Teğmenim translate Portuguese
558 parallel translation
- Kapı kilitli, Teğmenim - Başka kimse var mı burada?
- Não há mais ninguém.
- Hareket yok, Teğmenim
Tudo calmo, meu tenente.
- Bir şey duyuyor musunuz teğmenim?
- Ouviu alguma coisa, tenente? - Não te podes calar?
- Teğmenim! - Jahner.
- Meu tenente, Jahner.
- Hayır Teğmenim
- Não, meu tenente.
Bir sürü ceket var, Teğmenim.
Muitos casacos, meu tenente.
Her şey hazır, Teğmenim
Tudo pronto, meu tenente.
Teğmenim, burada bir not var.
Meu tenente... há aqui uma anotação.
- Ben Çıkıyorum, Teğmenim! - Dışarı! Dışarı!
Eu vou buscá-lo, meu tenente.
Tamam, Teğmenim!
Está bem, meu tenente!
Teğmenim!
Meu tenente.
Teğmenim!
Meu tenente!
- Hayır Teğmenim.
- Não, meu tenente.
- Teğmenim gitmelerine izin veremeyiz.
Meu tenente, não os podemos deixar ir!
Teğmenim
- Vogel!
Evine kadar bırakacağım, Teğmenim
Deixa a rapariga ir e fecha a porta. Eu levo-a a casa, meu tenente.
Hemen başlayalım mı, Teğmenim Hayır, hayır.
- Começamos agora, meu tenente?
Zaman kazandırır demişti. - Siz ne dediniz Teğmenim?
Disse que poupávamos muito tempo.
Teğmenim, Burada patika var.
Meu tenente, há um carreiro.
Şey, teğmenim! - Kendimizi savunuyorduk.
Agimos só em legítima defesa.
Teğmenim, bakın!
Tenente, olhe!
Evet, teğmenim.
Sim, tenente.
Yanılıyorsunuz, Teğmenim.
Acho que você está errado, Tenente. |
Şimdi ne yapacağız Teğmenim? Teğmenim, belki bir önemi yok ama,
Talvez isto não signifique muito, |
Buraya bakmaya hakkımız var mı Teğmenim? Teknik olarak, hayır.
Nós temos o direito de olhar lá em baixo Tenente?
Okuldaki askerliğe hazırlık kursunda öğrenmiştik teğmenim.
Temos aprendido no curso de preparação militar, meu sargento.
Rutin emirler teğmenim.
Meu Tenente, a ordem do dia.
- Emredin teğmenim.
- A ordem do meu Sargento.
- Teğmenim...
Senhor tenente!
- Teğmenim.
Não, Giacomazzi, por favor...
Her zaman emrinizdeyim, Teğmenim.
Soldado Jacovacci Oreste! Sempre ás ordens, Sr. Tenente!
- İkisi konuşuyor, teğmenim.
- Bordin! - Mas você é Tenente...
- Anlaşıldı, teğmenim.
Ta bem Tenente.
- Önce sen, teğmenim.
O Tenente tem de ir primeiro...
- Teğmenim, general...
Onde esta o...? Sr. Tenente!
Teğmenim, bağışlayın.
- Mas o que tens! Sr. Tenente...
- Beni istemişsiniz, teğmenim.
Mandou-me chamar, Meu Tenente?
- Sağ olun, teğmenim.
Obrigado, Meu Tenente!
Teğmenim, Genç askerimizin kız arkadaşı sizin sandığınız gibi bir azize değil.
" Caro Tenente, a namorada do nosso Giacomazzi não é aquela santa que parecia ser.
- Teğmenim?
- Meu Tenente?
- Evet, Teğmenim. - Ama sen —
- Mas se fosse...
- Bir emriniz var mı, Teğmenim?
- Alguma ordem, meu tenente?
- Evet, Teğmenim.
- Sim, meu tenente.
- Teğmenim?
- Meu tenente?
- Hayır Teğmenim. - Kız bırak gitsin, kapıyı da kapat.
- Não, meu tenente.
Gitmek için izninizi alabilir miyim, teğmenim?
Tenho a permissão do Tenente para saír, senhor?
Karakol kapatıldı teğmenim.
Tenente, o Posto está fechado.
- Bu arada gidip - Teğmenim, Teğmenim!
- Tenente, Tenente!
- Ama Teğmenim...
E fez pior!
Teğmenim, bir mesaj.
Sr. Tenente!
- Üzgünüm, Teğmenim.
- Sim, sim, está bem.
teğmen 1876
tegmen 17
teğmen uhura 34
teğmen dan 16
teğmen kim 62
teğmen ro 16
teğmen o 20
teğmen columbo 19
teğmen starbuck 17
teğmen martin castillo 29
tegmen 17
teğmen uhura 34
teğmen dan 16
teğmen kim 62
teğmen ro 16
teğmen o 20
teğmen columbo 19
teğmen starbuck 17
teğmen martin castillo 29