English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ K ] / Karışma

Karışma translate Portuguese

1,824 parallel translation
- Sen karışma!
- Não se meta!
Lütfen bir iyilik yap ve bu konuya karışma.
Bestial. Faz-me um favor. Não te metas nisto, sim?
Bak şimdi, arkadaşım sen karışma.
Agora você, meu amigo... não se meta nisto.
Bekle. Karışma. Karışma ona.
- Espera, deixa-a, deixa-a.
- Sakın karışma, tamam mı?
Deixa-a, está bem?
Bu işe karışma, Bank.
Não se meta, Bank.
O yüzden karışma, şıllık.
Não se meta, cabra.
Sen karışma ufaklık! Bana bulaşma dostum! Başlatma şimdi...
Não te metas comigo, amigo!
Sen buna karışma.
Não te metas.
- Sen buna karışma.
- Não te metas.
- Sen karışma.
- Fica fora disto.
Chris'den başkasını istemiyor, bu yüzden karışma.
Ele só quer falar com o Chris, portanto, não te metas.
lanet olası topu bana ver gerisine karışma.
Passas-me o raio da bola, e sais da minha frente.
Artık bu işe karışma.
Estás fora.
Martha, sen karışma.
- Não te metas nisto.
Sen buna karışma lanet olası.
Fica fora disto.
Sen karışma!
Não encosta a mão nele!
Sen bu işe karışma!
Você fica fora disto!
Trucker sen karışma.
Trucker, não!
Sen karışma.
Fica longe disto.
Bu işe karışma, Darlene!
Fique fora disto, Darlene!
Sen karışma Drayton!
Fique fora disso, Drayton!
Sadece planımız seni içermiyor. - İşe karışma.
Nossos planos não envolvem você.
Dave, ya benimle gel, yada bana karışma, tamam mı?
Dave, ou vens comigo ou ficas de fora, está bem?
İşe karışma.
Não o provoques.
Sen karışma.
Fica apenas fora disto.
- Sen karışma, Jack!
- Não se meta nisto.
Sen buna karışma Jack!
Não te metas, Jack!
Tatlım, karışma bu işe.
Bebé, por favor, esquece.
Sen karışma, seni...
Não te metas nisto!
- Sen karışma!
- Não te metas nisto!
- Karışma, bende diyorsun?
- Então resolves isto?
Hayatıma karışma. Tamam mı?
Mantém-te longe da minha vida.
Bu işe karışma.
Fica fora disto.
Sabine, sen karışma.
Sabine, não resta mais nada.
- Sen bana karışma.
Cale-se!
- Sen karışma buna.
Não te metas nisto.
Bak, sahne adı kullanacaksan silahlı saldırıya karışma.
Se vais ter um nome de rap, não escolhas um ao calhas.
Bu da kan dolaşımına karışma sebebi olmalı.
Deve ter entrado na corrente sanguínea assim.
O karışma her ne ise, Kendi sinyalini yollaması için bizim sinyalimizi engelliyor.
O que quer que seja a interferência, está a bloquear a nossa capacidade de enviar a nossa transmissão.
- Sen karışma!
- Não te metas!
Kimsenin işine karışma. Duydun mu?
Mete-te na tua vida, ouviste?
Tabii. Bir dakikalığına buna karışma.
- Não te metas nisto.
- Size karışma gibi bir niyetim yok.
Eu só... não aguento ficar lá fora.
Karışma sen. Gel buraya.
Não te metas.
- Karışma dedim sana.
- Disse-te que não te metesses.
Göçmen Bürosu'nda o adamların oğulları üzerinde çalışma yürüten bir adamım var. Keskin nişancı biri çıkar mı diye.
O meu contacto na Imigração está a investigar os que tiveram filhos e quais é que eram bom atiradores.
Karışma.
Não te metas onde não és chamado.
Muhtemelen ani bir tartışma çıkar.
Potencial situação de discussão.
- İşe karışma.
Muito bem.
Sen karışma, meraklı hergele.
Filho da mãe barulhento.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]