Ona aldırmayın translate Portuguese
61 parallel translation
Ona aldırmayın.
Näo se deixe enganar.
Ona aldırmayın, çok iyi olacaksınız.
Sai! Não lhe liguem, porque vão-se sair todos bem.
Ona aldırmayın bayan.
Não ligue.
Ona aldırmayın, latife ediyor.
Não ligue para ele, está só a brincar.
- Ona aldırmayın efendim.
- Não lhe ligues.
Ona aldırmayın efendim, o de...
Não lhe ligues, é doi...
Katolik değilsiniz. - Ona aldırmayın. O manastırda altı yıl kilitli kaldı.
Ele esteve fechado no mosteiro durante seis anos, e não sabe o que faz.
Ona aldırmayın.
- Ignore-o.
Ona aldırmayın, İngilizceyi yeni öğreniyor.
Não lhe ligue, está a aprender a falar inglês.
Özür dilerim, ona aldırmayın.
Não lhe ligue...
Ona aldırmayın bayım, o sarhoş.
Não ligue para ele, está bêbado.
Ona aldırmayın. O sarhoş, hepsi bu.
Não lhe liguem, é do vinho.
- Nate! Siz ona aldırmayın.
Esqueça isso.
- Ona aldırmayın siz.
- Não se preocupem com ele.
Ona aldırmayın.
Não se preocupe com ele.
- Ona aldırmayın.
- Não lhe deis ouvidos.
- Siz ona aldırmayın. Saydığı isimler bitmez.
Não lhe ligue, senão ele não se cala.
Ona aldırmayın, devam ediyoruz.
Não lhe liguem. Vamos em frente.
- Ona aldırmayın.
Arrebente lá a porta.
- Siz ona aldırmayın.
- Não olhes para ele.
Ona aldırmayın, eskiden irlandalıydı.
Não lhe ligue, ele costumava ser Irlandês.
Ona aldırmayın.
Não ligue.
Ona aldırmayın.
Não lhe ligues.
Ona aldırmayın doktor.
Ignore-o, doutor.
Ona aldırmayın.
Não lhes preste atenção.
Ona aldırmayın, Binbaşı.
Ignore-o, Major.
Ona aldırmayın.
Não prestes atenção à Srta. Boca Suja.
Ona aldırmayın.
Não se importe com ele.
Siz ona aldırmayın.
ignorem-no.
Ona aldırmayın.
Ignora-o.
Ona aldırmayın.
Ignorem-no.
Siz ona aldırmayın.
Não se importem. Ele...
Ona aldırmayın. Ailesinde bu şekilde doğan ilk insan.
Não lhe ligues, ela é a primeira na família nascida dentro de quatro paredes.
- Ona aldırmayın ben hemşireyim.
- Fantástica.
Ona aldırmayın. O...
Não lhe ligues por ele...
- Ona aldırmayın.
Ignora-a.
Ona aldırmayın Senatör Organa bir kız olsa da, Padme şaşkınlık yaratmak için kendini biraz zayıf göstermeye bayılır.
Não lhe ligue, Senador Organa. Mesmo quando era nova, a Padmé subestimava as suas forças. Ajuda-a a manter o elemento de surpresa.
Ona aldırmayın.
Não lhe ligue.
Ona aldırmayın.
Não lhe dês ouvidos!
- Ona aldırmayın siz.
Não lhe ligue.
Ona aldırmayın.
Andem normalmente.
Aldırmayın ona.
Não façam caso.
Ona aldırmayın!
Enchemos a banheira de calda de chocolate e vodca!
Ona aldırmayın, baylar.
Peço que lhe perdoem.
Oh, ona aldırmayın, akşam yemeği için odun kesiyor.
Não lhe prestem atenção.
- Aldırmayın ona.
- Não lhe liguem.
Ona aldırmayın!
Enchemos a banheira de calda de chocolate e vodka!
Gerçekten, Siz ona aldırmayın, Bay Farnsworth.
Farnsworth. - Encantado.
Siz ona aldırmayın, ben onu kapatırım.
Eu desligo-o.
- Siz ona aldırmayın.
Não lhe dêem.
Siz ona aldırmayın.
Era gira.
aldırmayın 23
ona aşığım 44
ona aşık mısın 59
ona aşık oldum 18
ona anlat 18
ona aşıksın 19
ona aldırma 41
ona aşıktım 18
ona aşığım 44
ona aşık mısın 59
ona aşık oldum 18
ona anlat 18
ona aşıksın 19
ona aldırma 41
ona aşıktım 18