Kokuyu alıyor musun translate Portuguese
194 parallel translation
Kokuyu alıyor musun?
Agora desce.
Kokuyu alıyor musun?
Sente este cheiro?
- Nona... - Kokuyu alıyor musun?
- Sentes esta fragrância?
Kokuyu alıyor musun?
Cheiras?
Kokuyu alıyor musun?
Você sente o cheiro?
Kokuyu alıyor musun?
Sentes o cheiro?
Sen de kokuyu alıyor musun?
- Não te cheira a nada?
Kokuyu alıyor musun?
Sentes este cheiro?
- Kokuyu alıyor musun?
- Sentes o cheiro?
- Kokuyu alıyor musun?
- Estás a sentir este cheiro?
Kokuyu alıyor musun Ralph?
Cheiras isto, Ralph?
Tanrım, burası ne kötü kokuyor, kokuyu alıyor musun?
Meu Deus, que mau cheiro!
- Her sarhoş olduğunda bunu yapıyor. - Kokuyu alıyor musun?
Faz sempre isto quando está bêbado.
Phoebe, kokuyu alıyor musun?
Phoebe, estás a sentir este cheiro?
Kokuyu alıyor musun?
Estás a cheirá-la?
Kokuyu alıyor musun?
Estás a cheirar?
Kokuyu alıyor musun Grissom?
Cheiraste isto, Grissom?
- Kokuyu alıyor musun?
Estas a cheirar isso?
Kokuyu alıyor musun?
Consegues cheirar isto?
Kokuyu alıyor musun? Sidik şehrine hoş geldiniz. İşemek için tuvalet bulmak ne kadar zor?
Tão difícil é encontrar um váter para jogar uma mijada?
- Sen de kokuyu alıyor musun?
Consegue cheirar isto? Cheirar o que?
Kokuyu alıyor musun Brady?
Estás a cheirar, Brady? É um lilás.
Tanrım, şu kokuyu alıyor musun?
Que horror. Não te cheira a nada?
- Kokuyu alıyor musun?
- Estás a cheirar isto?
Kokuyu alıyor musun?
Consegue sacar?
Kokuyu alıyor musun?
Está sacando?
- Kokuyu alıyor musun?
- Não te cheira a nada?
- Kokuyu alıyor musun?
- Sente o cheiro?
- Kokuyu alıyor musun?
- Consegue cheirar isso?
Kokuyu alıyor musun?
Não te cheira a qualquer coisa?
Kokuyu alıyor musun?
Consegues sentir?
Çok fazla hıyar turşusu var. Kokuyu alıyor musun?
Tem demasiado picle de pepino.
Hey, Tommo! Kokuyu alıyor musun?
Hei, Tommo, sentes este cheiro?
- Hadi gel, buradan çıkabiliriz. - Canım yanıyor.Kokuyu alıyor musun?
Estás a cheirar?
Kokuyu alıyor musun?
Consegues cheirar?
- Kokuyu alıyor musun?
- Ei, estás a cheirar isso?
Kokuyu alıyor musun, Flack?
- Sentes este cheiro, Flack?
Kokuyu alıyor musun?
Estás a cheirar isto?
Kokuyu alıyor musun?
Cheira-te a fumo?
Kokuyu alıyor musun?
Sente o cheiro?
Kokuyu alıyor musun, Teddy?
Estás a sentir este odor, Teddy?
Hey, kokuyu alıyor musun?
Ouve, estás a cheirar?
- Sen de kokuyu alıyor musun?
- Não te cheira?
- Adamım, kokuyu alıyor musun?
- Meu, estás a sentir o cheiro?
Kokuyu alıyor musun?
Consegue cheirá-la?
Kokuyu alıyor musun?
- Consegue cheirar?
Oh, kokuyu alıyor musun?
- Cheira-te a decomposição?
Sensin kokuşuk! Tatlım, kokuyu alıyor musun?
Querida, consegues cheirar isto?
Alıyor musun şu kokuyu?
Não sentes?
Şu kokuyu alıyor musun?
Cheiraste estes vapores?
- Kokuyu alıyor musun?
Sentiste este cheiro?