Mod translate Portuguese
137 parallel translation
Gerçekten güvenli tek isim Ernest.
MOD O único nome que se safa é mesmo Ernest.
İstasyon 2, koordinatların kontrolü, mod 4.
Estação 2, confirmar coordenadas, modo 4.
Savunma Bakanlığı bunun ihtiyati bir tedbir olduğunu açıkladı.
O MOD refere que é apenas uma prudente medida de prevenção.
Clarence Williams gibi mi?
Como Clarence Williams III do Mod Squad?
- Neyle? - Mod dengeleyiciyle.
Tenho que Ihe propor algo.
Ve içine girdiğin o korkunç mod...
E esses humores terríveis que tu tens...
The Mod Squad'daki zenci adam mıydı o?
Era o negro do The Mod Squad? Mr.
Neredensin sen, The Mod Squad'dan mı?
Estiveste nos The Mod Squad?
Böyle korkunç görünüyorum.
Ainda pareço com o Link, de "Mod Squad".
Biraz.. doğru mod o değil gibi.
É... sabes, não é a disposição certa.
Peki doğru mod ne?
E qual é disposição certa?
Mod f ( x ) kare dx.
... f ( x ) ao quadrado, dx.
Faz silahlarını döner bir mod için tekrar programladım, ancak kuşkum Borg'ların buna kolayca adapte olabileceği yönünde.
Reprogramei os phasers para uma modulação rotativa Mas suspeito que os Borgs irão se adaptar rápido
Sesli mod devrede.
Iniciando o modo verbal.
Bu bir mod. 1.06 kilohertz.
Este é o modo 1 : 0,06 kHz.
Mod 2.
Modo 2...
Şimdi de Mod Çetesi'nde miyiz?
Uma série policial?
Alfa Çeyreği'ne sağ salim ulaşmak, ama bunu yaparken, bu büyük sorunu da halletmemiz gerekiyor... ve şu andan itibaren, enerji muhafaza etmek için, gemiyi gri mod altında idare edip, vardiya personel sayısını yarıya düşüreceğiz.
Retornar ao Quadrante Alfa, sãos e salvos. Mas aqui estamos enfrentando este problema. O que significa que devemos conservar nossa energia... mantendo a nave em neutro, fazer mudanças mais seguidas em turnos.
Gözle görünür, mach 1-x panoramik mod.
Modo panorâmico ocular.
"Pantolonu Sev, Beynini Sev." 60'ların kloş görüntüsü ile yeni modern görünüm arasında fark vardı ; daha pratik, şık ve başarılı giyim vardı.
Éssa era a diferença entre o estilo dos anos 60, e a nova imagem Mod, rápida, arrumada e moderna.
- Mod Squad olcağız.
- Vamos ser o esquadrão Mod.
Kişisel mod ayarlandı.
Modo de privacidade.
Doruk noktası ise, midene bir tekme yemek ve sonra "mod" gübresiyle dolu bir havuza düşmek gibidir.
O Clímax é como receber um pontapé no estômago... e depois cair numa piscina cheia de excrementos de mod.
Mod gübresi mi?
Excremento de mod?
Mod, kokarcaya benzeyen, fakat çok daha etkili bir varlıktır.
Um mod é parecido com as vossas doninhas. só que muito mais potente.
O Mod Squad'daki Linc ve Julie'ydi.
Era o Linc e a Julie no "The Mod Squad".
Babanı başka bir yerde saklamak yerine Goldmember 1975'te saklanıyor, böylece...
HANGAR DE VIAGEM NO TEMPO MOD, Em vez de esconder o teu pai num local longínquo qualquer, o Goldmember está a escondê-lo em 1975, por isso os nossos projectistas conceberam este veículo para viajar para os anos 70.
Çok şükür, nihayet Mod Squad da geldi!
Ah, graças a Deus, é a Mod Squad.
Bakanlığa diye diye dilimde tüy bitti ama alayı şerefsiz.
Eu tenho gritado com os do MOD, mas tu sabes que pulhas snobes eles são por lá.
MOD bize destek oluyor. ( MOD : maliye gibi bir kurum )
O MOD credita o nosso banco.
Bize MOD şifrelerine veya ajanların hesaplarına kolaylıkla ulaşmamızı sağlıyor.
Eles permitem-nos acesso para creditar ou debitar as contas do MOD ou as contas dos agentes com facilidade protegida.
Johnny Marks MOD'nin hesaplarına ulaşırsa, sahip olduğumuz her ajanın ve onları yönlendirenlerin isimlerini öğrenecektir.
Se o Johnny Marks aceder ás contas do MOD, ele consegue os nomes de cada informador e espião que este governo tem.
İki yıl önce sizlere ömür.
Ela deve ter irritado alguém no MOD. Morreu há dois anos atrás.
- Mod-sat ekranına erişiyordu.
- Está a aceder a um ecrã do satélite.
Bu garip değil. Bütün gece mod-sat'teydik.
Bem, passámos toda a noite a trabalhar com o satélite.
ÖT takımı, anlamı elbette, ölüm tacirleri,... Ölçülülük Konseyi'nden Polly Bailey ve silah işletmelerinin akıl hocası topluluğu Güvenlik'ten Bobby Jay Bliss'den oluşmakta.
"O Esquadrão MOD, que significa, Mercadores da Morte, é composto por Polly Bailey do Conselho de Moderação e Bobby Jay Bliss da Sociedade Para Progresso das Armas e Efectivo Treino dos Jovens, SAFETY"
ÖT takımı hâlâ her hafta buluşuyor.
O Esquadrão MOD continua a encontrar-se todas as semanas.
O mod da değilim diyelim.
Digamos que já não estou no espírito.
Modern Barbie.
A Judy Mod.
O çok...
Ele é o mod...
Pardon Mod, beni dinliyor musun acaba?
Desculpa. Então, Mod. Está escutando algo que estou dizendo?
Mod!
Mod!
Mod ben embesil bir bebek gibisin.
Mod! Está parecendo um bebê mongolóide.
Kaos teorisi gerçek olarak, rastgele bir şeylerin taban dizisini bulmaktır. Mod.
A teoria do Caos é sobre achar um certo padrão... em coisas randômicas.
Mary Clarence mi? "The Mod Squad" daki lll.
Mary Clarence?
Sinyaller artık çift yönlü, yankı alanından kaynaklanan mod bozulması böyle dengeleniyor. Evet, bu çok etkileyici.
Modo estabilizador.
Bir mod dengeleyici.
Sou consciente disso, senhor.
- The Mod Squad'dakini mi?
Da "Mod Squad"?
SB bunun açığa çıkmasını istemiyor.
A MOD quer discrição.
Mod, benimle gel.
Vem comigo.
Burada konuştuğumuz...
Mod.