English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ F ] / Frank

Frank translate Portuguese

20,233 parallel translation
Frank'in ölümü incitici oldu.
A morte do Frank foi um choque.
Frank o sürücülerin çalındığını biliyormuş.
Frank sabia que aquelas unidades foram roubados.
Errinwright gerçekten Frank'i öldürtmüşse o zaman burada sen de güvende olmazsın.
Se Errinwright realmente mandou matar o Frank, então não estás a salvo aqui também.
Frank ve Pat McGann.
Frank e Pat McGann.
Sus Frank.
Cale-se, Frank.
Frank, kendine gel!
Frank, controla-te!
- Mainwaring mi?
- O Mainwaring? - O Frank.
- Frank. Dinlemiyorsun Arthur.
Não estás a ouvir, Arthur.
Frank'i biliyorsunuz.
Sabe como é o Frank.
Frank'le konuşmanı istiyorum.
Quero que fales com o Frank.
- Frank onu eve bıraktığını söyledi.
- O Frank disse que a levaste a casa.
- Çok çekiciymiş, Frank öyle dedi.
- Muito atraente, disse o Frank.
Beni tekrar sinemaya getirdiğin için sağ ol Frank.
Obrigada por me levares de novo ao cinema, Frank. Foi...
Bay Sponge söyledi, senin Frank'i öpmüş. Hem de dudaktan.
O Sr. Sponge disse que ela beijou o seu Frank e não na face.
Frank.
Frank.
Frank, Arthur nerede?
Frank, onde está o Arthur?
İyi geceler Frank.
Boa noite, Frank.
- Frank burada ne arıyor?
- O Frank? O que faz aqui?
- Frank, içki içmişsin.
- Frank, esteve a beber.
- Frank!
- Frank!
Cidden Frank, bunu nasıl yaparsın?
Sinceramente, Frank, em que estavas a pensar?
Seni kaybetmek istemiyorum Frank.
Eu não te quero perder, Frank.
Bilmiyoruz Frank.
Não sabemos, Frank.
Sessiz ol Frank.
Cala-te, Frank!
Frank için geldim.
Trata-se do Frank.
Gerçekten beni ve Frank'i terk mi ediyordun?
Ias mesmo deixar-me a mim e ao Frank?
Benim yerim burası bir tanem, senin ve Frank'in yanı.
A minha vida é aqui contigo, querida, e com o Frank.
Aklını başına topla Frank.
Não sejas parvo, Frank.
- Frank, hayır!
- Frank, não!
Frank!
Frank!
Frank, canı tehlikede olan Betty Grable değil.
Frank, não é a Betty Grable.
İIk kocam Dr Frank Thornton Jenkins.
O meu primeiro marido, Dr. Frank Thornton Jenkins.
Merak etmeden duramıyorum, hayatım nasıI olurdu eğer Frank Jenkins ile hiç tanışmasaydım.
Fico a imaginar como teria sido a minha vida se eu não tivesse conhecido Frank Jenkins.
Frank'in iyiliği için Alex ve Mary öylece birlikte olamazlardı.
O Alex e a Mary simplesmente não podiam ficar juntos, para bem do Frank.
Kahrolası Frank Randall'ı kurtarmak için bu çılgınlığı teşvik ettiğine inanamıyorum.
Não acredito que encorajes esta loucura, tudo para salvar o maldito Frank Randall.
- Frank ne efsane ne de hergele.
O Frank não é um mito nem um cretino.
Frank...
Frank...
Frank Castle normal kurşunlarla tüm şehri yakıp yıkmıştı.
O Frank Castle desfez a cidade aos tiros e só tinha balas normais.
Beleş bir postaya ne dersin Frank?
Frank, queres uma à borla?
Frank Mankovich.
Frank Mankovich.
Ben Detektif Wankovick.
Sou o Detective Frank Wankovich.
Hikayen var mı Frank?
- Olá. - Tens uma reportagem, Frank?
Frank Bonneville, 365 Haber.
Sou o Frank Bonneville, para o 365 News.
Frank'in gelişini gördün mü, aynı James Bond gibiydi valla.
Reparaste quando o Frank chegou? A fingir que era o James Bond?
- Siz Frank Bonneville misiniz?
O senhor é o Frank Bonneville?
Tamam, teşekkürler.
Sim, obrigado. Frank.
Finch'le Frank gelmiş.
São o Finch e o Frank! Olá.
- Ben Frank.
- Sou o Frank.
- Frank Pike.
- Frank Pike.
- Frank?
- Frank?
- Hayır. Ama adım Frank, ismim gerçek yani.
Mas chamo-me mesmo Frank.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]