Pek iyi görünmüyor translate Portuguese
236 parallel translation
Mesela şu indirdikleri arabaya bak. Pek iyi görünmüyor her an düşebileceğini tahmin edebilirsin.
da forma que desce esta carroça vai perde-la.
Pek iyi görünmüyor, Roy.
Não tem bom aspecto.
Dün antrenmanlarda yolda kaldı ve hâlâ pek iyi görünmüyor.
Ele estava preso, nos treinos, ontem, e ainda não parece estar bem.
Bu bana pek iyi görünmüyor.
Não me parece que seja bom.
Şey, burada durum pek iyi görünmüyor.
Bem, não me parecem nada bem.
- Pek iyi görünmüyor, saat neredeyse 4 : 00.
Isto está mal, avozinho.
Pek iyi görünmüyor.
Não está nada bom.
Sağlığınız pek iyi görünmüyor.
Não parece gozar de boa saúde.
Bu şekilde bakınca pek iyi görünmüyor.
Não me parece lá muito excitante descrita dessa maneira.
- Victor pek iyi görünmüyor.
- O Victor não parece estar muito bem.
Bugün pek iyi görünmüyor.
Ele hoje não está muito bem.
- Bu pek iyi görünmüyor.
- Isto não tem boa pinta.
- Evet, Beş Paralık, bırak. - Pek iyi görünmüyor.
Ele não está com bom aspecto.
Bak, Dal... eee ben bu tarz şeylerden pek anlamam, ama... eee ama pek iyi görünmüyor.
Olha, Dal, não percebo destas coisas... mas ele não me parecia muito bem.
Bu pek iyi görünmüyor.
Soa-me a desastre.
Pek iyi görünmüyor.
Ele nà £ o està ¡ muito bem.
Pek iyi görünmüyor.
Está bastante mal.
Ve pek iyi görünmüyor, Jimmy.
E está feio, Jimmy.
Pek iyi görünmüyor değil mi?
Isto não está a correr muito bem, pois não?
- Pek iyi görünmüyor, değil mi?
- Está em mau estado, não?
Pek iyi görünmüyor.
Ele não parece muito bom.
Pek iyi görünmüyor.
O prognóstico não é bom.
Pek iyi görünmüyor.
Não sei, a coisa está feia.
Sağlığı da pek iyi görünmüyor.
E não vem com muito boa cara.
- Pek iyi görünmüyor, değil mi? - Bu o adam!
- Não tem bom aspecto.
Yeni hava durumu sunucumuz pek iyi görünmüyor.
Parece que a nossa pequena do Tempo não se sente bem.
İğrenç. Şu giden pek iyi görünmüyor.
Aquela não parece muito realizada.
Durumun pek iyi görünmüyor.
Não é lá boa coisa.
Seabourn Legend'in durumu pek iyi görünmüyor galiba.
Senhor Juliano, parece que o navio não está muito bem.
Pek iyi görünmüyor. Merak etme... Yapma şunu!
Não me parece bem.
- Durum pek iyi görünmüyor, değil mi?
- Não parece bom para o Oz, pois não?
Pekala, bu pek iyi görünmüyor.
Isso é que é ver o lado positivo!
Pek iyi görünmüyor.
- Não parece ser boa.
Sanırım arkadaşın pek iyi görünmüyor.
Eu digo. O seu amigo não está bem.
Durum pek iyi görünmüyor.
Aquilo não parece bom.
- Pek iyi görünmüyor.
- Isto não parece bom.
- Pek iyi görünmüyor. - Ne?
- Não está com grande aspecto.
Pek iyi görünmüyor, değil mi?
Chefe, ainda não encontrámos pistas.
Pek iyi görünmüyor.
Ele não parece muito bem.
- Çorban pek iyi görünmüyor.
- A sopa não parece muito boa.
Durum pek iyi görünmüyor dostum.
A coisa está preta, amigo.
Bak, Paige, geçmişine bakılınca, bu pek iyi görünmüyor.
Olha, Paige, com o historial dela, isto não a favorece.
Ama pek iyi görünmüyor...
Mas ele não parece bem.
Büyülü Siyah Top bile "Pek iyi görünmüyor." dedi.
Até a Bola 8 Mágica disse que as perspectivas não são boas.
O, pek de iyi görünmüyor.
- Não tem bom aspecto.
Gözüme pek de iyi görünmüyor.
Não vejo nada tão lindo aqui.
Aramızdan bazıları bu sorunun cevabını merak ediyorlar ve benim durduğum yerden durum pek de iyi görünmüyor.
Há alguns de nós que gostariam de saber a resposta disto e eu sou um deles. Não está parecendo uma estrela.
Pek de iyi görünmüyor. Bu sene bu adamlarla tamamen siçtik.
Não me parece em grande forma.
Belli ki, bu genç hanımın durumu bu şartlar altında pek de iyi görünmüyor.
Esta jovem parece muito pior com a mudança de circunstâncias.
Bay Lacey için durum pek de iyi görünmüyor.
Quanto tempo é preciso para pagar um erro, um mau passo na vida?
- Pek de iyi görünmüyor.
Ele não parece estar bem.