English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ I ] / Izledim

Izledim translate Portuguese

3,417 parallel translation
Ve şimdi ben de izledim bu da demektir ki sırada ben varım.
Agora, eu vi-o... o que significa que sou o próximo.
Ben de izledim, tıpkı Val gibi.
Eu vi-o, assim como a Val.
Videoyu izledim.
Eu vi o vídeo.
Dün gece Blaisdell'de dövüş maçı izledim.
Estava em Blaisdell ontem à noite, numa luta de MMA.
Mary Poppins'i 500 kez izledim.
Já vi Mary Poppins mais de 500 vezes.
Sixteen Candles'ı yeni izledim.
Acabei de ver "16 Primaveras".
Karşıya geçmeye çalışırken iyi adamlarımı kaybettim. O kötü manzarayı izledim. Elimden hiçbirşey gelmedi.
Perdi homens... bons homens, ao tentar passar, e depois ver um massacre, incapaz de...
Dün akşam bütün haberlerini izledim.
Assisti às reportagens dele ontem à noite.
Birtek ben mi "Kampüsteki Büyük Kanguru" yu izledim?
Sou o único que viu "Um Grande Canguru no Campus"?
- Köpek balığı hafta sonunu izledim.
Semana do Tubarão.
Onu buraya Owen Adasına kadar izledim.
Segui-o até esta ilha.
Yani temanız, "Mad Men'in tekrarını izledim ve marketten yengeç aldım." mı olacak?
Então o vosso tema é "vi uma reposição de'Mad Men'e comprei bolinhos de caranguejo no Trader Joes"?
- Ben daha çok izledim.
- Fui mais um espectador.
- Sizi izledim. - Abartıyorsun.
Vi o jeito que ela olhava para ti.
Çocuklar, biliyorsunuz yıllardır sizi bir fotoğraf makinesi ile izledim. Ve ilk defa bir fotoğraf karesine girdiğimi hissediyorum.
Sabem, todos estes anos estive a seguir-vos com uma câmara, e parece que agora entrei na foto.
Bunu birkaç kez izledim.
Já assisti a isso alguma vezes.
Linkleri izledim, haklıydın dostum.
Assisti aos links, tu estavas certo, meu.
Dokuz tane Dvd izledim. Hepsinde de Flora eğleniyordu.
Vi nove DVD's e a Flora parecia estar a divertir-se em todos.
Diğer adamların gelip gidişini izledim.
Vi outros chegar e partir.
O hâlde yalnızca ben izledim.
Então este sou apenas eu.
Bay Anne'yi dört kere izledim ben.
Vi "Mr. Mom" quatro vezes.
Esnemeni izledim, sonra küçük, şirin burun kaşıma hareketini izledim, sonra bir de şu senin her zamanki gıdaklıyormuş gibi çıkan sesini dinledim.
Bocejaste e depois deste uma coçadela engraçada no nariz e depois, fizeste... - Aquele estalinho.
Çünkü o kameralardan seni her gün ve her gece izledim, ve sen hiç durmadın... çünkü senin Başkan'ın kız arkadaşı olduğunu bilmiyordum.
Porque te vi naquelas câmaras dia após dia, e nunca paraste... Porque não sabia que eras a miúda do Presidente.
Avukat bayanı sorgularken ki kayıtlarını izledim.
Vi as cassetes em que está a interrogar aquela advogada.
Diyelim başka bir tedavi yöntemi izledim.
Vamos supor que segui outra linha de terapia.
Karakola girdi. Onu izledim.
Ele foi para a esquadra.
"The Italian Job" filmini iki kere izledim, tüm versiyonlarını.
Vi "Uma Saída de Mestre" duas vezes, ambas as versões.
Çünkü Yentl filmini izledim.
Porque vi o Yentl.
Grayson röportajını televizyondan izledim.
Eu estava a assistir à entrevista dos Grayson.
Onun gözümün önünde dövülüp vurulmasını izledim.
Eu vi-o ser derrotado e atingido.
Tamam, taksinin plakasını kullanarak Janvier'in kızı gibi davranan kadını, Hollywood'da bir apartmana kadar izledim.
Está bem, ao usar a matrícula do táxi, localizei a mulher que finge ser a filha do Janvier, até um apartamento em Hollywood.
Seni izledim. Çok konuşmuyorsun ama huzursuz bir zihnin var.
Não fala muito... mas tem uma mente inquieta.
O kızın videosunu izledim.
Eu vi o vídeo daquela rapariga.
Çıkmadan önce "Uygunsuz Dans" ı izledim.
Vi o "Dança Comigo" antes de virmos.
- Açık hava sinemalarında insan korku filmlerini izledim!
Vi filmes de terror humanos. Em cinemas drive-in.
Adamımız güvenli evden çıktığı zaman onu Capitol Hill'deki Pete's Diner'a kadar izledim.
Depois do nosso homem deixar o abrigo, segui-o até ao restaurante Pete em Capitol Hill.
- Haberleri izledim.
Vi as notícias.
Ödev yaptım, TV izledim.
Fiz os trabalhos de casa, vi televisão...
Tehlikeli insanları öldürdüm. Sevdiğim insanların kollarımda ölüşünü izledim.
Matei homens perigosos, e vi pessoas que amo, morrer nos meus braços.
3 gün önce onun öldüğünü izledim.
Há 3 dias atrás, eu vi-a morrer.
Seni ifade verirken izledim.
Eu vi o teu testemunho.
Grand ve Essex'e kadar arabayı izledim ama Kanal'ın güneyindeki trafik kameraları bozuk.
Segui-os até a Grand com Essex, mas as câmeras estão desligadas ao sul do canal.
- Filmini izledim.
- Vi o teu filme.
Oğlumun, sürekli hayal kırıklıklarıyla dolu bir gençliğe hapsoluşunu izledim.
Eu vi o meu filho ser aprisionado numa interminável adolescência de corações quebrados.
Federal savcıya Blake Rickford'un öldüğü gece hakkında yeminli ifade verirken seni izledim.
- Claro que é. Eu vi-te a prestar um depoimento ao procurador federal sobre a noite em que o Blake Rickford morreu.
Hayatım boyunca o adamı izledim ben.
Vi o tipo toda a minha vida.
Yola çiçek bıraktığın anı izledim.
Eu observei-te a colocar uma flor na estrada.
Bütün gece seni izledim.
Consigo sempre perceber um impostor.
İzledim.
Eu assisti.
Hızlı çekimde izledim.
Vi em alta velocidade.
- Ben emirleri izledim.
- Segui ordens.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]