English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ O ] / Oyleyse

Oyleyse translate Portuguese

28,747 parallel translation
Öyleyse azat belgesi almak için o paranın birazıyla iş kurmayı isterim.
Então, gostaria que algum desse dinheiro começasse a trabalhar para me arranjar documentos...
Öyleyse mallarınızdan kâr elde edin.
Então, lucre com aquilo que possui.
10.000 öyleyse.
Sejam 10 000 dólares.
Öyleyse bana zararımı kuruşu kuruşuna telafi etme fırsatını sağlayacak cesaretinizin olduğunu varsayıyorum.
Então, presumo que a sua coragem me permita uma oportunidade para recuperar as minhas perdas, cêntimo por cêntimo.
- Öyleyse köleleri de olsa gerek.
- Então, deverá ter escravos.
Öyleyse silahını alabilir miyiz?
Então, podemos ficar com a sua arma?
- Öyleyse izle bakalım.
Então, vigia-o.
Öyleyse Neith Hank'i grup için önemli bir yerde tutuyor olabilir.
Se for este o caso, então, talvez a Neith tenha o Hank preso numa localização que era importante para o grupo.
Öyleyse kendisini kefaletle serbest bırakmak için buradayım.
Então, estou aqui para pagar a caução.
- Gidelim, çocuklar. - İyi öyleyse.
- Vamos embora, rapazes.
Pekala, onu önceden tanımadığın yalanı ne, öyleyse?
Então, porque mentiu sobre conhecê-la?
Öyleyse, ne yapıyoruz, Yüzbaşım?
E o que fazemos agora, capitão?
Öyleyse, o zaman birlikte çalışmanın bir yolunu bulmalısınız.
Então, vão ter de arranjar maneira de trabalhar em conjunto.
Asla çocuk yapma tabii zaten yoksa, öyleyse de özür dilerim.
Nunca tenhas filhos... A não ser que já tenhas, e nesse caso, lamento.
Öyleyse kendine kaçış yolu bulmakta özgürsün.
Então, fica à vontade para planeares a tua fuga.
Eğer öyleyse, ilk hasta onlardan biri olabilir.
Se for esse o caso, então, um deles pode ser o verdadeiro "paciente-zero".
Öyleyse neden buradasın?
Porque estás aqui?
Eğer öyleyse Bayan Codwell, binadan yapılan bu yazışmalar sizin ofisinizden gelmiş olmalı.
No seu escritório. De facto.
Eğer öyleyse Bayan Codwell, binadan yapılan bu yazışmalar sizin ofisinizden gelmiş olmalı. Doğru. Doğru.
A verdade é que encontrar inspiração para descer ao nível dos pedestres é muitas vezes o meu maior desafio.
Öyleyse, o şimdi burada.
- Agora está aqui.
Öyleyse Juliette...
Então a Juliette...
Oh, aman Tanrım! Öyleyse ne yapıyoruz?
O que é que fazemos?
Öyleyse neden seni her gece ziyaret ediyor?
Então, porque te visita noite após noite?
Öyleyse... Beni tekrar yere mi yapıştıracaksın?
Então vais voltar a atirar-me ao chão?
Öyleyse bunu yapamayacak birine yazdırabilirsin.
Dá isso a um dos tipos que não sabe fazer isto.
öyleyse benim psiko analizimi bırak içinde kırılan neyse onu bul.
Talvez devesses parar de me analisar e descobrir o que há de errado contigo.
Pekala öyleyse oradan başlıyoruz. - Hiç yorulma.
Bem, então será por aí que começaremos.
Pekala, öyleyse diğer telsizler nerede?
Está bem, então, onde é que estão os outros rádios?
Öyleyse daha çok test yap.
Então, efectuaremos mais testes.
Öyleyse neden bahsediyor?
Então, está a falar de quê?
Öyleyse onu ilk önce senin bulmanı tavsiye ederim.
Recomendo sinceramente que o encontres primeiro.
Eğer öyleyse tüm bu hazırlık ve çaba sonrası fazlasını isteyecek.
Bem, se for esse o caso, Jack, toda esta preparação e esforço, ele agora sentiu-lhe definitivamente o gosto.
Eğer öyleyse iyi bir sebebi vardır.
Bom, se tem, deve ter uma boa razão.
Eğer gerçekten öyleyse burada olacak durumda değildi.
Se assim for, não podia estar aqui.
- Öyleyse harita yapmanın ne anlamı var?
E porque é que fariam um mapa?
Öyleyse bulduk!
- durante centenas de anos.
Öyleyse onu ne kadar çabuk bulursam o kadar iyi.
Temos de encontrá-lo o quanto antes.
Bu harika olurdu. Görüşürüz öyleyse.
Vai ser fantástico, até logo.
- İngilizce öyleyse. Nasıl yardımcı olabilirim?
Então será em inglês, como posso ajudá-los?
Öyleyse yanlış yerdeyiz.
Isso significa que estamos no lugar errado.
- Öyleyse tanrının kutsamasıyla Grimm'i bulmaya gidin.
Então vão, com a bênção de Deus, encontrem o Grimm.
Öyleyse...
Então...
Öyleyse senin gözyaşlarını dindirmem gerek.
Então vou secar as tuas lágrimas.
Öyleyse patronuna söyle o tam bir yarrak.
Então, diz ao teu patrão que é um cretino.
Eğer öyleyse hazır olacağız.
Se for, estaremos preparados.
Ne öyleyse?
Então, o que é?
Öyleyse... ne oldu ona?
Então o que lhe aconteceu?
Öyleyse karar alındı.
Um exorcismo será.
Öyleyse, onu şeytan çıkartmadan uzak tutmalıyız.
Bom, então, só temos de a manter longe deste exorcismo.
Öyleyse ben hazırım diyorsam, hazırım demektir.
Então, quando digo que estou preparada estou preparada.
Öyleyse çok kısa bir nakil olacak, tamam mı?
Então, será uma transfusão muito curta, está bem?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]