X translate Portuguese
6,129 parallel translation
X-Ray laboratuvarları kurşunla kaplanmış.
Eles são isolados com chumbo.
Ticari araçlardan ayrı kendi sınır denetleme alanları var. Köpek yok. Aracı X-rayden geçirmek zorunda değiller.
Eles têm área de inspecção própria na fronteira, separada dos autocarros de carga, e não são inspeccionados com cães ou raio-x.
Bak, çocuklarla S-E-X hakkında konuşmaktan... rahatsız oluyorum.
Não me sinto nada confortável a falar sobre S-E-X-O com M-I-Ú-D-O-S.
Tamam, birkaç dakika içinde hemşire gelip seni röntgene götürecek ama şimdi yukarı bakabilir misin?
Daqui a pouco uma enfermeira há-de vir para levá-lo ao Raio-X, mas agora pode olhar para mim?
Bu genç bayan mı beni röntgene götürecek?
É esta jovem que vai levar-me ao Raio-X?
İlk önce röntgen çekmek istiyorum tamam mı?
Queria tirar um Raio-X antes, está bem?
İlk önce kan tahlili ve röntgen tamam mı?
Hemograma e um Raio-X primeiro, está bem?
X!
X!
Sen şuan bir çift X kromozomu olan her şeye açık olmalısın.
Devias estar aberto a tudo com um par de cromossomas X, bacano.
X, I, I.
- X, I, I,...
"Selam" de.
Diz "x".
Bu dedektif aşağı sağ üst tarafta kahvesini setleri Ira adlı Cisco 5500-X Güvenlik Duvarı, bir bardak altlığı gibi bir Rembrandt kullanarak gibi olan.
Um detective pousou o café sobre a firewall Cisco 5500-X do Ira.
X ya da esrar gibi bir şeyle başladınız artık uzmanlaştığınızda silah kaçakçılığı işine girdiniz.
Começaram com uma coisa simples, Ecstasy ou marijuana ficaram gananciosos, e foram para o tráfico de armas.
X - ışınıyla metal bir şey göründü, ama betonarme demirleri yüzünden bunun ne olduğunu söylemek zor.
O raio X detectou algo metálico, mas com aquele betão todo é difícil dizer o que é.
Jeremy acayip sesli ve çirkin yeni birkaç X-Box oyunu aldı.
O Jeremy comprou jogos novos para a Xbox demasiado barulhentos e desagradáveis.
Buraya bir X-ray makinesi almalıyız dediğimde ikiniz de alay ettiniz.
Gozaram comigo quando disse para comprarmos uma máquina de Raios X.
Bugün sizlere Edison'un Fotoğrafik X ışınları teçhizatını sunmaktan büyük bir şeref duyuyorum.
É com grande prazer que apresento o aparelho radiográfico Edison.
Ardından X ışınları tüpü aktive ediliyor.
A ampola de raio-X é ativada.
Ve sonuçta elimize X ışını fotoğrafı geçiyor.
O resultado é uma fotografia em raio-X.
Bir yıldan kısa bir sürede emin olun X ışınları teşhis konusunda yeni standart olacak.
Em menos de um ano, garanto-lhe que o raio-X será o novo diagnóstico padrão.
Gözle görülemeyen fakat etrafımızda dolanan elektrik ve X ışını gibi zenginlikler.
A riqueza intangível em nosso redor, como a eletricidade e os raios-X.
Şu X ışınları makinesi sahiden de muhteşem bir cihaz.
São aparelhos excelentes. Doei duas ao Hospital de Manhattan.
Elektrik bağlama, yeni X-ışın makinesi son günlerdeki ayaklanmalar sonrası temizlik masrafı.
A eletrificação, a nova máquina de raios-X, os custos das limpezas efetuadas após o motim...
Burada çenenin bir X-ray'i var.
Aqui tem um raio-X do maxilar.
Üyeler gidip x, y, z'yi anlamamı sağlayın diyebiliyorlardı.
"Ajudem-me a perceber X, Y, Z." E o Gingrich acabou com ele.
Röntgenlerine baktım.
Estive a ver o teu raio-X.
Geçen gün çocuklarım düzinelerce x - ışını fotoğraflarını çektiler.
Os meus filhos tiraram dúzias de radiografias no outro dia.
Hiç x-ışını fotoğrafım çekilmedi.
Nunca tirei nenhuma radiografia.
Bay X'in zeki, disiplinli bir iş adamı olduğunu düşünüyoruz muhtemelen yasal bir işi kıIıf olarak kullanıyor.
Pensamos que este Sr. X é um empresário inteligente e disciplinado, que provavelmente tem um negócio legítimo como disfarce.
Siz Bay X'in disiplinli olduğunu söylediniz.
Bem, você disse que o Sr. X é disciplinado.
Ve onun Bay X olduğunu düşünüyorsun?
E acha que ele é nosso Sr. X?
Söylediğim gibi sadece teori ama Narkotiğin sürekli bahsettiği Bay X'in disiplinli, organize ve dikkatli olduğunu biliyoruz. Ve akıllı.
É apenas uma teoria, tal como disse, mas este Sr. X de que a Brigada Anti-Droga está sempre a falar... sabemos que é disciplinado, organizado, atento... e esperto.
Bu bana Bay X'in kadın olabileceğini düşündürüyor.
E isso pôs-me a pensar... Bem, se calhar o Sr. X é uma mulher.
Tam da bu hasletinden dolayı insanlara yıllarca Bay X'in bir gizem olarak kalmasını sağladın.
Que é exactamente a característica que permitiu ao Sr. X ser um mistério durante estes anos todos.
Bunları son kurbanın otopsi röntgenleri.
Isto são os raios-x da autópsia da vítima mais recente.
Sistem Kuantum-X bellekli işlemci kullanıyor.
O sistema usa um processador de armazenamento QuantumX.
Ve bu küçük parçayla herkesin X-ray görüşü olabilir.
Com este aparelho qualquer um, pode ter visão de Raios X.
Veya X ışını ışığı ya da radyo ışığı veya gama ışını ışığı.
Ou os raios X. Ou ondas rádio. Ou raios gama.
Ark'ın sancak tarafında büyük derecede bir güneş patlaması başladı.
Uma explosão solar de classe X começou a estibordo da Arca.
Küstahlar ne kadar itiraf etmeyi sevmese de operasyonumuz Xbox'ta modellendi.
Mesmo assim, apesar de nгo gostarem de o admitir o nosso modelo foi replicado pela X-BOX.
Bu Cyberoid X!
É o Cyberoid X!
"X" Boyutu.
A Dimensão X.
- Vay. "x" boyutunun başka bir parçası gibi görünüyor
Parece outra parte da Dimensão X
Kraang mutagen elde etmek için solucanları "X" boyutundan getiriyor.
Os Kraang importaram os vermes da Dimensão X para lhes sugarem o mutagênico.
Tıpkı bize benziyorlar. Karışıklık olmasın diye her birimize kırmızı bir çarpı koyuyorum şimdi.
Parecem-se connosco, por isso, para evitar confusões, vou marcar-nos com um X.
X yazan yere geç.
- Fica em cima do "X". - Está certo.
- X'in üzerinde.
- No "X".
X-puan.
- Sonhos eróticos.
Onlar size tayin edilmiş "Görev Gücü X".
- É conhecida por Task Force X.
X!
Foi puxado pelo X!
X ışınları.
Uma radiografia.