Sekizde translate Portuguese
697 parallel translation
Ve sekizde bana yiyecek bir şeyler getir.
E traz-me mais comida às oito.
Bu gece saat sekizde.
Às 20 : 00.
Sekizde kapı çalacaktı ve kim olduğunu düşünmeden bilecektim.
Às oito tocaram a campanhia e soube em seguida quem era.
Diyordum ki 4 Temmuzda Key West'te... üç yıl önce saat sekizde...
Só falava em Key West, no Quatro de Julho, há três anos, às 20 : 00. Consegui.
Saat sekizde.
Sai às 8h00.
Sekizde.
Às oito horas.
- Sekizde burada ol.
- Esteja aqui às 8.
İlk gösteriniz bu akşam saat sekizde. Orada olun yoksa mahkemeye veririm.
A vossa primeira actuacao e esta noite, as oito.
Yerli oğlan, sekizde üç km, 34 ve beşte iki saniye. Bir dakika.
Native Boy, três quintos de quilómetro, 34 segundos e dois quintos.
Cookie, arabaları ayarla, bu akşam saat sekizde biraz eğleneceğiz.
Certo, porque não arranjam uns carros... e nos divertimos esta noite por volta das oito horas?
Saat sekizde.
- Às oito horas?
Benim süitte saat sekizde içki, sekiz buçukta da yemek yiyeceğiz.
Os cocktails são às oito e o jantar às 8h30, na minha suite.
Tam sekizde orada ol.
Às oito horas. E seja pontual.
Pek sayılmaz, sekizde birim Çeroki, geri kalanım İskoç ve İngiliz.
Não muito... sou um oitavo Cherokee e o resto galês e inglês.
Nasıl olsa maç sekizde başlıyor.
O jogo não começa antes das 8.
- Yanılıyor olabilirim ama- - Saat sekizde olması gerek, yedi değil.
- Posso estar enganado, mas... - Eram 8 da tarde e não 7.
Saat sekizde işten çıkıp, eve gidip yattım.
Saí do escritório às 8 : 30 e fui directamente para casa e para a cama.
Sekizde, altı değil.
- Sim. Na oito, não na seis.
Guadalupe'nin kuzeyindeki kilise - saat sekizde
Na Missão a norte de Guadalupe ás 8 horas
Seni saat sekizde alacağım.
Virei buscá-la às oito.
Seninle saat sekizde görüşürüz.
Vejo-te às oito.
Saat sekizde bir tren var, ona binip git.
Há um trem às 8 : 00. Siga nele.
Her akşam tam sekizde bu bilardo salonuna gelir.
Ele vem a este salão todas as noite às 8 : 00 em ponto.
Jane, yemek sekizde.
Jantar ás oito, por favor, Jane,
Seninle yemek yemek için sekizde gelmiş olmalı. Geleceğini tahmin etseydim, geceyarısına kadar da beklerdim.
Se eu soubesse que ela vinha, tinha esperado até à meia-noite.
Dersler sabah sekizde başlıyor.
As classes da manhã são às 8.
Sekizde tekrar arayacak.
Tenta outra vez às oito.
Saate sekizde yemek yesin diye dışarı çıkardım.
Às 8 horas, o deixei sair para comer.
Her araç için sekizde bir hisse mi yoksa erkeklere beşte bir hisse mi?
1 / 4 pra cada carro... A contar com o camião, ou 1 / 5 pra cada um.
Sonuç olarak herkesin sekizde bir hissesi var.
Somos 8, dividimos por 8.
Fransa piskoposu şehrin anahtarını yarın sabah sekizde, katedralde krala teslim edecek.
O bispo entregará as chaves da cidade para o rei na Catedral.
Ellen sekizde dedim ve daha saat sekiz olmadı.
Ellen, eu disse as 8 horas, e sera as 8 horas em ponto.
milimetrenin sekizde biri kadar ufak parçalara ayrılarak gömülmüş.
foram totalmente enterradas sob partículas... com um oitavo de milímetro.
Sabah saat sekizde buluşup hepsini inceleriz.
Encontramo-nos às oito da manhã, para revermos tudo.
Son zil sekizde.
Último sinal, às oito.
Saat sekizde ranzasında olmayan, geceyi hücrede geçirir.
Quem não estiver no beliche às oito vai para o "caixote".
Joey sekizde demişti.
Às oito, disse a Joey.
Günde iki defa yemek verilir... sabah sekizde, öğleden sonra dörtte.
Vocês comem duas vezes às oito da manhã e às quatro da tarde.
sabah sekizde işe başlayıp geç çıkarım azıcık paraya talim ederim... en iyisi bu konuyu bir daha düşüneyim... yetmişime geldiğimde ne olacak?
pegar às oito, acabar tarde, é melhor pensar nisto... é melhor pensar nisto outra vez que vai ser de mim aos 70 anos?
- Sekizde, benim büromda.
- No meu consultório às oito horas.
Gemiyi yakalamak için bu gece sekizde gitmelisin.
Terá de partir hoje às 20 h, se quiser embarcar.
Yarın sabah sekizde gelsin.
Diga-lhe para vir amanhã, ás 8 : 00.
Saat sekizde bize katılacaktı.
Sim, ela tinha pensado em juntar-se a nós às oito horas.
Bay Frizelli'ye söyleyin, sekizde oradayız.
Diga ao Sr. Frizelli que nos veremos às oito.
- Bu akşam sekizde.
- Hoje ás oito.
Yarın bizimle eve dönmek istiyorsan tam sekizde burada ol.
Se queres ir para casa connosco amanhã, está aqui às oito em ponto.
Saat sekizde.
20h?
Saat sekizde ne yapıyorsun?
Que fazes hoje à noite?
Çok güzel görünüyorsun. Saat sekizde.
Ponha-se bonita.
Saat sekizde.
- Às 08h00!
Yarın sabah saat sekizde.
Até amanhã às oito.