English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ T ] / Tanıyorum onu

Tanıyorum onu translate Portuguese

2,855 parallel translation
19 yaşımdan beri tanıyorum onu.
Conheço-a desde os 19 anos.
Onu biliyorum. Kumar oynadığım zamanlardan tanıyorum onu.
Eu ouvi falar dele, quando andava a jogar.
Sanki bir yerden tanıyorum onu.
Ele parece-me familiar.
Onu tanımıyorum.
Não sei quem é.
Onu tanıyorum.
Eu conheço-o.
Serena'yı uzun zamandır tanıyorum. Sen onu zorlamadıkça beni böyle baltalayacağına inanamıyorum.
Custa-me acreditar que ela me sabotaria a não ser que a obrigasse.
Ben onu çok tanımıyorum ve o da seninle konuşmuyor.
Eu mal a conheço e ela não fala consigo.
Onu tanıyorum.
Eu conheço-a.
- Onu tanımıyorum.
- Não a reconheço.
Onu 10. sınıftan beri tanıyorum.
Conheço desde o 5ºano.
Harley'in babam olduğuna, gerçek babam olduğuna inanıyorum ve önümdeki bu 1 yıl onun izinden giderek, onu gerçekten tanımak istiyorum.
Acredito que o Harley era o meu verdadeiro pai e tenho o dever de saber quem ele era. A conhecer a cidade.
Bir birey oluyor, ama ben onu tanıyamıyorum.
Ela é a pessoa real que nunca pude conhecer.
Ben onu tanıyorum sayılır.
- Sei quem ele é. Mais ou menos.
- Onu tanıyor muydu? - Sanmıyorum.
- Ela conhecia-o?
Evet, onu tanıyorum.
Sim, este conheço.
Herkes gibi tanıyorum onu da.
Tanto quanto qualquer um.
Evet, onu tanıyorum.
Sim, conheço-o.
Onu tanıyorum.
Eu conhecia-a. Era amiga do Sam.
Onu tanıyorum, arkadaşım.
Eu conheço-o. É um amigo.
Bak, bir kızın her ne yazdıysa neden yazdığı hakkında bir fikrim yok, onu hiç tanımıyorum.
Olhe, não faço ideia porque uma miúda escreveu seja lá o que escreveu, mas nunca ouvi falar dela.
Onu tanıyorum.
Espera, eu conheço-o.
- Ben onu tanımıyorum bile.
Não sei quem é.
Onu, o kadar da iyi tanımıyorum aslında, tamam mı?
Nem o conheço bem, sabes?
Onu tanıyorum.
Conheço-o.
- Patron, yemin ederim onu tanımıyorum.
- Chefe, não o conheço, juro.
Öldürüldüğü gün seni Peter Forrest'in dairesinin dışında gören bir şahidimiz var. Tanımıyorum onu.
A nossa testemunha coloca-te fora do apartamento de Peter Forrest, no dia em que foi morto.
Güven bana. Onu tanıyorum.
Acredita, eu conheço-a.
Onu iyice tanımıyorum.
Só não o conheço muito bem.
Melissa Wincroft ile ilgili daha fazlasını söylemek isterdim ama onu gerçekten tanımıyorum.
Quem me dera poder dizer-vos algo mais sobre a Melissa Wincroft, mas eu não a conhecia.
İşte burada bir kadınla birlikte onu tanıdığımı sanmıyorum.
Lá está ele, E está com uma mulher, mas parece-me que não a conheço.
Onu tanıyorum.
Não o fez.
Onu tanımıyorum.
Não o conheço.
Onu tanımıyorum bile.
Nem sequer a conheço. Isso...
- Onu tanıyorum.
- Eu conheço-o.
Tanıyorum ben onu, tıpkı ekrandaki gibi tatlı bir kadın.
Eu conheço-a e ela é tão simpática como aparenta no ecrã.
Öyle biri değil, onu tanıyorum.
Ele não é esse tipo de homem, eu conheço-o.
- Dur onu tanıyorum.
- Não, eu conheço-a.
Yardım edebilir miyim? - Ara onu. - Todd'u tanıyorum.
- Posso ajudar-te?
Ama benim için... Onu başka bir isimle tanıyorum.
Eu... conheço-o com outro nome.
Onu tanımakta zorlanıyorum.
Não o reconheço.
Judge Weinraub, evet, onu tanıyorum Tamam, burada bir polis var. Yani...
Estou com a polícia, então...
Tanımıyorum. Onu öldürmedim.
Não a conhecia e não a matei.
Ama onu senin kadar tanımıyorum tabii.
Mas não a conheço tão bem como tu.
Sadece her mikro ayrıntıyı bilmediğim için onu tanımıyorum anlamına gelmez, tamam mı?
Só porque eu não sei todos os pequenos detalhes sobre ela... não quer dizer que eu não a conheça, está bem?
- Onu tanıyorum.
- Eu conheço-a.
- Onu tanıyorum, çıkmıştık.
Eu conheço-a. Conheço-a, já saímos juntos.
Onu tanımıyorum.
Não faço ideia quem seja.
Bu arada yerimde olsalar onu ağır ağır öldürecek adamlar da tanıyorum.
Por acaso conheço gajos que o teriam torturado lentamente.
Arkasından konuşmuyorum. Onu tanımıyorum.
Não estou a dizer mal dele, mal o conheci.
Onu tanımıyorum.
Eu não a conhecia.
Onu tanıdığımı sanmıyorum.
Creio que não o conheço.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]