Hackett translate Portuguese
117 parallel translation
James K. Hackett, Richard Mansfield, William Gilette...
James K. Hackett, Richard Mansfield, William Gillette...
- Merhaba, Bayan Hackett.
- Olá, Sra. Hackett.
Bay Biederbeck, ben Hackett.
Mr. Biederbeck, meu nome é Hackett.
Kahretsin Hackett, hiç kimse o dağa yalnız gitmemeliydi.
Porra, Hackett, não deve ir para a montanha sozinho.
Hackett, burada assolist yok.
Hackett, não há não superior.
Hackett'ın kamyonunu.
O caminhão Hackett.
Hackett, sana ihtiyacım var!
Hackett, eu preciso de você! O quê?
Hackett, Baker öldüğüne göre, Diana'yı buradan sen götüreceksin.
Hackett, sem Baker, você tem que levantar Diana aqui.
Hackett, bavulunu kamyona koy.
Hackett, colocar sua mala no caminhão.
Ben de sizinle geleyim Bay Hackett.
'Vou com você, Mr. Hackett.
- Bölümün ne kadarını sildiniz? - Frank şimdi geldi. Durdurmak zorundaydık.
Frank Hackett acabou de chegar Tivémos de interromper o programa.
Fakat CCA 10 ay önce UBS'nin konrolünü ele geçirince Hackett bir anda her şeye hükmeder oldu.
Mas desde que a CCA assumiu o comando da UBS há 10 meses, o Hackett tem tomado conta de tudo.
Sen Sistem Grubu'nun başkanısın ve Hackett CCA'nın maşasından başka bir şey değil.
Você é o presidente do Grupo de Sistemas. O Hackett não é não é mais do que um pau mandado da CCA.
Eğer biraz sabretseydin Frank Hackett'in bu işte çok aceleci davrandığını ve departmanın yeniden düzenlenmesinin herkes, özellikle de sen Max, tatmin olmadan uygulamaya konulmayacağını söylecektim.
Se tivesse sido paciente, eu teria explicado que também achei que o Frank Hackett se precipitou, e que a reorganização da Divisão de Notícias não ia ser posta em prática, até que toda a gente, toda a gente, especialmente você Max, fossem consultados e concordassem.
Helen, Bay Hackett'in ofisini ara.
Helen, ligue para o escritório do Sr.Hackett.
Şimdi Frank Hackett'in ofisinden geliyorum.
Acabo de vir do gabinete do Hackett.
Bence Hackett kendi kazdığı çukura düşecek.
- Sim. Acho que o Hackett passou dos limites.
Hackett açıkça bir savaş başlattı.
Hackett está claramente a forçar um confronto.
CCA'nın Hackett'in küstahlığına pabuç bırakacağını sanmıyorum.
Acho que a CCA vai ficar preocupada... com a prepotência do Hackett.
Bu yüzden Hackett'i bir süre kendi haline bırakacağım.
Vou deixar a cabeça dele descansar durante um tempo.
Hackett'in CCA'dan destek almadan bu tarz kararlar vereceğini zannetmiyorum.
Suponho que o Hackett não daria estes passos... sem algum apoio interno na CCA.
Ve her mevkide Hackett'in adamlarını görmek istemiyorum.
E não quero o pessoal do Hackett, em todos cargos das Divisões.
Senin Frank Hackett'in adamı olduğuna dair söylentiler var.
De acordo com o jornal da caserna, és a garota por trás do Frank Hackett.
Artık yeni bir başkanımız var. 20. katta Bay Ruddy'nin ofisinde oturan Frank Hackett isimli bir adam.
Há um novo presidente, um homem chamado Frank Hackett, sentando na cadeira do gabinete do Sr.Ruddy no 20º andar.
Geçen hafta FBI'dan iki adam Hackett'in ofisine gelip bir mahkeme kâğıdı bıraktı.
Dois tipos do FBI apareceram no escritório do Hackett a semana passada e apresentaram-nos uma intimação.
Hackett FBI'yı resmen siktir etti.
Hackett mandou lixar o FBI.
Ben Bay Hackett.
Daqui fala Hackett.
Clarence, ben Frank Hackett.
Clarence? Aqui é Frank Hackett.
- Hackett, Londra'da.
- Hackett, em Londres.
Hackett'ın malzemeleri Valnecia'da.
O material do Hackett já está em Valência.
Selam, ben Paul Hackett.
Olá, fala o Paul Hackett.
Adım Paul Hackett.
Chamo-me Paul Hackett.
Cimri'yi sunar. Başrolde Buddy Hackett, Jamie Farr, Altın Dansçılar ve Mary-Lou Retton, Tiny Tim rolünde.
"Scrooge", com Buddy Hackett, Jamie Farr, os Solid Gold Dancers e Mary-Lou Retton no papel de Tiny Tim.
- Selam Bayan Hackett.
- Olá, Sra. Hackett.
Milton Hackett.
Milton Hackett.
Dr. Hackett'le yaptığımız seanslarda küçük iğrenç sırlarımızı... itiraf ederken yaşadığımız o aşağılanma.
A humilhação, a confissão dos nossos segredos ao dr. Hacket.
- Dr. Hackett'ın söylediği de buydu.
Era o tema do dr. Hackett.
Buddy Hackett ( mimikleri ile meşhur bir komedyen ) da öyle.
- Também o Buddy Hackett.
- Buddy Hackett mı?
- O Buddy Hackett?
İki Buddy Hackett, bir Pat Cooper ve biraz Lenny Bruce esprisi vardı.
Duas piadas de Buddy Hackett, uma de Pat Cooper e meia de Lenny Bruce.
- Hackett.
- Hackett. Olá.
- Ne var Bay Hackett?
Sr. Hackett, qual é o problema?
- Bay Hackett. - Neler oluyor?
- O que está a acontecer?
Ben muhtemelen Buddy Hackett gibi olacağım.
Eu provavelmente vou parecer o Buddy Hackett.
Hackett.
Hackett.
Hackett. Söyleyecek bir şeyi kalmamış, bey'fendi.
Não tem nada a dizer, senhor.
- Hackett şimdi içeri girdi.
Hackett acabou de chegar. - É a ABC de novo.
- Bay Hackett size ulaşmaya çalışıyor.
- O Sr.Hackett na linha.
- Bay Hackett'a söyle siktirsin gitsin.
- Diga ao Sr.Hackett que se vá lixar.
Siktir git Hackett.
Bem, Hackett, digamos... vá-se lixar.
Dr. Hackett.
Dr Hackett.