Willard translate Portuguese
342 parallel translation
Jack Dempsey adlı genç bir çaylak Jess Willard'la dövüşecek dünya ağır sıklet şampiyonası için.
Jack Dempsey, um jovem arrogante, vai defrontar Jess Willard, no campeonato mundial de pesos-pesados.
DEMPSEY WILLARD'I YENDİ
DEMPSEY VENCE WILLARD!
Bölge Savcısı Willard Firch Adalet Sarayı
"Ao promotor Willard Street, Tribunal de Justiça"
Willard J. Stevens?
Willard J. Stevens?
Willard.
Willard.
Rex Willard.
Rex Willard.
Seni götürmem lazım, Willard.
Tenho de o levar, Willard.
Jeff'Willard'ı hücreye attı
O Jeff tem o Willard na cadeia.
- Ama, senin beklediğin bu değildi, Ama en azından Willard yolundan çekildi.
Bem, não foi o que esperavas, mas pelo menos tens o Willard fora do caminho.
- Cesedi getiren yerleşimciler çatışmada Willard'a birisinin yardım ettiğini söylemişlerdi
O colono que trouxe o corpo... disse que um forasteiro se juntou ao Willard durante o tiroteio.
- Madden Willard'ın tarafını tutmaz.
Madden nunca ficaria do lado do Willard.
- Belki de Willard'ın kim olduğunu bilmiyordu.
Ele provavelmente não sabia quem era o Willard.
Peki, O Willard'ın Warbonnet'te olduğunu biliyor mu, O asla onlarla birlik olmaz.
Bem, agora sabes que o Willard está com o Warbonnet, e nunca ficaria do teu lado.
Willard'ı şehre duruşmaya götürecekler.
Assassinato. Vão levar o Willard... para o tribunal do condado para ser julgado.
Willard bile mi?
Nem o Willard?
Willard'ı tanıyorsam mantıksız. O bir centilmen Centilmen gibi davranır.
- Tinhas de conhecer o Willard... é um cavalheiro com um código de cavalheiros.
Onlara, yerleşimcilere ateş edenin, Willard değil ben olduğumu söyleyeceksin.
E diz que fui eu quem atirou nesse colono, e não o Willard.
Willard'ın Sentinel'deki kurnaz bir yargıç tarafından salıverilmesini istemiyorum.
Não quero ver o Willard... livre por nenhum advogado ardiloso de Sentinel.
- Tam Peso Kid'in Willard'ı öldürdüğü sırada geldi.
Chegou mesmo na hora quando o Peso Kid matou o Willard.
Tabiiki, önce Willard'ı öldürdü.
Bem, ele escolheu primeiro o Willard.
Senin Willard'ı vurduğunu biliyorlar.
Eles sabem que mataste o Willard.
- Willard'ı mı vurdum? - Evet.
- Que matei o Willard?
- Barclay'in hikayesi ise, maskeli bir sürücü olduğu yolunda, Arabayı durdurmuş, sürücü ile Willard'ı öldürmüş.
A história do Barclay é que um cavaleiro mascarado... parou a diligência e atirou no Willard e no condutor.
Willard'ı kim öldürdü?
Quem foi que matou o Willard?
Willard'ı kim öldürdü?
Quem matou o Willard?
Willard'ı öldüren Peso Kid'di!
Foi o Peso Kid é que matou o Willard!
Willard'ı, benimle Tuck Ordway'ın arasında durduğu için öldürebilirdim, ama ona kendini savunması için bir şans verirdim.
Eu podia ter matado o Willard... se tivesse ficado entre o Tuck Ordway e eu, mas pelo menos teria dado uma hipótese de se defender.
- Bugün, bay Willard aradı.
O Sr. Willard ligou.
Günaydın, Willard!
- Bom dia Willard!
Williard, yanlış arabaya para ödediğini görüyorum.
Está enganado Willard. Já se vê que não é você que paga.
Doretta, Williard ortalıkta çıkana kadar kaderine küsmüş bir kız kurusu idi.
Era para ser uma solteirona até aparecer Willard.
- Williard daha renkli birini istemez mi?
- Acho que isso não importa ao Willard...
Bu para Williard'ın değil.
Porque você não é o Willard.
Patrick, Bay Willard Mims ile tanışmanı istiyorum. Kendisi muhasebecidir.
Patrick, quero apresentar-lhe o Sr. Williard Mims.
Merhaba, Willard.
Olá, Williard.
- Willard! Willard, ona bu kadar yolu yürütemeyiz.
- Williard, não podemos deixá-lo ir a pé essa distância.
- Bunun için Willard'a teşekkürler et.
- Agradeça ao Williard.
Evet, Willard Mims ile evlendim çünkü daha fazla yalnız kalmak istemedim.
Sim, casei-me com Williard Mims, porque não conseguia mais ficar só.
Willard seninle paran için evlenmişse de, en azından seninle evlendi.
Mesmo que Williard se tenha casado por dinheiro, ao menos ele se casou consigo.
Doktor Willard değiştirilirse memnun olurum.
Gostaria que substituíssem o Dr. Willard.
Ama Doktor Willard bizim...
Mas o Dr. Willard é um dos nossos...
Doktor Willard ve hemşirelerden başkasına izin yok.
Só entra o Dr. Willard e as enfermeiras.
Doktor Willard hala hastanede mi baksana.
Vê se o Dr. Willard ainda está no hospital.
Doktor Willard'la görüşmek istemiştim.
Queria falar com o Dr. Willard, por favor.
Üzgünüm ama Doktor Willard'ın mesaisi bitmiş.
Desculpe, o Dr. Willard já saiu de serviço.
Doktor Willard'ın ev telefonu var mı sizde?
Tem o número de telefone de casa dele?
Willard, Willard'da bir istasyon varmış.
Willard? Vi uma placa com esse nome.
Willard'a varır varmaz onları ararız, belki de oradadırlar.
Quando chegarmos a Willard, telefonamos-lhes. Pode ser que eles até estejam lá.
Kendimizi kurtarmak için yine Willard'a gitmiştik.
Lembras-te que tivemos de ir para Willard?
Buraya en yakın kasaba Willard mı?
Willard é a cidade mais próxima?
Willard'a doğru ilerliyoruz.
Estamos a caminho de Willard para nos juntarmos à Guarda Nacional.