English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ V ] / Veba

Veba translate Portuguese

716 parallel translation
Veba İlk veba salgını, Karadeniz'in yukarısındaki Transilvanya, Varna limanı ve Kalaj'da aniden başladı.
A Peste Uma epidemia de peste surgiu na Transilvânia e nos portos de Varna e Galaz no Mar Negro.
Duyuru Şehir sulh hakiminin, vebanın yayılmasını önlemek için hastanedeki veba kurbanlarının dolaşmalarını men ettiği tüm vatandaşlara duyurulur.
Aviso O presidente da câmara avisa que as pessoas doentes ou com peste não devem ser vistas nas ruas e não podem ser levadas ao hospital. Devem permanecer nas suas casas.
Dur! Neden insanlığa savaş, kıtlık, veba ile acı çektiriyorsun! "
Por que açoitas a humanidade com a Guerra, a Peste e a Fome?
" Veba!
" A Peste!
Veba! "
A Peste! "
Veba mı?
Mesmo antes de chegarmos à peste.
Veba!
- O que é isso? A peste!
Savaş, deprem, fırtınalar, yangın, kıtlık, veba...
Guerra, terremotos, vendavais Fogo, fome, a praga...
Haydutlardan daha kötüsü, veba, açlık, yangın ya da savaş.
É pior do que os bandidos, a praga, a fome, o fogo ou a guerra.
Onlar gemiye veba getirdiler, ve kendilerini karantinaya alıyorlar, kurbanlar öldülünceye ya da tedavi edilinceye kadar.
Têm a Peste a bordo, e estão de quarentena... até que as vítimas se curem ou morram.
Veba, ha?
A praga, certo?
Evet, ve eğer bunu veba yapmazsa, biz yaparız.
Sim, e se a praga não os matar, nós os mataremos. - Quem és?
Daha kötüsü, sorumluluktan veba gibi kaçar oldu.
Mas, pior, ele afastou responsabilidades como se fossem uma praga.
- Veba.
- A peste.
- Veba mı?
- A peste?
İlk önce ateşlendi ve sonrada bir sonraki şeyler, ve sonra veba yıldırım gibi çarptı?
Primeiro, queixou-se de febre. Então... Que mais pode ser senão a peste.
Ama, efendim, veba küçük bir dokunuşla yayılır.
Meu bom homem! O mal da peste alastra-se ao mero contacto.
Veba tüm ülkeyi kasıp kavuruyor.
Eles dizem que a peste persegue a terra.
En azından veba beni de götürene dek.
Pelo menos até a peste o levar.
Veba...
A peste!
Veba bu tarafta çok kötüydü.
Tantas coisas horríveis por causa da peste.
Veba her yeri kasıp kavuruyor. İnsanlar sinekler gibi ölüyor.
A peste está a aparecer em todo o lado As pessoas estão a morrer que nem moscas.
Güneyde veba çok kötü.
A peste está pior no sul.
Tanrının yeryüzüne veba ve çekirgeleri gönderdiğinden emin olduğum kadar, sizin ve benim de öleceğimizden eminim!
Tão certo como Deus ter afligido a Terra com a peste e os gafanhotos, eu e vocês estamos condenados.
Genç kurtların ihtiyarlara saldırması gibi ahlakını ve kurtuluş ümidini kaybeden bu masum çocuklar da atalarına karşı çıkacaklar. Ve ülkemiz Sodom ve Gomore'ye benzeyecek veba, azab, kin ve ölüm diyarına.
E como pode o cachorro rebelar-se contra o velho lobo, esses inocentes, corrompidos e desesperados por se salvar rebelaram-se contra os seus pais e nossa terra será como Sodoma e Gomorra terra de pestes, fogo, ódio e mortes.
Aynı zamanda Mazoni'nin romanındaki... bir karakter gibi, veba taşıyorum.
Como um empestado. Como uma suja recordação manzoniana!
Persliler bir veba gibi yayılıyorlar.
Os persas estão a avançar como uma praga de gafanhotos.
Piskoposların gücü artıyor, aynı veba gibi büyüyor. Yakında rakibin olacaklar.
O poder dos Bispos cresce igual a uma praga.
Roma'ya veba ile işkence... ediyorlar...
Roma está sendo torturada com a peste!
Veba gibi ölümcül veya bildiğimiz basit grip gibi bulaşıcı.
Fatal como uma praga e contagioso como uma gripe.
Bilinmeyen bir virüs türü dünyayı kasıp kavuruyor ve en az veba kadar bulaşıcı.
Um germen desconhecido se propaga pelo mundo. É altamente contagiante e tem alcançado proporções de plaga.
Yazıyor ki : "Vesta Krallığı'nda kuğular uçana kadar veba buradan geçemez!"
Dizia, "A... praga não passará até que os cisnes... voem sobre o reino de Vesta."
"Vesta Krallığı'nda kuğular uçana kadar veba buradan geçemez!"
"A praga não passará até que os cisnes voem sobre o reino de Vesta."
Umarım bir mezarlıkta, kolera, kuduz ve veba içinde çürürsün.
Espero que acabes num cemitério com cólera, raiva e peste.
Teşhisim veba, verem, yaşlılık ve umut yok.
O meu diagnóstico é peste, tuberculose, velhice e perca de esperança.
Veba alsın canınızı! Evlatlarınız da ardınızdan gelsin!
E desejo que vos roa a peste!
Bilgenin kehaneti gibi, kötülükler ve korkunç veba hastalığı ahlaksızlık ve şehvet, onların üzerlerine geldi.
Doenças e epidemias terríveis Elas caíram sobre eles... "HOLTEL" por causa da corrupção e luxúria, que prometeu às mulheres e aos homens ".
Veba tedavisi geçirmiş insanlar.
Faz muitas mágicas.
Kazanmamın tek sebebi sensin Çünkü talihsizlik veba gibidir.
Só ganhou porque sou perseguido pelo meu azar.
Kara Ölüm, tifüs, kolera verem, hıyarcıklı veba.
A Peste Negra, a febre tifóide, a cólera, a tuberculose, a peste bubónica.
Veba!
A peste. A peste.
Veba salgını, hem de bu zamanda... ve kış da geliyor.
Pragas, Peste, Epidemias... E o Inverno está à porta.
Burada veba olmasını istemyoruz.
Não queremos a peste por aqui.
Biliyor musun... Diyorlar ki veba şimdiden 10 bin adamı öldürmüş.
Sabes, dizem que a peste já ceifou perto de dez mil homens.
Yada Veba, çiçek, humma gibi hastalıklar varken neden böyle yabancıl bir virüs kullanılsın?
E quanto a isso, porquê utilizar um microorganismo tão exótico, quando a peste, o tifo ou a varíola seriam óptimos?
Belki de veba.
Talvez uma praga.
Ama aslında sayın bayanlar ve kurtçuklar diyecektim ki şu veba gerçekten kıyak birşey ne dersiniz?
Mas a sério, senhoras e germes, gostaria de dizer que que a peste é de facto incrível!
Kara veba kara olmak zorunda.
uma peste... negra!
Veba, Venedik'ten ayrılmamı gerektirdi, ve sonra Padova.
A peste afastou-me de Veneza e depois de Pádua.
" Veba tehdidi!
" Ameaça de peste!
Veba.
Tu que és médico.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]