemek istediğin şey bu muydu?
É isso que me querias dizer?
İş tanımın bu muydu?
Descrição da função :
- Bu onun muydu?
- Eram dele? - Sim.
- Hoş muydu bu?
Não era uma gentileza?
Bu da benim suçum muydu? Üzgünüm.
E a culpa foi minha, desculpa.
Peki, evliliğin bitme sebebi bu muydu?
E foi por isso que o casamento acabou?
Yalan söylemede bu kadar iyi olsaydım hâlâ beni yakalamanın bir yolu olur muydu?
Se mentisse muito bem, ainda havia maneira de me apanhar?
Tüm bu saçmalıkları durdurmak için ikimizden birinin bir şeyler yapması gerekmiyor muydu?
Houve algum momento em que um de nós podia ter parado todo este disparate?
- Vay canına. - Soru muydu bu?
Isso é uma pergunta?
Bizim bu kötü şansımız olmasaydı, bizim hiç şansımız olur muydu.
Quando se tem má sorte, Não se tem sorte nenhuma.
Bu, "Size inanıyorum." deme yolun muydu?
Era a sua maneira de dizer "Eu acredito em vocês"?
- Bu soru muydu?
- É uma pergunta?
Yani bu adam olacakları biliyor muydu?
Então ele previu o que ia acontecer?
- İstediğim bu muydu?
Acha que era isso que eu queria?
Dan, erkek arkadaşın bu konuda bir şey biliyor muydu?
Dan, o seu amiguinho sabe disto?
Planın bu muydu yani?
Esse era o seu plano?
Çalışacağın büyü bu o muydu?
Era essa a magia que ia fazer?
- Oh, lanet olsun, bu köşe doğru muydu?
- É logo na esquina. - Não.
Bu kartı açtığında müzik çalıyor muydu?
Este cartão tocou música quando o abriste?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]